Güncelleme Tarihi:
Uzmanlar uzun yıllardır markalara çağrıda bulunarak, mağazalardaki deneme ürünlerinin tek kullanımlık olması gerektiğini söylese de henüz bu anlamda atılmış somut bir adım yok. Bu nedenle her gün yüzlerce insan bu ürünleri denemeye ve riskleri ile yüzleşmeye devam ediyor. Onlardan biri de ABD'de yaşayan Filiz Köse Wentz…
Deneme ürünü kullandıktan sonra çok ciddi bir bakteri kapan ve geçici görme kaybı yaşayan Wentz, bu süreçte yaşadıklarını Hurriyet.com.tr'ye anlattı.
Yaşadıklarını kimse yaşamasın diye tüm kadınları bu konuda dikkatli olmaları konusunda uyaran Wentz, ‘Gözünüzün önünde açılmamış ya da temizlenmemiş ürünleri asla yüzünüze gözünüze sürmeyin’ diye konuştu.
Kaliforniya eyaletinin San Diego şehrinde yaşayan Filiz Köse Wentz, bir kozmetik mağazasında denediği tester makyaj ürünü nedeniyle günlerce sağlık sorunları ile boğuştu.
Bundan 2 hafta önce güzellik malzemeleri satan büyük ve kurumsal bir mağazaya giden Wentz, etrafta gezinirken far reyonunun önüne geldi. Reyonda görevli olan güzellik uzmanı isterse farları deneyebileceğini hatta kendisine bu konuda yardımcı olabileceğini söyledi. Farın ve fırçanın kilitli çekmeceden çıktığını gören ve bir sorun olmayacağını düşünen Wentz, görevliyi kırmayıp koltuğa oturdu. Wentz kilitli çekmeceden çıkan ürünlerin yeni olduğunu düşünüyordu.
Görevli kadın far fırçasını, gözün iç kısmına doğru kalem çeker gibi gezdirdi. O esnada fırçanın ucu çok kısa bir an gözünün içine battı. Gözünde hafif bir batma hissi yaşayan Wentz, görevliye teşekkür ederek mağazadan ayrıldı. Seçkin ve güvenilir bir kurum olduğu için uzmanın temiz ve steril ürünler kullandığını düşünen Wentz durumun hiç de düşündüğü gibi olmadığını sonradan anladı.
GÖZÜNDE BATMA HİSSİYLE UYANDI
Ertesi gün gözünde bir batma hissiyle uyandı. Bir önceki gün yaşadığı olaydan dolayı gözünde hassasiyet oluştuğunu düşünen Wentz, gözüne pansuman yaptı. Evde daha önceden kullandığı antibiyotikli bir krem vardı, onu da kullanırsa sorunun geçeceğini düşünmüştü.
Bir sonraki gün gözü ve göz altları daha da şişmeye başladı. Şişliğe artık ağrı da eşlik etmeye başladığı için daha çok rahatsızlık hissi verdi. Wentz o gece ağrıdan uyuyamadı.
Ertesi gün gözünde görme kaybı yaşamaya başladı. Ayna karşısına geçip gözlerini kontrol ettiğinde şişliğin diğer gözüne de sıçradığını fark etti. Yaşadığı her neyse kendi kendine geçecek kadar basit olmadığını anlayan Wentz soluğu hastanede aldı.
Yapılan muayene sonucunda doktor, Wentz’e "preseptal cellulitis" isimli bir bakteri enfeksiyonu yaşadığını, bu tür bakterilerin tedavi edilmediğinde körlüğe ve göz kaybına dahi yol açabileceğini söyledi. Bazı hastalarda antibiyotik tedavisine cevap alınamadığı için daha uzun bir tedavi süreci gerektiren çok ciddi bir bakteriyel enfeksiyon ile karşı karşıya kalan Wentz için hızla antibiyotik tedavisine başlandı.
İlk dört gün Wentz'in vücudu antibiyotiğe cevap vermedi ve hiçbir gerileme olmadı ancak beşinci günden sonra yavaş yavaş gözündeki şişlik ve batma hissi kaybolmaya başladı. Şanslıydı ve antibiyotik tedavisi işe yarıyordu.
Fırçadan kaptığı enfeksiyon nedeniyle gözünü kaybetme korkusu yaşayan Wentz, tüm kadınları bu konuda çok dikkatli olmaları konusunda uyarmak istediğini söyledi. Bu tarz mağazalarda ürün denemek isteyenlerin ekstra dikkatli olmaları gerektiğini ifade eden Wentz, "Tester ürünleri denerken kullanılan fırçaların gözlerinizin önünde temizlenmesini mutlaka isteyin. Bundan asla çekinmeyin" dedi. Wentz, bu mağazalarda mutlaka ürünleri temizlemek için alkol şişeleri bulunduğunu, fırçada olan bakterinin far gibi makyaj malzemelerinde de olabileceği ihtimaline karşı dikkatli olunması gerektiğini vurguladı.
"GÖRME KAYBI GİBİ KALICI HASARLARA NEDEN OLABİLİR"
Göz selüliti olarak bilinen preseptal cellulitis enfeksiyonu ile makyaj ürünlerinin doğru kullanımının ve kişisel hijyenin göz sağlığını korumak için ne kadar önemli olduğunu Göz Hastalıkları Uzmanı Doç. Dr. Nesrin Tutaş Günaydın’la konuştuk.
1) Göz selüliti nedir? Ciddi komplikasyonlara neden olabilir mi? Ciddi vakalarda görme ve göz kaybına neden olur mu?
Göz selülitinin belirtileri arasında gözde şişlik, kızarıklık, ağrı ve görme bozukluklarının yer aldığını belirten Doç. Dr. Nesrin Tutaş Günaydın, göz selülitinin tanımı, türleri ve potansiyel etkileri hakkında bilgi verdi:
“Göz selüliti, göz çevresindeki yumuşak dokuların enfeksiyonu olarak bilinir. Preseptal selülit, göz kapağının ön tarafını etkilerken, orbital selülit daha derin dokuları ve göz çevresindeki kemikleri etkiler. Bu enfeksiyonlar ciddi komplikasyonlara yol açabilir. Gözde şişlik, kızarıklık, ağrı, görme bozuklukları gibi belirtiler görülebilir. Ciddi vakalarda, görme kaybı gibi kalıcı hasarlara neden olabilir.”
2) Göz selülitinin bulaş yolları nelerdir?
Orbital selülitin genellikle yüz çevresindeki enfeksiyonların yayılması sonucu meydana geldiğini ve hızla tedavi edilmesi gerektiğini belirten Günaydın, bulaş yollarını şu şekilde sıraladı:
Enfekte yaralanmalar: Göz çevresindeki ciltte meydana gelen yaralanmalar, kesikler veya sıyrıklar enfeksiyon riskini artırabilir. Bakteriler bu yolla dokulara girebilir ve enfeksiyon oluşabilir.
Yüz enfeksiyonları: Sinüzit gibi yüz çevresindeki enfeksiyonlar, bakterilerin göz çevresine yayılmasına neden olabilir. Bu enfeksiyonlar, gözdeki dokulara ve kemiklere sıçrayarak orbital selülite yol açabilir.
Bakteriyel enfeksiyonlar: Cilt yüzeyinde bulunan bakterilerin, göz çevresindeki hassas dokulara veya göz kapağının içine yayılması sonucu da orbital selülit oluşabilir.
İltihaplı diş ve ağız enfeksiyonları: Ağız bölgesindeki iltihaplı dişler veya ağız enfeksiyonları, bakterilerin yayılmasını kolaylaştırarak göz çevresine ulaşabilir ve orbital selülit riskini artırabilir.
Böcek ısırıkları ve yaralanmalar: Sinek veya böcek ısırıkları, göz çevresindeki cilde zarar verebilir ve bakterilerin enfeksiyona neden olabileceği bir yol açabilir.
Göz cerrahisi veya yaralanmaları: Göz cerrahisi veya yaralanmalar sonrasında, enfeksiyon riski artabilir. Bu tür durumlar, bakterilerin göz çevresine girmesine ve orbital selülit oluşmasına neden olabilir.
Enfeksiyonun genellikle mikroorganizmaların yaralanma, cerrahi müdahale veya göz çevresi cilt enfeksiyonlarına yol açması ve yayılmasıyla meydana geldiğinin altını çizen Doç. Dr. Nesrin Tutaş Günaydın, sinek ısırıkları gibi böcek ısırıklarının da enfeksiyon riskini artırabildiğini söyledi.
Günaydın, tedavi edilmeyen sinüzit veya diğer yüz enfeksiyonlarının da göz çevresine yayılarak orbital selülite yol açabileceğini sözlerine ekledi.
3) Orbital selülitin tedavisi nasıl yapılır? Tedaviye cevap vermeme gibi bir durum söz konusu olabilir mi?
Orbital selülitin tedavisinin genellikle hastanede antibiyotik tedavisi ile başlarken, ağır vakalarda cerrahi müdahale gerekebildiğini belirten Doç. Dr. Günaydın, bu tedavinin enfeksiyonun yayılmasını durdurmayı, şişliği azaltmayı ve görme kaybı riskini en aza indirmeyi amaçladığını söyledi.
Bunlara ek olarak, Günaydın, orbital selülitin çok nadir durumlarda tedaviye cevap vermediğini ve gözün kaybına kadar gidebildiğini belirtti.
4) Yaşanan örnek olayda kullanılan tester makyaj fırçasının buna neden olduğu iddia ediliyor. Göz sağlığımız için bu konuda nelere dikkat etmeliyiz?
Günaydın, göz sağlığına dikkat etmenin önemi ve makyaj ürünlerinin doğru kullanımının gerekliliği konusunda şu detayların altını çizdi:
“Göz ve göz çevresi enfeksiyonlarında makyaj ürünlerinin doğru kullanımı ve göz sağlığı açısından dikkat edilmesi gereken faktörler oldukça önemlidir. Özellikle tester makyaj ürünleri ve kuaförlerde kullanılan ortak fırçalar, enfeksiyon riskini artırabilir. Birçok insanın aynı ürünleri kullanması, mikroorganizmaların kolayca yayılmasına neden olabilir. Bu nedenle, kişisel makyaj ürünleri tercih edilmeli ve başkalarıyla paylaşılmamalıdır.”
5) Makyaj ürünleri de kişiye özel mi olmalı? Özellikle aynı evde yaşayan aile üyeleri ya da arkadaşlar bu ürünleri ortak kullanabiliyor. Ortak kullanımda temizlik konusunda nelere dikkat etmek gerekir?
Günaydın, aynı evde yaşayan aile üyeleri veya arkadaşlar arasında makyaj ürünleri paylaşımı oldukça yaygın olsa da bunun göz sağlığına olumsuz etkileri olabileceğinin unutulmaması gerektiğini belirtti:
“Eğer makyaj ürünleri paylaşılacaksa, kesinlikle temizliğine özen gösterilmelidir. Ürünlerin düzenli aralıklarla temizlenmesi, mikroorganizmaların üründe birikmesini engelleyebilir. Ayrıca, paylaşılan ürünleri kullanmadan önce alkollü temizleyicilerle sterilize etmek de iyi bir adım olabilir.”
Günaydın, göz sağlığını korumak, enfeksiyon riskini azaltmak ve istenmeyen sağlık sorunlarını önlemek için tavsiyelerde bulundu:
“Göz sağlığını korumak için kişisel hijyen önemlidir. Ellerin temizliğine dikkat etmek, makyaj yapmadan önce ve sonra elleri yıkamak, enfeksiyon riskini azaltabilir. Ayrıca, makyaj ürünlerinin son kullanma tarihlerine dikkat etmek ve eski ürünleri kullanmaktan kaçınmak da gereklidir.”
Sonuç olarak, makyaj ürünleri ve özellikle göz makyajı ürünleri seçilirken dikkatli olunmalı, kişisel ürünler tercih edilmeli ve paylaşılan ürünlerin temizliğine özen gösterilmeli. Göz sağlığını korumak, enfeksiyon riskini azaltmak ve istenmeyen sağlık sorunlarını önlemek için bu önlemlere dikkat etmek büyük öneme sahip.