Güncelleme Tarihi:
Dünyanın önemli cerrahi dergilerinden olan Plastic Reconstructive Surgery’nin Şubat 2016 sayında yayınlanan araştırma, hekimler ve hastalar açısından büyük önem taşıyor. Plastik Rekonstrüktif ve Estetik Cerrahi Uzmanı Doç. Dr. Yener Demirtaş, Amerika, MD Anderson Kanser Araştırma Merkezi’nde yapılan çalışmanın hasta ve hekimler açısından önemine dikkat çekiyor. Doç. Dr. Demirtaş; “2000 kadın üzerinde yapılan bu çalışmaya göre, daha önce meme kanseri olduğu tespit edilen ve cerrahi tedavinin ardından meme onarımında yağ nakli kullanılan kadınların, kanser oranlarında bir değişiklik olmadığı gösterildi. Böylece yağ nakli ile meme büyütmeyi artık çok daha rahat bir şekilde uygulayabileceğiz” diyor.
"KADINLARIN KENDİ YAĞ DOKUSU İLE YAPILAN MEME BÜYÜTME VE ŞEKİLLENDİRME İŞLEMİ, KİŞİYE ÖZEL PLANLAMA VE ÇALIŞMA İMKANI SUNUYOR"
Silikonla göğüs büyütme, teknolojinin de gelişmesiyle birlikte son derece başarılı sonuçlar sunuyor olsa da, kadınların göğüslerini kendi dokularıyla ve kalıcı olarak şekillendirmek alternatif bir estetik yöntemi.
"HASTANIN KENDİ VÜCUDUNDAN ELDE EDİLEN YAĞ ÖNCE SAFLAŞTIRILIYOR"
Doç. Dr. Yener Demirtaş, daha evvelden yapılan yağ nakillerinde kalıcılık problemi olduğunu fakat yeni geliştirilen teknikle elde edilen yağın saflaştırılarak işlemin kalıcı hale getirildiğini belirtiyor. Nakledilen yağ dokusunun % 30 ile % 70’i birkaç ay içerisinde eriyordu ve biz hangi hastada ne kadar kalıcı olduğunu tam olarak tahmin edemiyorduk. Yeni geliştirilen teknikler liposuction ile alınan yağın kalıcılığını artırdı. Liposuction ile elde ettiğimiz yağı saflaştırabiliyoruz ve uygun teknikle memeye nakledildiğinde sadece % 20-30’u eriyor. Bu durumu bildiğimiz için de göğüse naklettiğimiz yağ miktarını buna göre ayarlayarak % 20-30 daha fazla yağ kullanıyoruz. Göğüs birkaç ay içinde son halini alıyor ve bu durum çok yüksek oranda kalıcı oluyor. Çünkü işlemde hastanın kendi yağ dokusunu kullandığımız için yağ hücreleri memede yaşamaya devam ediyor.
“DÜŞÜK KİLOLU HASTALARDA DA YAĞ DOKUSU BULMAK MÜMKÜN”
Yağ nakli uygulamasında, anestezi alma açısından bir sakıncası olmayan her hastaya uygulanabilen yöntem memesi çok küçük kadınlar hariç genellikle yeterli oluyor. Fakat küçük memeli kadınlarda işlemin 6 ay arayla bir veya iki kez tekrarlanması gerekebilir. Düşük kilolu hastalarda dahi yağ dokusu bulmak mümkün. Özellikle kalça ve basen bölgelerinden alım işlemi uygun olabiliyor. Liposuction ile vücut şekillendirmeye ihtiyacı olanlar açısından ise, hem yağ alımı hem yağ nakli açısından tek seferde tatmin edici sonuçlar alınıyor. Ayrıca bu işlemde iyileşme süreci ekstra bir özen gerektirmiyor. Nekahat süreci memeden çok liposuction ile yağ alımı yapılan bölgeyle ilgili oluyor ve birkaç günlük hafif bir ağrı dışında hastaları sıkıntıya sokacak bir durum ile karşılaşılmıyor.
"KANSER SONRASI MEME ONARIMI İÇİN DE TERCİH EDİLİYOR"
Özellikle meme kanseri tedavisi sırasında meme alındıktan sonra bu bölgeye ışın tedavisi alan hastalarda deride kızarıklık, sertleşme gibi durumlar ortaya çıkabiliyor. Silikon protezle bazen meme onarımının mümkün olmadığı hastalarda yağ nakli, hem bölgedeki derinin normalleşmesini sağlıyor, hem de birkaç seans halinde tekrarlandığında meme onarımı için tek başına yeterli olabiliyor. Yağ nakli ayrıca, sonuçları daha da iyileştirmek için silikonla göğüs büyütme ve karın dokusundan yeni göğüs yapma gibi ameliyatlarla birlikte kullanılabiliyor.