Güncelleme Tarihi:
Sürekli öfkelisiniz ve kafanız çok mu karışık? Karar vermekte zorlanıyor musunuz? Hep zamana karşı mı yarışıyorsunuz? Özel ve iş yaşamınızda yüksek beklentileri karşılamakta zorlanıyor musunuz? Bu dört soruya 'kesinlikle evet' diyorsanız, büyük ihtimalle yoğun stres altındasınız. Bu nedenle, S.O.S bayrağını çekmenizin zamanı olabilir. Çünkü bilimsel araştırmalar, stres altındaki kişilerde kalp hastalıklarının 3 kat, kalp krizinden ölüm oranın ise 5 kat fazla olduğunu gösteriyor. Uzun süreli stres, baş ağrısı, kas ağrısı, sırt ağrısı, göğüs ağrısı, mide rahatsızlıkları, ishal, kabızlık, ellerde titremeye yol açıyor. Psikolojik belirtilerde ise, stres kendini sinirlilik, endişe, depresyon, üzüntü ve asabiyet şeklinde kendini gösteriyor.
HASTALIKLARIN 'BABASI'
Reanimasyon ve Tamamlayıcı Tıp Uzmanı Dr. Ender Vardar, stresi 'hastalıkların babası' olarak tanımlıyor. Dr. Vardar, gripten kalp damar hastalıklarına, hatta kansere kadar geniş bir yelpazede birçok hastalığın nedenlerinin başında stres geldiğini anlatıyor. “Stres bizi kronik mutsuz, kaygılı yapıp enerjimizi tüketen, yaratıcılığımızı azaltan, daha kolay hastalanmamızı sağlayan baş aktör” diyen Dr. Vardar, doktorların bile stresi yeterince iyi tanımadığını ve yönetemediğini söylüyor.
MEDYA FİNANS VE TIP ÇALIŞANLARI RİSK ALTINDA
Stresten arınmak için sigara, alkol, aşırı yemek yeme gibi yanlış stres savar yöntemlere başvurulduğunu hatırlatan Dr. Vardar, pek çok hastada benzer durumları gözlemlediğini vurguluyor. Stresin kilo aldırdığına, çünkü stres nedeniyle fazla salgılanan kortizol ve adrenalinin yağ oluşumuna neden olduğuna dikkat çeken uzman, stresli bir vücudu savaş durumundaki ülkelere benzetiyor. Yani, kaos olan ülkelerdeki insanlar ölmemek için nasıl un, bakliyat depoluyorsa, stres anında da vücut yağ depoluyor. Bu durumda, su içmek bile kilo aldırabiliyor. Stresle başa çıkılamadığında bağışıklık sisteminin çökeceğine vurgu yapan Dr. Ender Vardar, “Çok uzun eğitimler aldık ama, stres yönetme eğitimleri almadık. Bence öncelikle alınması gereken eğitim, stresi yönetme eğitimi olmalı!” diyor. Doktorların bile yoğun stres altında çalışmalarına rağmen, bunu yönetemediğinin altını çizen Vardar'a göre, medya, finans ve tıp alanındaki tüm çalışanların, stres kaynaklarını iyi tanımlanması şart.
STRESTEN ARINMANIN FORMÜLÜ
Yoğun bakım uzmanı olarak, oldukça stresli bir iş yaptığına değinen Dr. Vardar, kendi stresten arınma formülünü de açıklıyor:
“Stressiz yaşam için aklımıza, ruhumuza ve vücudumuza iyi bakmalıyız. Ben her gün düzenli olarak hipnomeditasyon yapıyorum, dua ediyorum. Bunlar kendi özümle, bilinçaltımla daha iyi iletişim kurmama yardım ediyor. Haftada 3-4 gün yürüyüş yapıyorum. Sevgi dolu bir ailem olduğu için şükrediyorum. Bazen gingko biloba, sarı kantaron,ginseng, passiflora gibi bitkilerden yararlanıyorum. Sıklıkla stresi azaltan akupunktur noktalarına masajlar yapıyorum. Bu yan etkisi olmayan metotları, herkes kolayca öğrenebilir. Basitçe her iki elinizdeki işaret ve baş parmak arasında etli kısma veya el avcunuzun ortasına diğer elin başparmağı ile günde 3 kez 30 saniyelik orta sertlikte masajlar yapmanız endorfin hormonunu arttırarak stresi azaltmaya yardımcı oluyor. Sorunları daha başındayken çözmeye, ertelememeye çalışıyorum, çünkü stres biriktikçe yıkıcı etkisi daha fazla oluyor.”