İstanbul Tabip Odası'ndan gaz isyanı

Basın açıklaması öncesinde 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü'nde polisin kullandığı biber gazı fişekleri, gaz bombaları ve kapsüller masanın üzerine dizildi. Üzerinde "İşte AKP'nin ileri demokrasi araçları" yazılı olduğu kağıtlar da masaya yapıştırıldı.

Ortak basın açıklaması öncesinde kısa bir konuşma yapan Türk Tabipleri Birliği Merkez Konseyi Başkanı Prof. Dr. Özdemir Aktan, Taksim'in kapatılmasına güvenliğin gerekçe olarak sunulduğunu hatırlattı.

45 DERECE AÇIYLA ATILMALIYDI AMA DİREK HEDEF ALINDI

Taksim'in simgesel önemi olduğunu belirten Prof. Dr. Özdemir Aktan, sözlerine şöyle devam etti:
"Buna rağmen uzlaşma zemini yaratılmak istenmedi. Yüzlerce insan hastanelik oldu. Binlerce insan biber gazından etkilendi. Ortaya çıkan görüntüler adeta bir savaşı andırıyordu. Türk Tabipleri Birliği biber gazının öldürücü olduğunu açıklamıştı. Bu sefer biber gazının ateşli silah olarak da kullanıldığını gördük. Biber gazları 45 derece açıyla atılması gerekirken, insanlar direk hedef alınarak bu silahlar kullanıldı. Bu yüzden ağır yaralanmalar oluştu."

BİNLERCE İNSAN TRAVMATİZE OLDU

1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü'nde yaşananların ülke tarihine kara bir leke olarak geçtiğini vurgulayan Prof. Dr. Özdemir Aktan, "Binlerce insan travmatize oldu. Sayın Vali uyguladığı yöntemler ve sonrasında söylediği sözlerle tarihe geçmiş oldu" diye konuştu.

İstanbul Tabip Odası Başkanı Prof. Dr. Taner Gören, olaylar sırasında Beşiktaş'ta olduğunu, burada devlet eliyle bir insanlık suçu işlendiğini anlattı. Polisin en ufak bir saldırı olmadan gruplara müdahaleye başladığını hatırlatan Prof. Dr. Taner Gören, "Son derece orantısız güç kullanıldığını, öldürmek amacıyla gaz bombalarının fırlatıldığını gördüm. Bu gazın, astım ve kalp rahatsızlığı olan birini öldürebileceğini yaşayarak gördüm" dedi.

"BU AKP'NİN ESERİ"

Türk Tabipler Birliği Merkez Konseyi Üyesi Dr. Osman Öztürk, hazırlanan ortak basın açıklaması okudu. İstanbul'da büyük bir devlet terörü uygulandığını söyleyen Dr. Osman Öztürk, "Şimdiye kadar ulaşabildiğimiz bilgilere göre 5 yurttaşımız başına gaz mermisi/kanister isabet ettiği için hayati tehlike geçirecek şekilde ağır yaralanmıştır. İki yurttaşımızın görme, iki yurttaşımızın da işitme duyularını kaybetme tehlikesi devam ediyor" diye konuştu.

Vatandaşların güvenliğini sağlama adına metroyu, vapurları, metrobüsü, trenleri, deniz otobüsünü yasaklayanların, 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü'nü kutlamak için toplanan emekçilere saldırı emrini verdiğini hatırlatan Dr. Osman Öztürk, sözlerine şöyle devam etti:

"İşçileri ve emekçileri bir düşman ordusuyla savaşıyormuşçasına muhasara altına aldılar ve onlara öldüresiye saldırdılar. En ilkel toplulukların en vahşi rejimlerin, en zalim yöneticilerin bile savaş koşullarında dahi yapmadıklarını yaptılar; hastanelere saldırdılar, ambulanslara gaz attılar."

Taksim'i 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü'ne kapatanların olaylara sebebiyet verdiğini vurgulayan Dr. Osman Öztürk, tarihi geçmiş biber gazı kapsüllerinin de kullanıldığını öne sürdü.

1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü'nün gaz gününe çevrildiğini anlatan Dr. Osman Öztürk, "Bu AKP'nin eseri" dedi.