Lösemiden ölen Nazlı'nın son sözü: Hakkımı ara anne

Güncelleme Tarihi:

Lösemiden ölen Nazlının son sözü: Hakkımı ara anne
Oluşturulma Tarihi: Ocak 18, 2008 10:58

ZONGULDAK’ta yaşayan 30 yaşındaki Maviye Öztürk, 8 gün önce lösemiden yaşamını yitiren 12 yaşındaki kızı Nazlı Benli’nin son sözünün, hastalığına geç teşhis koymakla suçladığı doktorları kastederek, ‘Hakkımı ara anne’ olduğunu söyledi. Maviye Öztürk, kızının son arzusunu yerine getireceğini ve doktorlar hakkında şikayetçi olacağını belirtti.

Zonguldak Rat Cumhuriyet İlköğretim Okulu 7’nci sınıf öğrencisi Nazlı Benli, lösemi nedeniyle tedavi gördüğü Ankara Dr. Sami Ulus Çocuk Hastanesi’nde 9 Ocak’ta yaşamını yitirdi. Nazlı bir gün sonra memleketi Zonguldak’ın Gökçebey İlçesi’ne bağlı Çukur Köyü’nde toprağa verildi. Eşi İlhan Benli’den boşanarak, Rat Mahallesi’nde ailesinin yanında kalan Maviye Öztürk, kızını kaybetmenin acısıyla sarsıldı. Lösemi teşhisinin konulmasından 6 ay sonra kızının öldüğünü belirten Maviye Öztürk bu süreci şöyle anlattı:

“Kızım 7 yaşında iken yüksek ateşten Zonguldak Atatürk Devlet Hastanesi’ne götürdük. Burada yapılan tetkiklerde kanında mikrop olduğu tespit edildi. Bir süre hastanede yattıktan sonra taburcu edildi. Kızım, zaman zaman okulda, yolda yürürken bayılmaya başladı.

8 Kasım 2005’te epilepsi teşhisi konuldu. Kızımda bayılmalar devam edince geçen yıl 31 Temmuz’da, Zonguldak Atatürk Devlet Hastanesi’nde görevli çocuk doktoru Nevin Uzunoğlu’na gittiğimizde, doktor ‘kızın lösemi’ diyince şok oldum. Epilepsi bildiğim kızım meğer kan kanseri olmuş. Sevkli olarak gittiğimiz Ankara Dr. Sami Ulus Çocuk Hastanesi’nde doktorlar, ‘Geç kalınmış. Hastalığı ilerlemiş’ dediler. Yapılan ilaç ve kemoterapi tedavileri bir işe yaramadı.”

VASİYETİNİ YERİNE GETİRECEK

Maviye Öztürk, kızının hastalığı yenmek için çok çaba harcadığını belirterek, şöyle konuştu;

“Kızım kan kanseri olduğunu öğrenince ‘bu hastalığı yeneceğim’ diyordu. Son zamanlarda ilaçlar tedaviye cevap vermemeye başladı. Gitmeyi çok arzuladığı Anıtkabir’e götürdüm. Konuşmalarımızda, hastalığına geç teşhis koyan doktorları savcılığa şikayet etmemi istiyordu. Ölmeden önce de bana ‘hakkımı ara anne’ dedi. 8 yaşındaki kardeşi Muhammet’i görmeyi çok istedi ama doktorlar, oğlumun psikolojisi bozulur diye görmesine izin vermediler. Bu hastalık bizi yendi, biz onu yenemedik. Kızımın hastalığına geç teşhis koyan ve sağlık karnesinde isimleri yazılı olan Zonguldak Atatürk Devlet Hastanesi doktorları hakkında Cumhuriyet Savcılığı’na suç duyurusunda bulunacağım. Kızımın son arzusunu yerine getireceğim”
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!