Göbek deliğinden mide ameliyatı

Acıbadem Kozyatağı Hastanesi genel cerrahi uzmanı Prof. Dr. Ertem’in verdiği bilgiye göre mideye, sadece göbek deliğinde açılan 3,5 santimetrelik küçük bir delikten girilerek ulaşıldı. Tek delikten yine 4 ağzı bulunan tek port sokuldu. Porttan 5 milimetrelik kesici, damar mühürleyici, kamera gibi ameliyatta kullanılan tıbbi aletler sokuldu. Mide, lenfler tıp dilide D2 rezeksiyonu (kesip-çıkarma) denilen yöntemle tamamen kesildi, özel bir torbaya konup paketlenerek hiçbiryere temas ettirilmeden yine göbek deliğinden dışarıya alındı.

 

YENİ SİNDİRİM YOLLARI YAPILDI

 

Mide ve lenfler çıkarıldıktan sonra sıra hastaya yeni sindirim yolu yapmaya geldi. Bunun için ağzından bir alet daha gönderildi. Bu alet ve göbek deliğinden sokulan aletlerle yemek borusu ve oniki parmak bağırsağı kesildi. Yollardan ilki ince bağırsakla yemek borusunun birleştirilmesiyle oluşturuldu. İkinci yol içinse oniki parmak bağırsağı ince bağırsakla bağlandı. Artık hastanın ince bağırsağı midenin görevini görmeye başladı. İkinci yol ise oniki parmak bağırsağından gelen enzimleri ince bağırsağa bağladı.

Prof. Dr. Ertem; “D2 redeksiyonu denilen bu ameliyatın tek delikten, tek portla yapılmasına gelişen teknoloji ve artan deneyimlerimiz olanak sağladı. Bunu yayın olarak hazırlıyoruz. Bu yöntem 4 santimetrenin altındaki tümörlere yönelik yapılabilir. Mide duvarında sınırlı kalmış, belli katlarını kaplamış tümörler bu operasyonlar için oldukça uygun. Tümörün boyutu büyüdükçe ameliyatın bu şekilde gerçekleşmesi de zor hale geliyor” dedi.
Ameliyatın göbek deliğinden yapılması hastanın çabuk iyileşmesi açısından avantajlı. Hastada herhangi bir kesi izi olmuyor. Açık ameliyatta yapılan 20- 25 santimlik kesi, fıtık ve yara enfeksiyonu gibi sorunların oluşmasına zemin hazırlayabiliyor. Hasta, erken dönemde beslenmeye başlıyor. Açık ameliyatta 10-15 güne kadar uzayan normal beslenme ve yara bakımı süreci  kapalı yöntem sayesinde 3 güne kadar düşüyor. Hasta ameliyattan sadece 5 gün sonra hastaneden taburcu olabiliyor.