Lösemili Ebru'nun dramı
Güncelleme Tarihi:
Oluşturulma Tarihi: Ekim 05, 2007 12:48
Lösemi olduğu fark edilemeyen 5 yaşındaki Ebru Dalkıran'ın 2,5 ay boyunca romatizma tedavisi gördüğü bildirildi.
Çukurova Üniversitesi (ÇÜ) Tıp Fakültesi Balcalı Hastanesi Çocuk Onkolojisi Servisinde tedavisine başlanan Ebru Dalkıran'ın annesi Betül Dalkıran, eklem ağrısı, el ve ayaklarda şişlik ve morluk şikayetleriyle Kahramanmaraş'ta doktora götürdüğü kızına romatizma teşhisi konulduğunu söyledi.
Yaklaşık 2,5 ay süren romatizma tedavisi süresince kızının her geçen gün daha kötüye gittiğini, bacaklarının ve ellerinin incelmeye başladığını, ateş ve ağrı şikayetlerinin yoğunlaştığını ifade eden Betül Dalkıran, şunları kaydetti:
“Kızım yürüyemez hale gelince tekrar götürdüğüm doktorlar bu kez eklemlerinde kırık olabileceğini düşünerek eklem filmi çektirdiler, ancak 'kırık yok' diyerek geri gönderdiler. Son olarak başvurduğum ÇÜ Tıp Fakültesi Balcalı Hastanesinde kızıma konulan lösemi teşhisiyle adeta şok yaşadık.”
ÇÜ Tıp Fakültesi Çocuk Onkolojisi Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Atilla Tanyeli, AA muhabirine yaptığı açıklamada, halk arasında “kan kanseri” olarak bilinen löseminin kanda “beyaz kan” olarak adlandırılan akyuvar sayısının artmasıyla kendini gösteren bir hastalık olduğunu bildirdi.
Genetik faktörler de dahil löseminin kesin nedeninin tam olarak bilinemediğini, çocukluk çağında görülme sıklığının 3-5 yaş arasında yoğunlaştığını ifade eden Tanyeli, şunları söyledi:
“Bu hastalığın en önemli belirtilerinden birisi eklem ağrıları olduğundan ilk etapta romatizma akla geliyor. Bu durumda hasta romatizma tedavisi gördüğünde lösemi tedavisi gecikebiliyor. Oysa, bu hastalıkta erken teşhis son derece önemlidir. Her eklem ağrısı lösemi olarak görülmemeli, ancak lösemi sorgusu yapılmalı.”
Tanyeli, romatizma benzeri ağrılara dil ve dudakların kuruması, çatlaması, diş etlerinde şişme, morluk, kanama, kansızlık, baş ağrısı, düşmeyen ateş, kalp atışlarında hızlanma, halsizlik, baş dönmesi ve nefes darlığı hissi eşlik ettiğinde lösemiden şüphe duyulması gerektiğini vurguladı.
TEDAVİ
Prof. Dr. Tanyeli, gelişen tıp imkanlarının artık birçok kanser türünün tedavisinde önemli aşama kaydedilmesini sağladığını, lösemide de hastalığın türüne ve seyrine göre tedavi şansının yüzde 70 ile 90 arasında değiştiğini ifade etti.
Tanyeli, ÇÜ Tıp Fakültesi Balcalı Hastanesi bünyesinde yaklaşık 1,5 yıldır faaliyet gösteren Kök Hücre Nakli Merkezi'nde bu hastalığın tedavisi için gerekli kemik iliği ve kordon kanı naklinin (kök hücre) de başarıyla gerçekleştirildiğini sözlerine ekledi.
Yaklaşık 2,5 ay süren romatizma tedavisi süresince kızının her geçen gün daha kötüye gittiğini, bacaklarının ve ellerinin incelmeye başladığını, ateş ve ağrı şikayetlerinin yoğunlaştığını ifade eden Betül Dalkıran, şunları kaydetti:
“Kızım yürüyemez hale gelince tekrar götürdüğüm doktorlar bu kez eklemlerinde kırık olabileceğini düşünerek eklem filmi çektirdiler, ancak 'kırık yok' diyerek geri gönderdiler. Son olarak başvurduğum ÇÜ Tıp Fakültesi Balcalı Hastanesinde kızıma konulan lösemi teşhisiyle adeta şok yaşadık.”
ÇÜ Tıp Fakültesi Çocuk Onkolojisi Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Atilla Tanyeli, AA muhabirine yaptığı açıklamada, halk arasında “kan kanseri” olarak bilinen löseminin kanda “beyaz kan” olarak adlandırılan akyuvar sayısının artmasıyla kendini gösteren bir hastalık olduğunu bildirdi.
Genetik faktörler de dahil löseminin kesin nedeninin tam olarak bilinemediğini, çocukluk çağında görülme sıklığının 3-5 yaş arasında yoğunlaştığını ifade eden Tanyeli, şunları söyledi:
“Bu hastalığın en önemli belirtilerinden birisi eklem ağrıları olduğundan ilk etapta romatizma akla geliyor. Bu durumda hasta romatizma tedavisi gördüğünde lösemi tedavisi gecikebiliyor. Oysa, bu hastalıkta erken teşhis son derece önemlidir. Her eklem ağrısı lösemi olarak görülmemeli, ancak lösemi sorgusu yapılmalı.”
Tanyeli, romatizma benzeri ağrılara dil ve dudakların kuruması, çatlaması, diş etlerinde şişme, morluk, kanama, kansızlık, baş ağrısı, düşmeyen ateş, kalp atışlarında hızlanma, halsizlik, baş dönmesi ve nefes darlığı hissi eşlik ettiğinde lösemiden şüphe duyulması gerektiğini vurguladı.
TEDAVİ
Prof. Dr. Tanyeli, gelişen tıp imkanlarının artık birçok kanser türünün tedavisinde önemli aşama kaydedilmesini sağladığını, lösemide de hastalığın türüne ve seyrine göre tedavi şansının yüzde 70 ile 90 arasında değiştiğini ifade etti.
Tanyeli, ÇÜ Tıp Fakültesi Balcalı Hastanesi bünyesinde yaklaşık 1,5 yıldır faaliyet gösteren Kök Hücre Nakli Merkezi'nde bu hastalığın tedavisi için gerekli kemik iliği ve kordon kanı naklinin (kök hücre) de başarıyla gerçekleştirildiğini sözlerine ekledi.