Güncelleme Tarihi:
Psikolojik destekle diyet programını hazırlayan NPİstanbul Nöropsikiyatri Hastanesi Uzm. Psikologlarından Zehra Erol ile psikolojik destekle diyet konusunda konuştuk.
1) Psikolojik destekle diyet programinin içerigi nedir?
Diyet yapmak kısa sürede ve hızlı bir ÅŸekilde kilo vermek anlamına gelmemektir. Psikolojik diyetin iki farklı boyutu vardır. Birincisi saÄŸlıklı beslenmeyi öğrenerek yavaÅŸ kilo vermektir. Yeme alışkanlığı doÄŸumla birlikte baÅŸlar ve süreç içinde pekiÅŸir. Bebeklikten itibaren oluÅŸan yeme alışkanlıklarımız vardır. Bazılarımız hızlı ve yemekleri seçerek tüketiriz. Bazılarımız ise daha yavaÅŸ ve uzun süreli masa başında vakit geçiririz.Â
Sevdiğimiz yemekleri yemek ve bunların uyandırdığı tatmin duygusu tekrar o yiyeceğe yönelmemize neden olmaktadır. Özellikle de bebeklikten itibaren çocukların hoşuna giden yiyecekleri onlara sıklıkla vererek veya yiyeceklerle onları mutlu etmeye yönlendirerek yemeğe özel bir anlamda kazandırırız.  Buda beslenme alışkanlıklarımızı oluşturur. Beslenme alışkanlığını etkileyen diğer bir factor de beslenmeyi görerek öğrenmemiz. Öğrenilen bu alışkanlıklar yetişkinlikte de devam eder. Psikolojik diyetle amaçlanan kişinin beslenme alışkanlıklarının değişmesidir. Amaç diyet süresince kilo vermek değil, yaşam biçimi edinmektir.
Yeme alışkanlığımıza gore de yaşantımız biçimlenir. Yemek bizim için uzun zaman alıyorsa işlerimizi ona gore ayarlarız. Kısa sürede hızla yiyebildiğimizi düşünüyorsak işimize devam eder. Kısa sürede atıştırabileceğimiz yemekler seçeriz. Bu nedenle yemek alışkanlığının değişmesi yaşantımızın diğer alanlarını da etkiler. Yemek yemek doymak demek değildir. Yaşam içinde farklı işlevler üstlenebilen yaşamımızın parçalarındandır. Bu parçanın değişimi diğer parçaları da etkiler.
Kilo almanın diğer sebeplerinden biri de strestir. Stress yaşantımızın bir parçasıdır. Her an karşılaştığımız bir durumdur. Stresi oluşturan faktörler dışardan kaynaklanan ayrılık, boşanma, hastalık gibi faktörlerdir. Içsel stres faktörleri ise kendimize koyduğumuz katı kurallar, kendimizi algılayışımız, ya hep ya hiç şeklindeki düşünce şeklidir. Bu uyaranlar kişi için rahatsız edici duruma geldiğinde vücut kendini korumaya yönelir. Stressle karşılaşınca stress hormonları salgılanır, kan basıncının yükselmesi gibi tepkiler oluşur.
Problem çözüldüğü zaman stress belirtileri ortadan kalkar. Stressle baÅŸ edemediÄŸimiz zaman vücudun uyumu zorlanır ve kronik stress belirtileri ortaya çıkar. Çarpıntı, baÅŸ aÄŸrısı ve bitkinlik dışında en önemli stress belirtilerinden biri mide baÄŸrısak bozukluÄŸu ve sindirim zorluÄŸudur. Duygusal belirtiler de huzursuzluk, kaygılılık, mutsuzluktur. Ayrıca sosyal hayatın azalması da görülür. Sosyal hayatın azalması ev içinde geçen zamanın artmasına ve kiÅŸinin evde vakit geçirmeyle birlikte yemek yemeye yönelmesine neden olur. Özellikle de gerginliÄŸi yiyerek azaltmaya yönelir. Bir sure sonar kilolar artmaya baÅŸlayınca bu sefer yemek bir stress kaynağı olur ki durum iÅŸin içinden çıkılmaz hal alır. Bu anlamda psikolojik diyet son derece önemlidir. Stressle baÅŸ etmek ve yemekten zevk almak yerine yaÅŸamımızdan zevk almayı bilmek kilo problemlerinin aşılmasında önemli faktörlerdendir.Â
2) Bu programa katilanlar yüzde 100 başarılı oluyor mu?
Bu programa katılanlar programı düzenli takip ettiklerinde sonuç alınıyor ve kendilerini daha iyi hissediyorlar. Diyet yapmak kilo vermek kısır döngüsünün içinde kaybolmuyorlar. YaÅŸamı algılayışında ve yemek yeme davranışlarındaki farklılıklar kiloya da yansıyor.Â
3) Diyetin etkisi bu durumda ömür boyu oluyor mu? Normal diyet programlarından farkı ne?
Bu programda amaç diyet süresince kişinin kilo vermesini sağlamak değil. Düşünce şekilleri, olumsuza odaklanmak, olayları abartmak yada küçültmek gibi stresi arttıran faktörleri azaltmak. Bu şekilde de kişinin yaşamdan zevk almasına ve stresle başa çıkmasını sağlamak. Stresle başa çıkmayı öğrenen kişi bunu yaşantısında uygular. Sorunlarının çözümü için yemeye yönelmek yerine sorunla başa çıkmaya yönelir. Stressle başa çıkıyor olması nedeniyle de stress belirtilerinin (sindirim zorluğu, bağrısak problemleri, açlık hissi) kronik hale gelmesini önler. Diğer diyet programlarından farkı diyet süresince kişi yemek yeme ile ilgili kendine sınırlar koymakta, diyetin bitmesiyle ortadan kalakan zorunlu yemek yememe kiloların yeniden alınmasına neden olmaktadır. Burada kişinin öğrenmesi gereken bunun bir zorunluluk durumu olmayıp yemek yeme şeklinin dönüştürülmesi olduğudur.
4) Kilo alanların psikiyatrik sorunları yoğunlukla neler?
En sık görülen depresyondur. Depresyonla birlikte yemek yemede artış ve sosyal ilişkilerde zayıflama nedeniyle kişi hızla kilo almaktadır.Mükemmelliyetçi kişilik özellikleri olan kişilerde çok yemek ve sonrasında fazla yemeye bağlı hiç yememek davranışı göstermekte buda sağlıksız beslenmeye neden olmaktadır.
5) Bu sorunlar tedavi edilerek mi başarı sağlıyorsunuz?
Ilaç tedavisi ile birlikte psikoterapi ve diyetisyenle birlikte üçlü bir grup çalışması ile tedavi ediliyor.
6) Depresyondaki birinin kilo alması bu sorun tedavi edilerek çözülüyor olabilir ama psikiyatrik ilaçların da kilo aldırdığını biliyoruz. bu ikilemi nasıl çözüyorsunuz.
Ilaçların kullanımıyla birlikte yemek yemede artış görülebiliyor. Ancak kişi kendini iyi hissetttikçe olumsuz yaşam koşulları için kendini eleştirme, suçlamada azalma ve özgüvende artış görülür. Özgüvenin artması kişinin iç kontrolünün artmasına neden olur. Bu da yemek alışkanlıklarının dönüştürülmesini kolaylaştırır.
7) Adım adım bu diyet programını bize anlatır mısınız?
Önce uzman psikiyatristimiz değerlendirmekte ve kişiye uygun ilaç tedavisi başlamakta. Sonrasında psikoloijk testler (kişilik özellileri ve yeme davranışı ölçekleri) uygulanmakta. Bunlarla birlikte psikoterapiye geçilmektedir. Bu süreç içerisinde diyetisyen tarafından hazırlanan kişiye özel yeme programı da diyetisyen tarafından verilmektedir.