KOAH hastalarında geleneksel ve tamamlayıcı tedaviler

KOAH (Kronik obstruktif akciğer hastalığı) adı altında kronik bronşit, Alerjik Astım ve Akciğer amfizemi hastalıkları toplanmaktadır. Bu hastalıklarda nefes darlığı, öksürük, balgam çıkarma, fiziksel güç kaybı gibi şikayetleri ortaktır.

Sigara kullanımı, nargile kullanımı, hava kirliliği, metropollerde yaşam, kimyasal maddelere ve toza maruz kalma, genetik, yaş ve cinsiyet KOAH gelişiminde rol oynayan faktörler arasında sayılabilir.

Zararlı maddelerin uzun süreli solunmasına bağlı olarak akciğer hücrelerinde ve hava yollarında iltihabi kronik bir hastalık meydana gelir, hava kesecikleri harap olur. Bunun sonucunda hava alıp vermede kısıtlama görülür. Hava akımında azalma daima ilerleyicidir, havanın akciğerlere girişi ve çıkışı rahat değildir.

Halen kullanılan tedavi yöntemi semptomatik ve şikayetleri gidermeye yöneliktir. Uzun süreli steroid ve beta-mimetik ilaçlar verilir. Sık sık antibiyotik kullanımı gerekmektedir. Bu tedavilerle primer hastalık tedavi edilemez, sadece semptomlar azaltılır. Bunun sonucunda bağışıklık sistemi giderek bozulmaya başlar. Söz konusu zinciri kırmak, gerçek sağlığa ulaşmak için geleneksel ve tamamlayıcı tedaviler uygulanmalıdır.

KOAH’DA UYGULANAN TAMAMLAYICI TEDAVİLER

Detoks (Akciğer detoksu, tüm vücut detoksu, zihinsel detoks), Nöral terapi, Akupunktur, Ozon tedavisi, Kendi kanı ile tedavi, Asit-baz regülasyonu, Alerjen besinlerin kaldırılması, Mantar-parazit tedavisi, Pre ve probiyotik preparatlar, Psikolojik destek tedavileri ve Nefes egzersizleri KOAH hastalığında uygulanan tamamlayıcı tedaviler arasındadır.

Nöralterapi, lokal anestezik enjeksiyon uygulamaları ile vegetatif sinir sistemini uyarmayı ve regüle etmeyi amaçlayan bir tedavi yöntemidir.

Nörovegetatif sistem bir bütündür ve işlevlerini sibernetik kanunlar çerçevesinde gerçekleştirir. Vegetatif s.s. dişler, tırnaklar ve saçlar hariç tüm bedeni sarar. Bu mikro sinir ağının uzunluğu 500.000 bin km’dir. Vücutta oluşan herhangi bir veya birden fazla bozucu uyarı sadece bir organ veya sistemi hastalandırmaz, tüm beden etkilenir.

1928 yılında Huneke kardeşler (Alman) lokal anesteziklerin alışılmadık uzaktan etkileri adlı çalışmalarının sonucu olarak Nöralterapinin ana felsefesini sunmuşlar.

Ana felsefe:

1. Segmental tedavi yöntemi
2. Bozucu alanların ortadan kaldırılmasıdır

KOAH’da nöralterapi yaklaşımı iyi bir fizik muayene ile başlar ve Adler langers noktarının muayenesi ile başlanır. Göğüs ön yüzü ve sırt bölgesinde kibler cilt kaydırma test ile sorun tespit edilir.

Akciğer semptomatik tedavisi için akciğer alanına segmental quadel (cilt altı) enjeksiyonu gerekirse ganglion Stellatum bloklar yapılır.

Bu hastalarda sık kullanılan antibiyotiklerden dolayı bağırsak florası bozulmuştur ve bağırsaklar çoğu hastada bozucu alandır. Bozucu alanlar tespit edilip tedaviye eklenir. Nöralterapi ve probiyotikler tedaviye eklenir.

arpanetmedya.com'a katkilari için tesekkürler.