Güncelleme Tarihi:
Ülkemizde hepatit alanında hasta ve hasta yakınları tarafından kurulmuş ilk ve tek dernek olan HEPYAŞAM (Hepatitle Yaşam Derneği), Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Enfeksiyon Anabilim Dalı ve Viral Hepatitle Savaşım Derneği ile 2. Ulusal Sosyal Yönleriyle Hepatit Sempozyumu’nu düzenledi. Hepatit ile ilgili sosyal sorunların ele alındığı sempozyuma doktorlar, hukukçular ve hastalar katıldı.
HEPATİT A BAZI TOPLUMLARDA YÜZDE 90
Viral hepatitlerin tüm dünyada yaygın olarak görülen ve ülkemizi de yakından ilgilendiren önemli bir sağlık sorunu olduğunu vurgulayan Viral Hepatitle Savaşım Derneği Başkanı Prof. Dr. Fehmi Tabak, virüsün yaygınlığı konusunda şunları söyledi:
“Hepatit A virüsü gelişmişlik derecesi değişik toplumlarda insanların % 70-90'ını enfekte ediyor, hepatit B virüsü ile karşılaşma oranı dünyanın değişik yerlerinde % 10-90 arasındadır ve dünyada hepatit B virüsü taşıyıcılarının sayısı 400-500 milyondur. Hepatit C virüsü ise yaklaşık olarak tüm insanların % 3’ünü etkilemektedir. Yani insanların büyük bir çoğunluğu yaşamları boyunca değişik hepatit virüsleri ile karşılaşıyor. Bu karşılaşma A ve E tipi viral hepatitlerde genellikle iyileşip kronikleşmeye yol açmazken; B, C ve D tipi viral hepatitler değişik oranlarda kronikleşerek siroz ve karaciğer kanseri gibi hastalıklara neden olabiliyor.”
BİRÇOK İNSAN VİRÜS TAŞIDIĞINI TESADÜFEN ÖĞRENİYOR
Herkesin hepatit virüsleri ile karşılaşma ihtimali olduğunu vurgulayan Dr. Tabak, çok sayıda kişinin de virüs taşıdığını tesadüfen öğrendiğini belirterek şöyle devam etti:
“Tamamen sağlıklı bir şahsın bir kan bağışından sonra B veya C tipi hepatit taşıyıcısı olduğunu öğrenmesi veya rutin kan kontrolleri sırasında kronik hepatit olduğunu duyması mümkündür. Kişinin, hepatitler ile ilgili abartılı ve kulaktan dolma bilgileri öğrenmesi ile psikolojisinin gereksiz yere ne kadar değişebileceğini tahmin etmek hiç de güç değil. Bu nedenle amacımız toplumu doğru bilgilendirmek, hastalıkla savaşımda başarılı olmaktır. Hepatitle savaşım ise sağlık çalışanları, kanun yapıcılar, sağlık politikası üretenler ve toplumla hep birlikte olur.”
Sağlıklı birey ve toplum için sürdürülebilir sağlık politikalarına ihtiyaç olduğuna vurgu yapan HEPYAŞAM Derneği Başkanı Dr. Hilal Ünalmış Duda da bu durumun çok bileşenli olduğunu söyledi. Dr. Duda, “Ekonomik, sosyo-kültürel temeli ve çevresel faktörleri vardır. Sosyo-kültürel bağlamda sahneye çıkmış olan Sivil Toplum Kuruluşları da günümüzde sağlık politikalarının sürdürülebilirliğinde rol almaktadır” dedi.
Günümüzde sosyo-ekonomik kavramlar arasına giren “Çözüm ortağı olma” durumunun, sürdürülebilir sağlık politikaları çerçevesinde de hasta ve hasta yakınları derneklerinin sorumluluklarından biri olduğunu dile getiren Duda, “Hasta ve hasta yakınlarının kurduğu sivil toplum kuruluşları da ‘çözüm ortağı olma’ iyi niyeti ile bu çemberin içindedir” dedi.
HEPYAŞAM derneğinin da bu çerçevede 2012 yılında kurulduğunu hatırlatan Dr. Duda amaçlarını; “Hepatit konusunda farkındalık yaratmak, toplumu bilgilendirmek, koruyucu hekimliğe özendirmek, hastaların özgüvenlerini ve yaşamdan beklentilerini yüksek tutmalarına yardımcı olmak, bilinçli tedavinin önemini kabul ettirmek için çalışmalar yapmak” olarak özetledi.