Güncelleme Tarihi:
Prostat, idrar kesesinin altında yerleşmiş ve idrarın mesaneden çıkıp penis içerisinden geçerek dışarıya atılmasını sağlayan, idrar kanalının başlangıç kısmını kalın bir yüzük gibi saran ve salgı üreten bir organ olarak tanımlanır.
Erişkinlerde bir kestane büyüklüğünde ve yaklaşık 18-20 gram ağırlığında olan prostat, ergenlik yaşına kadar fonksiyonel değilken, ergenlikle birlikte erkeklik hormonu olarak bilinen testosteronun etkisi ile faaliyet göstermeye başlar.
PROSTAT İDRAR YOLU ENFEKSİYONLARIYLA SAVAŞIR
Prostat, erkek üreme sisteminin parçası olan bir salgı bezidir ve üremeye yardım etme görevi de yapar. Asıl işlevi meniyi (er suyu) oluşturan sıvının bir bölümünü salgılamaktır. Prostat salgısının içinde bulunan maddeler, spermin dölleme kapasitesini artırırlar.
Prostatın, idrar yolu enfeksiyonlarına karşı da direnci artırdığı söylenebilir. Prostat dokusunda yüksek konsantrasyonda bulunan çinko, erkeklerin idrar yolu enfeksiyonuna karşı kadınlardan daha dirençli olmasını sağlayan faktörlerden biridir.
Prostat, her yaş gurubunda ortaya çıkarabildiği hastalıklar nedeniyle vücudun en sık hastalanan organları arasında sayılabilir. Genç yaşlarda prostat iltihabı (prostatit), orta ve ileri yaşlarda ise iyi huylu prostat büyümesi ve prostat kanseri ile karşımıza gelebilir.
Genç yaştaki erkeklerde bir kestane büyüklüğünde olan prostat, 40’lı yaşlardan itibaren büyümeye başlamaktadır. İyi huylu prostat büyümesi genellikle prostattaki hücrelerin büyümesi nedeniyle olmayıp, hücre sayısının anormal artışından kaynaklanmakta, bu büyüme yaşamın sonuna kadar değişen hızlarda devam etmektedir. 50 yaş üzerindeki erkeklerin yüzde 50'sinde, 60-70 yaş arasındakilerin yüzde 65'inde ve 80 yaş üzerindekilerin yüzde 90'ında prostat irileşmesi görülmesi beklenmektedir.
Prostat büyümelerinin bir kısmı ise kötü huylu büyüme şeklinde olmakta ve prostat kanseri olarak tanımlanmaktadır. İyi huylu prostat büyümesi ve prostat kanseri bir arada bulunabilmekle birlikte iki durumun birbirine dönüşebildiğine dair yeterli kanıt bulunmamaktadır. Ayırımının yapılabilmesi için üroloji uzmanı değerlendirmesi gereklidir.
İyi huylu prostat irileşmesinin yaşlanmayla birlikte, erkeklerde de az miktarda bulunan östrojen ve erkeklik hormonu düzeylerinde görülen değişiklikler, ailesel yatkınlık ve çeşitli büyüme faktörleri nedeniyle geliştiği düşünülmekte, ancak kesin nedeni bilinmemektedir.
Prostat bezi, idrar yolu, idrar kesesi ve makata doğru büyür. Özellikle idrar torbası (mesane) boynunda yarattığı tıkanmayla idrar yolunda, idrar kesesinde, böbreklerden mesaneye idrarı taşıyan kanallarda ve böbreklerde anormal değişikliklere neden olabilmektedir.
Büyüyen prostat kitlesinin yaptığı basıyla, idrar son çıkış kanalı olan üretranın normal şekli bozulmakta ve bu kitle idrar torbası çıkımında tıkanmalara sebep olarak mesanenin adalesinde anormal gelişmeler yaratmaya başlayarak; selül (odacık oluşumu), dışarı doğru bombeleşme ve taş oluşumuna neden olabilmektedir. Daha sonraki aşamada idrarın tam boşalamaması ve idrar torbası içinde basınç artışına bağlı olarak, idrar taşıyıcı kanal olan üreterler ve böbreklerde genişleme ile böbrek dokusunda harabiyet gelişmekte ve böbrek yetmezliğine kadar giderek diyalize ya da böbrek nakline ihtiyaç duyulmasına yol açabilmektedir.
BELİRTİLER
Prostat büyümesi, idrar akımının yavaşlaması ile kendini gösterir. Hasta ,idrarını başlatmakta gecikme, ayakta veya oturarak idrar yaparken ileriye doğru idrarını yapamama, idrarın kesik kesik gelmesi, idrarın damlalar halinde akması, idrarın tam boşaltılamaması hissi gibi belirtilerin biri ya da bir kaçı ile karşılaşır.
İdrarın hemen gelmemesi ve bir süre beklenilmesi, idrar yapma yavaşladığı için idrar yapma süresinin uzaması, sık sık idrara çıkma, gece uykudan uyanıp idrarını yapma, idrarda kanama olması, idrarın tam yapılmaması sonucu böbreklere kadar varan bir idrar durgunluğu ve bu nedenle böğüre vuran ağrı, idrar kesesinin çok şişmesi halinde karın alt tarafında şişkinlik, bu bölgeye bastırıldığında idrar kaçması, ani idrar yapma hissi ve idrar kaçırma da hastalığın bulguları arasında yer almaktadır.
Burada bahsedilen bulgulardan da anlaşılabileceği gibi hastanın hayat kalitesi ve uyku düzeni üzerinde ileri derecede olumsuz etkileri olan bir hastalıkla karşı karşıya bulunulmaktadır.
TANI VE FİZİK MUAYENE
Prostat büyümesi tanısı konulabilmesi için ilk olarak hastanın şikayetleri sorgulanır. Ardından, idrar sistemi incelemeye yönelik ultrasonografi, idrar akım hızının grafiksel değerlendirmesinin yapıldığı uroflowmetri testi, artık idrar kalıp kalmadığının tespiti, ailede hikaye olması durumunda öncelikli olmak üzere kanser araştırması için PSA kan testi, idrar mikroskopisi testi ve prostat fizik muayenesi yapılarak karara varılmaktadır.
Sorgulama, muayene ve İşeme testi sonrasında hala şüphe duyuluyorsa ileri testler devreye sokulmaktadır. Prostat büyümesinde, ilaç vermeden takip etme veya gözleyerek bekleme, ilaçla tedavi, girişimsel tedavi ile açık ve kapalı yöntemle yapılan cerrahi operasyonlarla idrar yolunun açılması sağlanmaktadır.
Günümüzde prostat cerrahisinin altın standardı olarak kabul edilen, kapalı yöntemle prostatın alınmasıyla (TUR-P) üst düzeyde hasta memnuniyetini sağlanmaktadır.
Ailenizde prostat hastalığı geçmişi varsa ve yukarıdaki belirtilerden biri ya da birkaçını yaşıyorsanız zaman kaybetmeden ürolojik değerlendirme yaptırmanız hayat kaliteniz için önem taşımakta, erken tanı konacak bir kanser durumunda ise hayat süreniz açısından olumsuzluk yaşanmamasına yardımcı olmaktadır.