Konuşmayı unuttu yeniden öğrendi

55 günü yoğun bakım olmak üzere 7 ay hastanede kalan Özbudak’ın, konuşma, yürüme, yemek yeme başta olmak üzere pek çok fonksiyonu bozuldu. Midesine takılan peg ile beslenen ve yutma yetisi olmayan hastanın konuşma yetisi de kaybolmuştu.

Özbudak, Romatem Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Merkezi’ne fizik tedavi için geldi.  Burada fizik tedavi ile birlikte, konuşma terapisi gören Mehmet Özbudak konuşmaya, ağızdan beslenmeye başladı.

"ÇOK BÜYÜK BİR TRAVMAYDI"

Eşi Nursal Özbudak yaşadıkları sıkıntıları şöyle ifade ediyor:
Çok büyük sıkıntılar yaşadık. İnsan yaşamadan anlayamıyor. İletişim kuramıyorsunuz çünkü. Derdini anlatamıyor, siz anlamıyorsunuz. Gerçekten çok büyük bir travmaydı. Ruhsal probleme neden oluyor bu defa. Mehmet bey bu anlamda çok büyük sıkıntılar da yaşadı. Psikiyatrik tedavi de gördük, konuşamamak büyük bir sıkıntı. Çünkü gayet iyi algılıyor ifade etmekte sıkıntı yaşamak hem kendisini hem de yakınındaki bizleri büyük bir ruhsal çöküntünün içine sokmuştu.�
Romatem Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Hastanesi, Nörolojik Konuşma Bozuklukları Uzmanı Çiğdem Gülerman, Mehmet Özbudak ile 3 ay boyunca çalıştıklarını belirtiyor.

Çiğdem Gülerman: Mehmet Bey’in mimikleri de yüzünde kaybolmuştu. Önce mimikleri getirdik. Duyarak anlama, tekrarlama, okuma, okuduğunu anlama, yazma,hesap islemleri ve konusma calismalari. Öncesinde solunum egzersizleri, dil/dudak egzersizleri yapıldi. Konusma egzersizlerinin yani sira dikkat ve hafiza calismalari da yapildi. Yeme fonksiyonu icin yutma egzersizleri calisildi. Gunluk yasam aktiviteleri duzenlendi. Ailesine egitim verildi.
Sonra ses çıkarmaya başladık. Ağız egzersizleri ile çeşitli harfleri, sesleri çıkarmaya başladık.  Solunum egzersizleri yaptık, yutması da bozuktu. Yutma egzersizi yaptık. Yemek yemesi geri geldi. Sondası vardı, ondan kurtulduk. Sonra yavaş yavaş kendimizi iyi hissetmeye başladık. Kelimelerimiz çıkmaya başladı. Kelimeleri cümleler haline getirdik. Şuan kendini oldukça iyi ifade ediyor. Okumamız ve yazmamız da tekrar başladı. Mehmet bey hem iş hayatına hem de sosyal hayatına kavuşturmaktan çok mutluyuz.

PEKÇOK HASTALIK KONUŞMA FONKSİYONUNU BOZUYOR

Gülerman, konuşma bozukluğunun çocuklar ve yetişkinlerde olmak üzere iki ana gruba ayrıldığını belirtiyor.
Yetişkinlerde felçle birlikte görülen beyindeki konuşma merkezinin kanama ya da tıkanması sonucu ortaya çıkan afazi dediğimiz konuşma bozukluklarında, Alzheimer gibi hastalıklarda görülen konuşma ve algı bozukluklarında çocuklarda yetişkinlerde kekemelikte, doğuştan engelli bazı çocuklarımızda otistik, down sendromlu çocuklarda serebral palsi beyin felci gibi sendromlarda görülen konuşma bozuklukları, basit harf hatalarında, disleksi dediğimiz özel öğrenim güçlüklerinde özellikle çocuklar ilkokulu başlar başlamaz karşımıza çıkan bütün konuşma bozukluklarında konuşma terapisi iş görmektedir.

KONUŞMA TERAPİSİ İÇİN GEÇ KALINIYOR

Çiğdem Gülerman, konuşma bozukluğu meydana geldiğinde geç kalınmadan terapiye başlanması gerektiğini vurguluyor.
Bu durum zamana karşı bir yarış. Lezyon geçiren bölgeye anlık müdahale edilmeye başlanmazsa gitgide fonksiyonunu kaybediyor. Bu gibi konuşma bozuklukları geçiren hastalarımızın fizik tedavi ile birlikte toparlanabildikleri ilk fırsatta konuşma terapisi için müracaat etmelerini öneriyorum. Çocuklarda da aynı şekilde zamana karşı yarış bu. Biran önce müracaat ettiklerinde ve tedavilerimizi düzenli olarak uyguladıklarında o tablonun izin verdiği en iyi sonuca ulaşmaya çalışıyoruz. “Biraz kendine gelsin, çok acele etmeyelim önce yürüsün sonra konuşmaya geçelim” gibi sebeplerle gerçekten aylar kaybediliyor ve bunlar bizim için çok kıymetli. İlk 6 ay mesela çok önemli. 1- 1 buçuk yıla kadar çok değerli zamanlarımız var.

KONUŞMA TERAPİSİ NASIL YAPILIYOR?

Kart çalışmaları, çeşitli sözlü,  zaman zaman ritmi devreye sokarak karşılıklı çalışmalar yapıyoruz. Ayna karşısında da çalışıyoruz. Pek çok yöntem var. Her hastaya değişik yöntemler uyguluyoruz.