Güncelleme Tarihi:
Celal Bayar Üniversitesi Tıp Fakültesi Nöroloji Ana Bilim Dalı öğretim üyesi Yılmaz, uykuyu beynin düzenlediğini, bunu da farklı şekillerde yaptığını bildirdi.
Gece-gündüz, karanlık-aydınlık ilişkisi, biriktirilen uyku yükü gibi faktörlerin, beyin uykuyla ilgili düzenlemeyi yaparken önemli hale geldiğini ifade eden Yılmaz, öğlen uykusunun uyku yükünü azalttığını, gündüz saatlerinde uyanık kalan birinin uyku yükünün ise arttığını söyledi.
MELATONİN HORMONU ARTIYOR
Sağlıklı bir uyku sürecinde önemli olan çevresel ısı ve ışık gibi faktörlerin mevsimsel geçişlerde etkili olduğunu dile getiren Prof. Dr. Yılmaz, şu bilgileri aktardı:
"Yazdan sonbahara geçerken sıcaklık, dolayısıyla güneşin etkisi azalır, geceler uzar, gündüzler kısalır. Bu değişim vücudun biyolojik saatini koruyup ritmini ayarlayan melatonin hormonunun üretimindeki döngüyü aksatır. Çünkü ışık uyaranı melatonin hormununun salgısını engeller, karanlık ise artırır. Uykuya dalma hızı melatonin hormonuyla doğru orantılıdır. Melatonin düzeyi ne kadar yüksekse uykuya geçiş o kadar çabuk olur."
"IŞIK YOKSA MUTLULUK HORMONU DA YOK"
Güneş ışını azalınca cilde renk veren "melonosit" denilen hücrelerin de uyarılmadığını, bunun vücudun mutluluk, canlılık ve zindelik veren "serotonin" hormonunu yapma yeteneğini azalttığını ifade eden Yılmaz, bu durumda çabuk yorulma, uykusuzluk ve mutsuzluk gibi sorunlar görüldüğünü belirtti.
Prof. Dr. Hikmet Yılmaz, şunları söyledi:
"Melatonin hormonunun azalmasına bağlı uykusuzluk, serotonin azlığıyla da birleşince sonbaharda vücudun bağışıklık sistemi zayıflar, kolaylıkla grip, nezle ve soğuk algınlığı gibi rahatsızlıklar ortaya çıkar. Aynı nedenle var olan hastalıkların da seyri ağırlaşır. Hormonal yapıda meydana gelen bu değişiklikler nedeniyle mevsimsel geçişlerde uykuyu düzene sokmak büyük önem taşır. Bu nedenle yapılması gereken gece saatlerinde uyumak, gündüz saatlerinde ise uyanık kalmaktır."
NE KADAR UYUMALI?
Türk Uyku Tıbbı Derneği Yönetim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Hikmet Yılmaz, erişkinlerin günde 6 saatten az, 10 saatten fazla uyumaması gerektiğini kaydederek, "6 saatten az uyku bellek, bağışıklık sistemi ya da bilginin işlenmesi sürecine olumlu etki yapamaz. Bu 10 saatten daha uzun süreli uyku için de aynı şey geçerlidir" diye konuştu.
Çocuklarda ise uyku süresinin daha uzun olması gerektiğini anlatan Yılmaz, okul öncesinde ortalama 12-13 saat, ilkokul çağında ise 8-10 saatlik uyku süresi olması gerektiğini bildirdi.