Güncelleme Tarihi:
Özkarakaş, birçok hastalığın neden olabileceği kulak çınlamasının hayat boyunca herkeste görülebilen bir sorun olduğunu söyledi.
Kulak çınlamasına yol açan pek çok hastalığın bulunduğunu ve hastaların bu konuda sıkıntılar yaşadığını ifade eden Özkarakaş, şunları kaydetti:
"Tıp dilinde 'tinnitus' olarak adlandırılan kulak çınlaması, harici bir uyaran olmaksızın ses algılanması şeklinde tanımlanabilir. Hastalığın özellikleri arasında şunları sayabiliriz; hastalıkta tek bir ton algılaması yoktur. İnce veya kalın tonlu tek düze sesler vardır. Nabız atışıyla eş zamanlı gürültü şeklinde, pat-pat veya çıtırtı şeklinde sesler olur. Saatteki saniye tıklamalarına benzeyen veya daha hızlı olan sesler ortaya çıkabilir. Hastadan alınan öykü ile algılanmakta olan sesin tanımlaması detaylandırılabilir."
"DEPRESYON BİLE KULAK ÇINLAMASINA YOL AÇABİLİR"
Özkarakaş, hastalığa ilişkin erkek-kadın oranları arasında belirgin bir fark olmadığını dile getirerek, sorunun silahlı kuvvetler, dokuma fabrikası, kazan işçiliği, tersane işçiliği gibi yüksek gürültüye maruz kalınan mesleklerde çalışanlarda daha sık görüldüğünü vurguladı.
Hastalığın yaşlı topluluğun yüzde 33'ünü etkilerken, 55 yaşın üzerindekilerin yüzde 30'unda hafif, yüzde 10'unda ise şiddetli olarak görüldüğünü aktaran Özkarakaş, "Kulak çınlaması Türkiye'de 7-10 milyon kişi arasında görülebiliyor. Depresyon bile kulak çınlamasına yol açabilir. Ayrıca hastalığın sıklığı yaş ilerledikçe artar. Dolayısıyla potansiyel olarak tüm bireyler, ağır işitme kayıplı olsalar bile tinnitusa adaydır" dedi.
Özkarakaş, kulak çınlamasının en sık görülen nedenlerine ilişkin ise şu bilgileri verdi:
"Çınlamanın vasküler nedenli olanları arasında arteriyel-venöz malformasyonlar, damar ve çevresi sinir doku kaynaklı tümörler, anevrizmalar, hipertansiyon vardır. Sinir-kas anomalileri arasında ise kulak içindeki kasların spazmları, çene eklemi fonksiyon bozuklukları, östaki tüpünün olması gerekenden daha açık olması veya fonksiyon yitimi şeklindeki sorunlar sıralanabilir. Ayrıca çınlamaya neden olan duyusal ve sinirsel nedenler de vardır. Hastalık, orta kulaktaki sıvı birikmesi, kemikcik sistemindeki çeşitli bozukluklar ve orta kulak tümörlerden de kaynaklanabilir. Bunların dışında dış kulak yolunda oluşan ve kulağı tıkayan her türlü sorun nedeniyle de çınlama oluşabilir."
Özkarakaş, hastalığa, kafa travmaları başta olmak üzere her tür kafa içi nedenli hastalıkların, multiple skleroz ve menenjit gibi nörolojik sorular ile diş ve çene kaynaklı problemlerin neden olabileceğini dile getirerek, hipertiroidi, hipotiroidi, hiperlipidemi, şeker hastalığı, çinko, bakır, demir eksikliği, vitamin B12 eksikliği gibi metabolik kaynaklı problemler ile asprin, genel ağrı tedavisinde ve romatizmal hastalıklarda kullanılan bazı ilaçların yanı sıra bazı antibiyotiklerin de neden olabileceğini kaydetti.
"UZUN SÜRE YÜKSEK SES VE KULAKLIKLA MÜZİK DİNLEMEK HASTALIĞA NEDEN OLABİLİR"
Hastalığın çok fazla nedeni olduğunu ve bazı belirsizlikler içerdiğini vurgulayan Özkarakaş, bundan dolayı soruna ilişkin çok sayıda tedavi yöntemi önerilerek denendiğini belirtti.
Özkarakaş, henüz fikir birliğine varılmış etkin tedavi yöntemi olmadığına dikkati çekerek, şöyle devam etti:
"Ancak şunu söylemek gerekirse hasta hekim uyumu doğrultusunda kararlı bir tedaviyle önemli, kayda değer, hastanın yakınmasını kabul edilebilir düzeye indirgeyebildiğimiz hasta sayısı azımsanmayacak denli çoktur. Ancak kısa sürede tedavide büyük başarılar elde edilmesinin beklenmemesi gerekiyor.
Çınlama sorunu olan kişiler gürültülü ortamlardan uzak durmalı. Sağlıklı ve çınlaması olmayan kişiler de gün içinde çok uzun süreli kulaklık kullanmak, yüksek sesle kulaklıkla müzik dinlemek sonucunda, çınlamayla karşı karşıya kalabilir. Bu uygulamanın devam süresinin uzaması doğrultusunda da tinnitus kalıcı hale gelebilir. Bu nedenle uzun süreli kulaklıkla yüksek sesli müzik dinlemekten kaçınılmalıdır."