Hastaların yüzde 2’sine doğru tanı konuluyor

Güncelleme Tarihi:

Hastaların yüzde 2’sine doğru tanı konuluyor
Oluşturulma Tarihi: Mayıs 12, 2016 14:36

Basitçe kronik ağrı ve yorgunluk sendromu diye adlandırılan fibromiyalji, hastaları yıllarca doktor doktor dolaştırıyor. Doğru tanı almaları 7-10 yılı bulabiliyor. Sadece yüzde 2’sine doğru tanı konuyor.

Haberin Devamı

 “Her tarafım ağrıyor. Ağrım bazen omzumda, bazen kolumda, bazen boynumda dolaşıyor. Defalarca doktora gittim.

Hastaların yüzde 2’sine doğru tanı konuluyor

‘Tahlillerin normal, kafana takma, bir şeyin yok’ dedi. Sabah yataktan kalkasım yok ama beni kimse anlamıyor” diyorsanız fibromiyalji hastası olabilirsiniz. Yaygın kas ağrıları ve vücudun birçok bölgesinde aşırı hassasiyetle seyreden kronik ağrı sendromu olan fibromiyaljiye uyku bozukluğu, baş ağrısı, anksiyete, depresyon gibi ruhsal bozukluklar da eşlik edebiliyor. Sıklığı çeşitli çalışmalarda yüzde 0.5-5 arasında değişen fibromiyalji hastalarının en büyük şikayeti ise anlaşılamamak.

Haberin Devamı

Türkiye Fiziksel Tıp ve Rehabilitasyon Derneği Başkanı Prof. Dr. Ayşegül Ketenci, “Fibromiyalji hastalarının büyük çoğunluğu depresyon, romatizma, kas ağrısı, kulunç, stres gibi yanlış tanılarda takip ediliyor. Bir kısmına ise ‘takma kafana, gerginlikten’ deniyor. Bir süre sonra aileleri de ağrı çektiğine inanmıyor. Hasta kendini çaresiz hissediyor” dedi.

MIZ MIZ KADIN HASTALIĞI DEĞİL

Hastaların yüzde 2’sine doğru tanı konuluyor

Hastalığın yıllarca “mız mız kadın hastalığı” olarak tanımlandığını hatırlatan Prof. Dr. Ketenci, “Erkekler hatta çocuklarda da görülüyor. Kadın hastaların yüzde 2, erkek hastaların ise yüzde 0.15’sine tanı konabiliyor. Her 1 erkeğe karşılık, 3 kadın hasta var. Çoğunlukla orta yaşlarda görülse de çocukluk döneminde ve ileri yaşlarda da rastlıyoruz. En sık görülme yaşı yüzde 40-50” dedi.

BEYİNLE İLİŞKİSİ VAR

Hastalığın beynimizle yakın ilişkili olduğunu belirten Türkiye Fiziksel Tıp ve Rehabilitasyon Derneği Yönetim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Deniz Evcik, “Fibromiyaljili hastalarda ağrının beyinde işlenmesi ve algılanmasında sorun var. Beyinden gerektiği kadar serotonin(mutluluk, canlılık ve zindelik hissi veriyor) ve noradrenalin(kan damarlarının kasılmasını ve kan basıncının yükselmesini sağlıyor) salgılanmıyor. Buna bağlı olarak herkes kadar bilgi beyine ulaşsa bile daha yüksek şiddetli gibi algılanıyor” dedi. Ayrıca genetik, hormonal, immünolojik(bağışıklık sistemi) bozuklukları, psikolojik nedenler, kasa ait sorunlar gibi pekçok faktörün etkili olduğu düşünülüyor.

 

Haberin Devamı

GEREKTİĞİ KADAR EGZERSİZ

Hastaların yüzde 2’sine doğru tanı konuluyor

Önemli tedavilerden biri aktif olmak ve düzenli egzersiz yapmak. Egzersize yavaş yavaş başlanması öneriliyor. Yürüyüş, bisiklete binmek veya yüzmek hem serotonin salgısının artmasına hem de ağrıların azalmasına yol açıyor. Haftada 3 kez, en az 20 dakika egzersiz hastaların yaşam kalitesini artırıyor, ağrı ve hassasiyeti azaltıyor. Ancak her gün ve ağır egzersiz önerilmiyor.

 

CİNSEL İSTİSMAR RİSKİ ARTIRIYOR

Fibromiyaljide risk faktörleri şöyle:

 - Kadın olmak

 - Yaşın ilerlemesi

 -  Omurgaya yönelik fiziksel travmalar, trafik kazaları

 - Geçirilmiş enfeksiyonlar

 - Çocukluk döneminde, psikolojik veya fiziksel şiddet, cinsel istismar, boşanma, terk edilme, savaş

 - İşle ilgili sorunlar

Haberin Devamı

-  Aşırı aktif yaşam ve mükemmeliyetçi kişilik yapısı.

 

 

BAKMADAN GEÇME!