Otizm nedir? Otizm ve savant sendromu arasındaki ilişki

Güncelleme Tarihi:

Otizm nedir Otizm ve savant sendromu arasındaki ilişki
Oluşturulma Tarihi: Eylül 18, 2019 15:15

Otizm ve savant sendromu bir dizi projesiyle yeniden gündeme geldi. Erken çocukluk döneminde ortaya çıkan ve nöro-gelişimsel bir bozukluk olan Otizm, beyin gelişimi ve işleyişindeki farklılıktan kaynaklanmaktadır. Peki, otizm nedir? Otizm ve savant sendromu arasında nasıl bir ilişki var? İşte, otizm ve savant sendromuyla ilgili detaylı bilgi...

Haberin Devamı

Otizm Spektrum Bozuklukları (OSB), çocukluk çağı nörogelişimsel bozuklukları içinde yer alan bir klinik tanı grubudur. Genellikle yaşamın ilk üç yılında saptanabilen otizm spektrum bozukluğunun, duygusal, sosyal gelişmede, sözel veya sözel olmayan iletişimin gelişiminde gecikme ya da sapmalara neden olabiliyor. Peki, otizm tam olarak nedir, nasıl anlaşılır?

Yaygın gelişimsel bozukluk (YGB); birden fazla bozukluğu içeren genel bir tanı grubu olup erken çocukluk döneminde başlayan sosyal etkileşim, iletişim, dil gelişimi ve davranış alanlarında çoklu temel fonksiyonların gelişmesinde gecikmeleri de içeren bir spektrum bozukluğudur. Bu grupta yer alan ve en çok bilinen YGB otizm spektrum bozukluğu (OSB) dur. OSB genel olarak belirtileri yaşamın ilk yıllarında ortaya çıkan ve yaşam boyu devam eden; etkileşim ve iletişim alanında belirgin gecikme, sapma ve kısıtlayıcı ilgi alanları ile kendini gösteren karmaşık gelişimsel bir bozukluk olarak tanımlanır.

Haberin Devamı

Haberin Devamı

OSB; dünyada ve Türkiye’de artan yaygınlık oranlarıyla dikkat çeken özel bir gruptur. OSB’nin yaygınlığı konusunda kesin bilgiler bulunmamakla birlikte tüm ırklarda, etnik gruplarda kısaca her toplumda görülmektedir. OSB tanısı ilk geliştirildiği dönemde on binde bir olarak verilen görülme sıklığı, ABD’de “Hastalıkları Kontrol Etme ve Önleme Merkezi”nin 2012 verilerine göre 88’de 1 iken günümüzde OSB’nin her 68 çocuktan birini etkilediği; erkek/kız görülme oranının 5/1 olduğu, ancak genelde kızlarda daha ağır seyrettiği belirtilmiştir. Tüm engel gruplarında olduğu gibi otizmde de en önemli ilk aşama erken tanıdır. OSB’li her çocuğun birbirinden farklı özelliklere sahip olması nedeniyle uygun tedavi yaklaşımının seçilmesi, beklentilerin şekillenmesi, özelliklerin doğru anlaşılması ve bu özelliklere yönelik yöntemlerin geliştirilmesi için tanılama büyük önem taşımaktadır.

Haberin Devamı

Otizmli çocuklarda beslenme problemleri yaygın görülmektedir. Otizm etiyolojisi kesin olarak bilinmese de tedavisinde son yıllarda uygulanan beslenme yaklaşımları, otizm semptomlarını yönetmek için uygun beslenmenin önemini vurgulamaktadır.

OTİZM VE SAVANT ARASINDAKİ İLİŞKİ

Savant sendromu olgularının yaklaşık yarısının otistik bozukluğa bağlı, kalan yarısının da diğer tip gelişimsel bozukluklar, zeka geriliği veya merkezi sinir sistemi hastalıkları ya da yaralanmalarına bağlı olduğu kabul edilmektedir.

OTİZM TANISI

1.İletişim ve toplumsal etkileşimde yetersizlikler: Bu alanda en sık görülen çekirdek bulgular şunlardır;
• Yaşıtlarıyla etkileşimin, paylaşımın ve duygusal alışverişin kısıtlı olması,

• Konuşmada gecikme,
• Adı ile seslenildiğinde bakmama,
• Taklide dayalı becerilerde yetersizlik,
• Göz kontağının azlığı,
• Hayali oyunlar kuramama, senaryolu oyun oynayamama.

2.Kısıtlı, tekrarlayıcı davranış paterni, ilgiler ve davranışlar:

• Sallanma, dönme, el çırpma, el ovuşturma, parmak ucunda yürüme gibi motor
stereorotipiler,
• Tekrarlayıcı (ekolali, aynı kelime veya cümleyi, aynı prozodiyi defalarca söyleme)
konuşmalar,
• Oyuncaklarla oynamaktan ziyade onları inceleme, dizme gibi davranışlar,
• Tekrarlayıcı törensel davranışlar (aynı yoldan gitmek isteme gibi),
• Kısıtlı ilgi alanı,
• Tat, koku, ses ve dokunsal duyarlılıklarda farklılıkların olması.

Sık görülen semptomlar

OSB olan bireylerde genel popülasyona göre daha fazla davranışsal sorun ve psikiyatrik bozukluk saptanmıştır. Uyku bozukluğu, irritabilite, dikkat eksikliği hiperaktivite bozukluğu, depresyon, bipolar bozukluk, kaygı bozukluğu daha sık gözlenmektedir. Ayrıca epilepsi, metabolik ve genetik bozukluklar, gastrointestinal bulgular (karın ağrısı, kabızlık, ishal vb.) daha sık görülmektedir.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!