Güncelleme Tarihi:
Benli, bilirkişi heyetinin ihmal olmadığı yönündeki raporu doğrultusunda doktorlar için soruşturma izni verilmemesi üzerine Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne (AİHM) başvurdu.
Ev kadını Maviye ve emekli madenci İlhan Benli çiftinin 2 çocuğundan Nazlı Benli, 2002’de yüksek ateş, halsizlik ve ishal şikayetiyle Zonguldak Atatürk Devlet Hastanesi’ne götürüldü. Nazlı, 1 hafta hastanede tedavi gördükten sonra taburcu edildi. Daha sonra da Zonguldak Atatürk Devlet Hastanesi ile Zonguldak Kadın Doğum ve Çocuk Hastanesi’nde birçok kez muayene olan ve tedavi gören Nazlı’nın böbreklerinde iltihap, kanında mikrop olduğu söylendi. 8 Kasım 2005’te ise epilepsi tanısı konuldu.
İlaç tedavisine başlanmasına rağmen rahatsızlığı artarak devam eden ve sık sık bayılan Nazlı, 27 Temmuz 2007’de yeniden Zonguldak Kadın Doğum ve Çocuk Hastanesi’ne götürüldü. Tahlillerin ardından çocuk doktoru Nevin Uzunoğlu’nun yaptığı incelemede küçük kıza lösemi tanısı konuldu. Ankara Dr. Sami Ulus Hastanesi’ne sevk edilen Nazlı Benli için doktorlar, "Geç kalınmış. Hastalığı çok ilerlemiş" diyerek tedavi altına aldı. 5 ay 9 gün süren ilaç ve kemoterapi tedavisine rağmen Nazlı, 9 Ocak 2008’de yaşamını yitirdi.
Kızının ölmeden önce "Anne hakkımı ara" diyerek vasiyette bulunduğunu söyleyen Maviye Benli, Nazlı’nın hastalığına teşhis koyamayan ve sağlık karnesinde isimleri saptanan Zonguldak Atatürk Devlet Hastanesi ve Zonguldak Kadın Doğum Çocuk Hastalıkları Hastanesi’nde görevli 15 doktor hakkında Zonguldak Bölge İdare Mahkemesi’ne suç duyurusunda bulundu. Ancak Zonguldak Valiliği, Bülent Ecevit Üniversitesi Uygulama ve Araştırma Hastanesi’nden Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları, Nöroloji ve Hemotoloji dallarında uzman hekimlerden oluşan bilirkişi heyetinin, Nazlı’nın ölümünde ihmal olmadığı yönündeki raporu doğrultusunda soruşturma izni vermedi.
Eşi ve oğlu 13 yaşındaki Muhammet ile 10 ay önce Antalya’ya taşınan ve yakınlarını ziyaret için Zonguldak’a gelen Maviye Benli, kızının vasiyetini yerine getirebilmek için AİHM’ye başvurduğunu söyledi. Kızının hastanede tuttuğu günlüğü okuyup fotoğraflarına bakarak gözyaşı döken Maviye Benli, "Doktorlar, kızımın hastalığına 6 sene teşhis koyamadı. En son çocuk doktoru Neviye Uzunoğlu, durumu fark etti. Ama geç kalınmıştı. 5 ay gibi bir zamanda kızımı kaybettim. Çocuğum hastanede sürekli bana, ’Anne hakkımı ara, doktorlara dava aç’ diyordu. Ama doktorlar hakkında soruşturma izni çıkmadı. Ben de AİHM’ye başvurdum. Şimdi oradan gelecek cevabı bekliyorum. Oradan da olumsuz bir cevap gelirse hukuk mücadelemi yine de bir şekilde sürdüreceğim. Kızımın vasiyetini yerine getirmek için mücadele edeceğim" diye konuştu.