Güncelleme Tarihi:
Prof. Dr. Akın, “Sadece tehlikeli gebeliklerin önlenmesiyle anne ve bebek ölümleri en az yüzde 40 azaltılabiliyor. Bu bilimsel
2050’DE 100 MİLYON OLACAĞIZ
“Aile planlaması neslimizi kurutmak için batının bir oyunudur” iddialarının gerçek olmadığını söyleyen Prof. Dr. Akın, şöyle konuştu: “Türkiye’de 1965 yılında aile planlaması hizmetleri verilmeye başlandığında nüfus 30 milyondan biraz fazlaydı. Toplum ihtiyacı olan, talep ettiği hizmetleri almaya başladı. Nüfus bugün 78 milyonu geçti. Demografik projeksiyonlara göre Türkiye genç bir nüfus yapısına sahip. Mevcut demografik yapısı 2050’de 100 milyon olmamızı sağlayacak. Bu mudur neslimizin kurutulması”
ASIL SORUN AİLELERİN DOĞUM KONTROLÜ GEREKSİNİMİNİN KARŞILANMAMASI
Türkiye 2013 Nüfus ve Sağlık Araştırmasına göre ailelerin yüzde 6’sı artık çocuk istemedikleri halde “hiçbir yöntem kullanmıyor. Yüzde 26’sı ise artık (ya da o sırada) çocuk istemedikleri halde geleneksel ve etkisiz (geri çekme gibi) bir yöntem kullanıyor. Prof. Dr. Akın, “Yani Türkiye’de ailelerin yüzde 32’si gebelikten korunmak istedikleri halde ya yöntem kullanmıyor ya da “modern-etkili bir yönteme ulaşamıyor. Biz buna “aile planlamasında “karşılanamayan hizmet gereksinimi” diyoruz. Siyasilerin dikkatini çekmesi gereken husus bu olmalı” dedi.
ÜRETKEN YAŞTA DEĞİŞİKLİK AZ
Türkiye’de yaşlı denilen 65 yaş üzeri nüfus 2030 yılında yüzde 11 olacak. 2050’de bu oran yüzde 17’yi bulacak. Prof. Dr. Akın, “Türkiye’nin üretken dediğimiz 15-64 yaş grubunun 2000 yılındaki oranı yüzde 64 iken, 2050 yılında yüzde 65 olacak. Yani 2050 yılına dek Türkiye’nin çalışan nüfusunun azalması gibi bir sorunu da olmayacak. Nüfusun azalmasıyla, nüfus artış hızının azalması farklı konular” dedi.
ANAYASANIN 41’İNCİ MADDESİ ‘DEVLETİN GÖREVİ’ DİYOR
Üreme sağlığı hizmetlerinin, aile planlamasını da kapsayacak şekilde herkese sağlanması devletin anayasal görevi. Anayasanın 41’inci maddesi aile planlaması uygulamalarının yapılmasını emrediyor. Prof. Dr. Akın, “Sözkonusu madde, “Aile, Türk toplumunun temelidir ve eşler arasında eşitliğe dayanır. Devlet, ailenin huzur ve refahı ile özellikle ananın ve çocukların korunması ve aile planlamasının öğretimi ile uygulanmasını sağlamak için gerekli tedbirleri alır, teşkilâtı kurar” diyor. Bunun aksini savunmak Anayasaya aykırı davranmak” diye konuştu.