Güncelleme Tarihi:
Hem dünya hem de Türkiye’de kalp krizi geçirenlerin hemen hemen tümüne stent takılıyor. Ancak kalp krizinden ölenlere yapılan otopsilerde yüzde 75’inin kalp damarındaki hassas plağın yırtılmasına bağlı oluşan kan pıhtısından yaşamını kaybettiği anlaşıldı. Geriye kalan yüzde 25’i ise damar içindeki yüzeyel hücrelerin kaybından ötürü altındaki dokunun kan dolaşımıyla temas etmesiyle gelişen pıhtının tıkamasından öldü.
42 HASTANIN DAMARINA BAKILDI
Kalp ve damar hastalıkları uzmanı Dr. Mehmet Çilingiroğlu’nun yer aldığı Pittsburg Üniversitesi Tıp Fakültesi’nden araştırma ekibi de kalp krizi geçiren 42 hastayla bir araştırma yaptı. Bu hastaların damarlarına anjioyla girildi, pıhtıları açıldı, arkasından da optikli damar içi tomografiyle kalp krizine yol açan damardaki değişiklik değerlendirildi.
YARISINA İLAÇ YARISINA STENT
42 hastanın 6 ay boyunca izlendiğini belirten Dr. Çilingiroğlu, “Bizim serimizde hastaların yaklaşık yarısının hassas plağa bağlı pıhtıdan, diğer yarısının da damar içi üst dokusundaki hücrelerin erozyonundan kaynaklanan kalp krizi geçirdiğini saptadık. Birinci gruba stent taktık, diğer gruba ise ilaç verdik. Gördük ki ilaç tedavisi yapılan hastalarla, stent takılanlar arasında anlamlı bir fark yok. Damar içi yüzeyel erozyonu olan hastalarımızda sadece kan pıhtısını ince bir kateterle boşaltarak temizledik ve ilaç tedavisi verdik. Stent tedavisi uygulanmaksızın aynı sonuçları elde ettik” dedi.
DAMAR İÇİ TOMOGRAFİYLE FARK EDİLİYOR
Dr. Mehmet Çilingiroğlu, “Daha fazla hastayla araştırma yapabilmek için bir fon desteği aldık. Avrupa, Asya ve Amerika’da daha büyük bir hasta grubuyla çalışılacak. Bence 5 en fazla 10 yıl sonra damar içine optikli tomografiyle bakılarak, ihtiyacı olmayan hastalara stent takılmayacak” dedi. Aslına bakarsanız damar içine stent güvenilirliği ve etkinliği kanıtlanmış bir yöntem. Ancak stent takılan hastaların ömür boyu aspirin, kan sulandırıcı ilaç kullanması gerekiyor.