Güncelleme Tarihi:
KEMİK ERİMESİ (OSTEOPOROZ) NEDİR?
Osteoporoz oldukça sık olarak karşılaşılan bir kemik hastalığıdır. Kısaca Kemik erimesi, kemik kitlesinin yani içindeki minerallerin azalması ve mikroskopik olarak incelendiğinde yapısının bozuk bir hal alması sonucu kemik kırılganlığının ve kırık olasılığının arttığı bir iskelet hastalığıdır.
Vücutta iki tür kemik vardır. Bunlar kortikal ve trabeküler kemiklerdir. Trabeküler kemik, kortikal kemiğe göre daha azdır ve kemiklerin uç kısmında ve omurgada bulunur. Ayrıca bu kemiğin yapım ve yıkım hızı daha fazladır. Bu yüzden kırılganlığa hassas olan kemik trabeküler kemiktir.
Kemik erimesi en çok omurlar, kalça kemiği ve bileklerde görülür. Diğer kemiklerde görülme olasılığı da vardır. Bunun sonucunda boy kısalığı ya da hayati önem arz eden kırıklar oluşabilir.
Menopoz döneminde kemik erimesi artar. Bu artış ne kadar fazla olursa ileri yaşlarda kemik kırığıyla karşılaşma ihtimali o kadar artar. Çünkü bu hızlı kemik kaybı menopozla başladıktan sonra 15 yıla kadar sürer. Daha sonra kemik kaybı azalır. İşte bu ara dönemdeki kayıp bu yüzden çok önemlidir. Bunu minimum zararla atlatmak, ileride oluşacak kemik kırıklarının önüne geçmek için şarttır.
KEMİK ERİMESİ KİMLERDE GÖRÜLÜR?
Kemikler 35 yaşından sonra içerdiği minerali (kalsiyum) kaybetmeye başlar. Oluşan kemik miktarı, kaybedilen kemik miktarından az olursa kemik kaybı gerçekleşir. Kadınların bu hastalığa yakalanma ihtimali erkeklere oranla daha fazladır. Özellikle menopoz sonrası, östrojen hormonunun da azalmasına bağlı olarak bu ihtimal daha da artar. Östrojenin azalması kadınlarda kemik erimesinin temel nedenidir. 45 yaşından önce doğal ya da cerrahi bir operasyonla yumurtalıkların alınması sonucu adet görmeme ve adet düzensizliği sonucu kemik erimesi görülebilir. Bunun yanında yaşın artışı normal bir süreç olsa da kemik erimesi ihtimalini arttırır.
Kalıtsal faktörler de kemik erimesi oluşumunda etkilidir. Özellikle ailesinde kemik kırığı olan kişilerde ileri yaşlarda kemik erimesi görülme ihtimali artar. Önceden herhangi bir kırık geçirmiş olmak da osteoporoza neden olabilir. Ayrıca astım ya da eklemlerinde iltihaplı rahatsızlıklar olanlarda görülme riski fazladır.
KEMİK ERİMESİ TANISI NASIL KOYULUR?
Kemik erimesi erken dönemde belirti vermez. Standart teknolojik yöntemler (röntgen çekimi) kemik kaybını göstermez. Erken vakalarda güvenilir tanı yöntemi DEXA denilen çift enerjili X- ışını absiometrisi ile kemik yoğunluğu ölçülür. Bu yöntemle vücudun en duyarlı kemikleri (uyluk kemiği, omurlar,kol kemiği) incelenir. Hastalığın daha ileriki dönemlerinde normal radyolojik tetkikler azalan kemik yoğunluğunu gösterir.
Tanı yapıldıktan sonra hastalık evrelendirilir. Çünkü her hastada kaybedilen kemik miktarı aynı değildir. Hastalığın erken tanısı amacıyla özellikle menopoza giren kadınların 4-5 yıl arayla kemik ölçümü yaptırmaları gereklidir. İlerlemiş bir kemik kaybını yerine getirmek çok zordur. Erken tanıyla bu kayıp oldukça yavaşlatılır.
KEMİK ERİMESİ TEDAVİSİNDE HANGİ YÖNTEMLER UYGULANIR?
Östrojen tedavisi
Osteoporozda kaybedilen kemiğin yerine getirilmesinin zordur. Ancak kemik kaybı yavaşlatılabilir. Kemik erimesi tedavisi yoğun araştırmalara neden olmuştur. Bugün itibariyle en geçerli yöntemlerden birisi östrojen tedavisidir. Böylece kemik erimesi süreci azalır. Bu tedaviyle kalça ve omuraga kemiklerinde kayıp azalmış ve bu tedaviye ek olarak kalsiyum da eklendiğinde bu oran daha da fazla artmıştır. Kalsiyumun 30 yaşından önce uygun miktarda besinsel olarak alınması kemik erimesi ihtimalini oldukça arttırır fakat sonradan ilaç tedavisi şeklinde alınan kalsiyum daha iyi bir etki gösterir. Kemik erimesi tedavisi için en az 5 yıllık bir tedavi süreci gerekir çünkü etkisini göstermesi uzun sürer.
Yaş ilerledikçe vücudun kalsiyumdan yararlanma ihtimali azalır. Çünkü emilimi azalır. Kemik erimesinin önüne geçmek için kalsiyum dengesini iyi ayarlamak gerekir. Fakat tek başına, östrojen olmadan kalsiyum verilmesi tedavide pek fayda sağlamamaktadır.
İlaç tedavisi
Östrojen tedavisine tahammül edemeyen veya kullanılması bazı tehlikeler yaratabilen hastalarda, kalsitonin tedavisi kemik kırığı riskini azaltır. Umut vaad eden diğer tedavi yaklaşımı ise kemik erimesini seçici olarak azaltan bifosfonatların kullanılmasıdır.
KEMİK ERİMESİNDEN KORUNMAK İÇİN YAPILMASI GEREKENLER
-Günlük kalsiyum gereksinimini karşılayacak şekilde beslenmeye dikkat edilmeli
-D vitamini gereksinimi için düzenli aralıklarla güneş ışığına çıkılmalı
-Günlük tuz üretiminin azaltılmalı
-Bol bol süt ve süt ürünleri tüketilmeli
-Kafein alımına dikkat edilmeli
-Spor yapılmalı
-Alkol ve sigara kullanılmamalı
-Her gün mutlaka 1 bardak süt içilmeli