Meme estetiği hakkında merak edilenler
Güncelleme Tarihi:
Meme estetiği, Türkiye'de burun ameliyatlarından sonra en sık yapılan cerrahi estetik ameliyatlardan. Kadınlar meme küçültme, meme büyütme, dikleştirme ameliyatlarını yaptırmak istese de iz kalır mı, doğal durur mu gibi sorular var. Estetik ve plastik cerrahi uzmanı Prof. Dr. Akın Yücel, doğal görünümlü meme ameliyatlarını ve yapılan yanlışları anlattı.
Zaman ve kültüre göre değişse de ideal kadın figürü olarak kabul edilen bazı evrensel nitelikler var. Dolgun ve dik memeler, kadın güzelliğinin ve çekiciliğinin simgesi haline gelse de ideal göğüs büyüklüğüne dair bir görüş birliği yok. Fakat batılı toplumlarda kum saati olarak tabir edilen ince bel, büyük meme ve geniş kalça vücut tipine sahip kadınların mükemmel dengede olduğu değerlendiriliyor.
MÜKEMMEL MEME İÇİN MEME ORANI VAR
Estetik ve Plastik Cerrahi Uzmanı Prof. Dr. Akın Yücel, araştırmalara göre mükemmel meme oranlarını şöyle anlatıyor, “Meme üst yarısı toplam meme hacminin yüzde 45’ini oluştururken meme alt yarısı da yüzde 55’ini oluşturmalı” diyor. Genel geçerliliği olmasa da araştırmalara göre, meme ucunun yarısı, 20 derecelik açıyla yukarı işaret etmeli ve sütyensiz halde dış bükey durmamalı.
MEME DİKLEŞTİRME
Dikleştirme ameliyatları, memeler büyükse küçültme ile birlikte, küçükse protez ilavesi ile yapılıyor. Hızlı iyileşme süreci, kısa iz, güzel ve kalıcı şeklin bu ameliyatlar için de geçerli olduğunu belirten estetik ve plastik cerrahi uzmanı Prof. Dr. Akın Yücel; “Dolgun bir görüntü elde etmek isteyen hastalar meme estetiği ameliyatlarında artış yaratıyor. Memelerin tam şeklini alması yaklaşık 3 ay sürüyor.” diyor.
Doğal görünmeyen meme ameliyatlarının nedenleri
1. Doğal olmayan sertlikteki memeler yan döndüğünde, eğildiğinde ya da ayaktayken aynı şeklini koruyor ve bu doğal kabul edilmiyor.
2. Alt meme kısmında kat oluşturmuyorsa meme doğal olmayan sertliğe sahip kabul ediliyor.
3.Büyük iki top şeklindeki göğüsler doğal sayılmıyor.
MEME AMELİYATLARI HAKKINDA MERAK EDİLENLER
Meme büyütme ameliyatlarında amacın memeyi sadece büyütmek değil aynı zamanda şekillendirmek olduğunu söyleyen Estetik ve Plastik Cerrahi Uzmanı Prof. Dr. Akın Yücel, konulacak protezin seçiminde hastanın isteklerinin yanı sıra vücut yapısı, göğüs kafesinin durumu, cilt yapısı gibi faktörlerin önemine vurgu yapıyor. Eskiden aynı hacimde tek bir protez varken, artık aynı hacimde ama farklı şekil ve boyutlarda çok sayıda protez üretiliyor. Böylelikle her vücut yapısına uygun bir silikon protez bulmak mümkün oluyor.
Uygun hastalarda meme protezlerinin adele altına değil, adele zarının altına konulması ameliyat sonrası ağrıyı azaltmakta ve iyileşme sürecini çok kısaltmakta. Ayrıca protez sınırlarını gizlemek ve proteze daha doğal bir görünüm kazandırmak için yağ enjeksiyonlarına başvurmak da son yılların önemli trendlerinden. Meme büyütmede hem silikon protez, hem de yağ enjeksiyonlarının kullanıldığı bu hibrid yönteme “kompozit mamaplasti” adı verilmekte.
MEME KÜÇÜLTMEDE AZ BİR İZ KALIYOR
Büyük memeler çok genç yaşlarda çekici gibi görünse de, kısa sürede yer çekiminin etkisi ile şeklini kaybediyor ve sarkıyor. Ayrıca boyun, sırt ve omuz ağrıları ve zamanla omurgalarda kalıcı bozukluklar gibi fiziksel olumsuzluklar da görülebiliyor.
Prof. Dr. Akın Yücel’e göre, meme küçültme ameliyatından sonra çok az ağrı olabiliyor, hasta aynı gün evine dönebiliyor ve 3 gün sonra işe başlıyor. Bu teknikle çok kısa bir izle güzel bir meme şekli oluşturuluyor ve memeler formunu çok uzun süreler koruyabiliyor.