Güncelleme Tarihi:
"HAYVANLARA HER ZAMAN EZİYET EDİYORUZ"
"KIRSAL KESİMDE KÜLTÜREL OLARAK HAYVANLA İLİŞKİ VAR"
Anadolu'da kültürel olarak ilk cinsel deneyimlerde maalesef, eşekler, atlar gibi hayvanlar kullanılıyor. Bunun kültürün de bir yansıması olduğunu unutmamak lazım. Peki, neden bu kültür var. Eğer cinsellik bir yerde tabu olursa, kadın erkek yakınlaşması suç olarak görülür, ahlaksızlık, namussuzluk olarak görülürse, kişiler bu tür yollar kullanabiliyor. Bunu teşvik eden bir kültür var. Mesela son çıkan ve şiddeti önleyen yasa da şiddeti önlemekten öte sanki cinsel bütün eğilimleri yasaklamıştır. Flörtü bile yasaklayan bir yasa. İnsanların cinsel yakınlaşmasına bu kadar olumsuz yaklaşırsanız, insanlar da cinsel içgüdülerini hayvanlar üzerinde kullanabilir.
"ZOOFİLİ OLMASI İÇİN SADECE HAYVANLARDAN HAZ DUYMASI GEREKİYOR"
"HAYVANLA YAPMASINLAR DA İNSANA MI SALDIRSINLAR" YAKLAŞIMI
Veteriner Psikoloji Uzmanı Prof. Dr. Tamer Dodurka, hayvanlara cinsel şiddetin Türkiye'de sanıldığından çok daha fazla olduğunu hatta bazı yöneticilerin vaktiyle "Ne yapsınlar, bunu yapmasın da insanlara mı saldırsın" gibi yaklaşımlar göstererek olayı hoş görmeye teşvik ettiğini ancak bunun ne hayvan hakları ne de başka bir açıdan hoş görmenin mümkün olmayacağını söyledi.
HAYVANDA NAMUS KAVRAMI YOK AMA KORKAR YA DA SALDIRGANLAŞIR
"HAYVANLAR DA İNTİHARA BENZER HAREKETLERDE BULUNABİLİR"
Hayvanlarda cinsel şiddetle fiziksel şiddetin yarattığı travmanın farklı etkileri olmadığını belirten Dodurka, "Tecavüze uğrayan hayvanın tavırlarında çok spesifik değişimler olmaz ama bir veteriner hekim muayeneyle vücuttaki değişimlerden, cinsel organındaki tahribattan bunu anlayabilir. Ayrıca hayvanlar sürekli olarak insanlar tarafından fiziksel ıstıraplara maruz bırakılıyor. Ağır psikolojik travmalarda hayvanlarda yemeden içmeden kesiliyor ya da kendi başına gelecek tehlikeleri umursamadan tehlikenin üzerine gitmeye devam ediyor. Bunları düpedüz intihar olarak yorumlayamasak da hayvanın yaşamdan uzaklaştığına dair gözlemler."