Güncelleme Tarihi:
Taşdemir yaptığı açıklamada, yapılan araştırmaların, hayatın parçası olan bazı günlük alışkanlıkların aslında üreme sağlığınızı olumsuz etkileyebileceğini gösterdiğini, üreme sağlığına zarar verebilecek maddeler ve alışkanlıkların belirlenmesinin kısırlıktan korunabilmenin önemli basamaklarından biri olduğunu kaydetti. Taşdemir, pek çok şeyin aslında kısırlığın sebebi olabileceğini söyleyerek, "Bunlardan uzak durarak sperm ve yumurta kalitenizi arttırabilirsiniz" dedi.
Taşdemir, kısırlığa yol açan ve herkes tarafından bilinen ürünlerin başında alkol, sigara, vücut geliştirici haplar, ilaçlar ve cep telefonu geldiğine dikkat çekerek şunları kaydetti:
"Kadının içtiği alkol miktarı arttıkça çocuk sahibi olması zorlaşır. Alkol yumurtlamayı, yumurtanın fallop tüplerinde taşınmasını ve embriyonun rahme tutunmasını engelleyerek gebeliği önler. Erkeklerde alkol sperm sayısı ve normal yapıdaki sperm oranı azalır. Hem anne hem de baba adayının gebelik elde edilmesi planlanan dönemden birkaç ay önce alkol almamaları gerekir. Sigara dumanı birçok zararlı madde içerir. Sigaranın üreme sağlığına verdiği zarar içilen sigara miktarı ve süresine bağlıdır. Günde 15 adetten fazla sigara içenler ve erken yaşta sigara içmeye başlayan kadınlarda üreme sağlığı daha çok etkilenir. Sigara içen kadınların gebe kalabilmesi için geçen sürenin 1 yıldan fazla olma ihtimali içmeyenlere göre 4 kat daha fazladır. Gebe kalabilme olasılığı içilen sigara miktarına bağlı olarak yüzde 25-50 oranında azalır. Sigara içilmesi tüp bebek uygulamalarının başarısını da olumsuz etkiler. Sigara içen kadınlarda dış gebelik daha sık görülür. Fazla miktarda sigara içen erkeklerde sperm kalitesi bozulur. Anormal yapıdaki spermlerin sayısı artar, sperm hareketliliği azalır, eşlerde düşük ve anomalili doğum yapma riski artar. Sigara kullanmayı bıraktıktan sonra 4 ay içinde sigaranın üreme sağlığında yol açtığı zararlı etkilerin birçoğu kaybolur. Kadınlarda bu ilaçlar adet düzensizliklerine, yumurtlama düzensizlikleri, adet kanamalarının kesilmesi ve kısırlığa neden olur. Erkeklerde testislerde atrofi (testislerin küçülmesi), sperm sayısının azalması, azospermi ve kısırlığa neden olur. Erkek ve kadınların bu ilaçları kullanmaktan kaçınmaları gerekir."
Taşdemir, anne adaylarının sağlık sorunlarının tedavisi için önerilen ilaçları jinekologlarına danışarak kullanmaları gerektiğini belirterek, "Alerji, soğuk algınlığı, öksürük, mide hastalıkları, hipertansiyon, diyabet, böbrek hastalıkları ve tiroit bezi hastalıklarının tedavisinde kullanılan ilaçlar, ağrı kesiciler ve antibiyotikler üreme sağlığını etkileyebilir. Kullandığınız reçeteli ve reçetesiz satılan tüm ilaçları jinekoloğunuza bildirmeniz ve gerektiğinde tedavinin tekrar düzenlenmesi gerekir. Erkeklerin de çocuk sahibi olmaya karar verdikleri dönemde kullandıkları ilaçlara dikkat etmeleri gerekir. Hipertansiyon tedavisinde kullanılan ilaçlar cinsel isteksizlik ve impotansa neden olur. Kanser tedavisinde kullanılan ilaçlar testisleri etkileyerek sperm üretimini bozar ve infertiliteye neden olur. Sedef hastalığının tedavisinde kullanılan metotraksat testislere zarar vererek sperm üretimine zarar verir. Mide ülseri tedavisinde kullanılan simetidin, epilepsi tedavisinde kullanılan fenitoin, gut hastalığının tedavisinde kullanılan kolşisin sperm sayısının azalmasına neden olur" dedi.
Taşdemir, artık günlük hayatın vazgeçilmezi olan cep telefonunun da kısırlığa neden olduğunu belirterek, "Bu cihazlar özellikle radyasyon yayan diğer cihazlar ile beraber kullanıldıklarında üreme sağlığını olumsuz etkiler. Cep telefonlarını vücudunuza temas ettirmemeniz ve üreme organlarınıza yakın yerde taşımamanız gerekir" diye konuştu.
"ATMOSFERİK RADYASYON KISIRLIK NEDENİ"
Alkol, sigara, cep telefonu ve ilaçların dışında hiç bilinmeyen bir neden olan uçağa sık binmenin kısırlığa neden olabileceğine işaret eden Taşdemir, şöyle devam etti:
"Sık uçak yolculuğu yapan kişiler ve hostesler atmosferik radyasyona maruz kalırlar, bu kadınlarda yumurtlama düzensizlikleri, gebe kalmada zorluk ve düşükler görüler. Atmosferik radyasyon erkeklerde sperm sayısının ve normal yapıdaki sperm oranının azalmasına neden olur."