Güncelleme Tarihi:
Hastanelerde son dönemlerde yaşanan uyuz vakalarındaki artış dikkat çekiyor: Kişide kaşıntı ve döküntüye neden olan uyuz hastalığı, özellikle sonbahar ve kış aylarında artış gösterirken, hastalığın son derece bulaşıcı olduğu belirtildi. Dünyada oldukça yaygın olarak görülen ve cildin üst katmanına yerleşmesiyle ortaya çıkan uyuz, akarın ciltte tüneller açarak ilerlemesine bağlı olarak kaşıntıya neden oluyor. Geceleri daha yoğun bir şekilde kaşıntıya neden olan hastalık, tedavi edilmediğinde döküntü ve yara oluşumunu beraberinde getiriyor.
TANI VE TEDAVİ ÖNEMLİ
Uyuz, kişisel hijyenden bağımsız olarak herkeste görülebilirken, koronavirüs salgını ile özellikle kalabalık ailelerde ev içi temasın fazla olmasından dolayı yayılımı hızlandı. Kaşıntıyla ortaya çıktığı için çoğu zaman basit bir alerji diye düşünülüp zamanında doktora gidilmemesi nedeniyle tedavi edilemeyen uyuz hastalığına dikkat çeken uzmanlar, erken tanı ve tedavinin önemine vurgu yaptı. Ev karantinası ile birlikte geçen yıllara göre uyuz vakalarında artışlar yaşanırken, uyuz tanısı konulan hastaların aile bireyleri ile beraber izole olup tedavi sürecine girmesi gerekiyor.
‘KAŞINTILARDA MUTLAKA DİKKATLİ OLMAMIZ LAZIM’
Hastalığın ciddiye alınması gerektiğini kaydeden Medical Park Trabzon Karadeniz Hastanesi Dermatoloji (Cildiye) Uzmanı Uzm. Dr. Hikmet Akyazı, “Özellikle son bahar kış dönemlerinde kaşıntı yüzünden polikliniğimize çok fazla başvuru olmakta. Hastalarımız bunu alerjik bir reaksiyon şeklinde algılayıp bazen hekime bile gitme gereksinimi duymamakta ve böylelikle hastalık yayılmaktadır. Özellikle gece olan ve aile üyelerinin hepsinde görülen kaşıntılarda mutlaka dikkatli olmamız lazım. Bulaş genellikle insandan insana şeklinde oluyor. Şu anda tam dönemindeyiz aslında uyuz hastalığının. Polikliniğimize başvuranların çoğunda uyuz olduğunu tespit ettik. Tanı fizik muayene ile kolayca koyulmakta. Uyuz toplu yaşanılan yerlerde yayılım gösteriyor. Aile bireylerinin bir tanesinde uyuz tanısı varsa ailede bulunan herkes tedavi kapsamına alınmalı ve dışarıda bulunan insanlarla olan bağlantısı kesilmelidir. Uyuz tanısı konulduğu zaman hastalar ilaç tedavisi uygulanırken evde izole halde olmalıdırlar. Aynı ailede olup bende kaşıntı yok deyip tedaviyi kabul etmeyen çok hastalarımız var. Hastalık bu yüzden yine tekrarlanabiliyor. Tedavi sonrasında mutlaka evin dezenfekte edilmesi, çamaşır ve çarşafların yüksek derecede yıkanması gerekiyor” diye konuştu.
Trabzon Halk Sağlığı Bulaşıcı Hastalıklar Birim Sorumlusu Dr. Muhammet Ali Yılmaz ise pandemi ile birlikte uyuz hastalığında yaşanan vaka artışına dikkat çekerek, “Hastalığın basit bir tedavisi var. Hijyen kuralları ve medikal bir tedavi ile hastalıktan kurtulmak mümkün. Ama aile içinde bulunan herkesin hastalığı kabullenip tedaviyi uygulaması lazım. Aksi taktirde hastalık tekrarlanabilir. Genellikle bu durumla karşılaşıyoruz. Çünkü siz tedavi olduktan sonra ailede bir başkasında 15 gün sonra kuluçka dönemini tamamladıktan sonra görülebiliyor. Temasla bulaşan bir hastalık olduğu için çok fazla kullanılan kapı kolları, merdiven korkulukları gibi noktalara temaslardan kaçınmalıyız. Aslında bu noktalara koronavirüs salgını nedeni ile temaslardan kaçınıyoruz. Ellerimizi sık sık yıkıyoruz, her yere dokunmamaya özen gösteriyoruz. Dikkatli olduğumuz için aslında uyuz hastalığının olmaması lazım. Ama geçtiğimiz yılların uyuz vakalarındaki oranlarına bakıldığında bu sene sayıda az da olsa artışlar mevcut. Bunun sebebi de pandemi döneminde evlerimizde aile ile çok fazla vakit geçirmemiz. Hastalığın evde bulunan bir kişiden bütün aile bireylerine yayılması” dedi.