Ölüm riski azaldı ama hala en tehlikeli hastalık

Hatipoğlu, sıtmanın Anofel cinsi sivrisinekler aracılığıyla bulaştığını söyledi. Hastalık belirtilerinin yüksek ateş, titreme, terleme, baş ağrısı, kusma, ishal, halsizlik, yaygın eklem ağrıları, döküntüler şeklinde kendini gösterdiğini belirten Hatipoğlu, muayenede dalak ve karaciğerin normalden büyük, sarılık, karında hassasiyet ile organ yetmezliğine neden olabilecek diğer bulgular gelişebildiğini, bunu koma ve ölümün izlediğini dile getirdi.

SITMANIN AŞISI YOK

Sıtma enfeksiyonunun aşısının bulunmadığını ve riskli ülkelere seyahat edenler için koruyucu tabletler verildiğini aktaran Hatipoğlu, şöyle dedi:

"Koruyucu tabletleri ülkemizde vatandaşlarımızın bulabilecekleri tek yer Genel Müdürlüğümüze bağlı Seyahat Sağlığı Merkezleridir. Sıtmanın yoğun olduğu bölgelere gidenlere ücretsiz dağıtılan tabletler, bu hafta içerisinde ihalesi yapılarak alım yoluna gidilmiştir. Dünyada 2015 yılında yaklaşık 214 milyon sıtma vakası ve 438 bin sıtmadan ölüm görülmüştür. Bunların yüzde 90'ı Afrika ülkelerinde görülmekte ve ölenlerin yüzde 78'i çocuklardır. Son 15 yıl içinde sıtmadan ölümlerde yüzde 60, vaka sayısında da yüzde 37 oranında düşüş kaydedilmesine rağmen sıtma halen dünyamızda enfeksiyon sağlık risklerinin en önemlilerinden biridir."

DÜNYA NÜFUSUNUN YARISI TEHLİKEDE

Hatipoğlu, Türkiye'de sıtmanın geçmişte yaygın görülen bir hastalıkken, yapılan başarılı çalışmalar sonucunda görülme sıklığının azaldığını ifade etti.

Ticaret ilişkilerinin artmasıyla yaygın görülen ülkelere seyahat edenlerde yurt dışı kaynaklı sıtma vakaları görüldüğünü dile getiren Hatipoğlu, "97 ülke ve buralarda yaşayan 3,2 milyar kişi sıtma riski bulunan bölgelerde yaşamaktadır. Dolayısıyla dünya nüfusunun yarısı sıtma hastalığını geçirmesi açısından risk altındadır. Direncin iyi gelişmediği küçük çocuklarda-bebeklerde ve hamile kadınlarla onların doğmamış çocuklarında, enfeksiyonun ağır geçirilme riski daha fazladır." diye konuştu.

SITMA BELİRTİLERİ YÜKSEK ATEŞ, HALSİZLİK, KIRGINLIK

Sıtmanın büyük ölçüde önlenebilir, saptanabilir ve tedavi edilebilir bir hastalık olduğuna işaret eden Hatipoğlu, seyahate çıkmadan önce başlanan, geziden döndükten sonra bir süre devam edilen ilaçlarla sıtmadan korunulabileceğini bildirdi.

Yoksulluk, bilgi eksikliği ve sağlık hizmetlerine erişimde güçlük çekilen bölgelerde sıtmadan ölümlerin daha fazla görüldüğünü vurgulayan Hatipoğlu, "Koruyucu ilaçlar yüzde yüz koruma sağlayamaz. İlaçların yanı sıra sivrisinek ısırıklarından korunma önlemleri de mutlaka alınmalıdır. Seyahat dönüşü bir ay içerisinde görülen yüksek ateş, halsizlik, kırgınlık sıtma belirtisi olabileceğinden, hemen doktora başvurulmalı ve seyahat öyküsü belirtilmelidir. Sıtmada erken tanı önemli ve hayat kurtarıcıdır." sözlerine yer verdi.