Güncelleme Tarihi:
Fagositoz terimi hakkında bilgi sahibi olmak isteyen pek çok insan, bu konuda bilgi sahibi olmak için internetten yararlanmaktadır.
Fagositoz Nedir?
Vücutta bulunan bir hücrenin diğer bir hücre yahut partikülü sitoplazması içine alması işlemine "fagositoz", bunu gerçekleştiren hücreye ise fagosit adı verilir. Fagositoz, bakteriyel sebeplerle ortaya çıkan enfeksiyonların erken döneminde bakterinin yayılımını sınırlandırmak ve enfeksiyonun vücutta ilerlemesini durdurmak açısından çok önemlidir.
Özellileri Nelerdir?
Fagositoz konusu ile alakalı olarak pek çok insanın merak ettiği en önemli konulardan biri de fagositoz özellikleri olmaktadır. Fagositoz (phagocytosis), eski Yunancadaki söylenişi olan “phagos” yemek-yutmak kökünden gelmektedir.
Fagositoz, bir fagositin solid partikülleri yakalayarak yutması ve sitoplazmasında meydana getirdiği fagosom ismi verilen boşluğa hapsetmek suretiyle eritme yani sindirme çabasıdır. Hücrelerin, fagosite ettikleri etmiş oldukları başlıca solid partiküller canlı faktörler yeni mikroplar, ölü hücre ve doku artıkları, suda erime durumu olmayan mineraller ve metal tuzları, yabancı cisimler ve benzeri oluşumlardır.
Fagositler canlı etkenlerin ortadan kaldırılması işleminde önemli bir rol üstlenirler. Fagositler (nötrofil polimorflar ve makrofajlar) canlı durumda olan etkenleri ortadan kaldırma işlevlerini ise iki şekilde gerçekleştirmektedirler. Buna göre:
Non-oksidatif yol: Sitoplazma granüllerinde bulunan kimyasal ürünlerin etkisi sonucunda ortaya çıkan sindirme.
Oksidatif yol: Oksijen radikalleri vasıtasıyla gerçekleştirilen etkisizleştirme işlemidir.
Fagositoz'un türleri bulunmaktadır. Bunlar:
Non-immun fagositoz: Toz partiküllerine benzer antijenik özellik taşımayan partiküllerin fagositozudur. Bu duruma örnek olarak akciğer alveol hücrelerinin toz partiküllerini fagosite etmeleri gösterilebilir.
İmmun fagositoz: Antijenik özelliklere sahip durumda olan uyaranlara karşı T-lenfositlerince aktive edilen makrofajların yahut opsoninlerin etkin olduğu fagositoz çeşididir. Opsonizasyon immun fagositozun önemli ögelerinden biri olarak karşımıza çıkmaktadır.
Kandan gelen antikorlar fagositozu kolaylaştırıcı nitelikte bir etki ortaya koyar. Güçlü toksinleri bulunmakta olan bazı bakteriler lökositleri felce uğratmaktadır. Antitoksinler ise söz konusu bu toksinleri etkisiz hale getirir ve fagositoza ortam hazırlar.
Opsoninler ise bakterilerin yüzeyini değiştiren bir etki yaratarak fagositoza uygun bir hale getirir. Hasta kişiye verilen uygun nitelikteki antibiyotikler bakterileri öldürerek yahut çoğalmalarını durdurarak fagosite edilmelerini kolaylaştırıcı bir etki yaratır.
Fagositoz olgusunda evrelerin varlığı söz konusudur. Bunlar:
Algılama; ilk aşamada fagositler yok edilmesi gerekli olan partikülleri algılar. Bu algılama işlevini yüzey reseptörleri vasıtasıyla yapar. Yüzeyi opsoninler ile kaplanmış durumda olan partiküllerin algılanması daha da kolaylaşır. Bazı bakterilerin fagositoza karşı savunma sistemi geliştirmiş olma durumları söz konusudur. Bakteriyi çevreleyen polisakkarid içerikli kılıf, özgün proteinler ve peptidoglikan özelliğindeki maddeler opsonizasyonu engelleyerek yahut bakterinin antijenik yapısını muhafaza ederek fagositozunu kuvvetlendirir.
Yutma; algılanmış olan partikül fagositten uzanan yalancı ayaklar ile çevrelenir. Dört bir yanından çevrelenmiş olan partikül “fagozom” adı verilmiş olan boşluk içine hapsedilir.
Sindirme; Yutulmuş olan partikülleri içeren fagozomlar lizozom vakuolleri ile birlikte birleşir; yeni oluşan bu birime ise “fagolizozom” ismi verilir. Fagolizozomlar içinde bulunan eritici enzimler yutulmuş olan partikülleri sindirir.
Fagositoz Hangi Hücrelerde Görülür?
Fagositler ve fagositoz olgusu ilk defa olarak 1882 tarihinde İlya İlyich Mechnikov tarafında keşfedilmiştir. Fagositoz yapabilme kabiliyeti olan hücreler “fagosit” olarak tanımlanırlar. Bu noktada fagositoz hangi hücrelerde sorulur yanıtının karşılığı olarak şu hücreler liste halinde verilebilir:
- Kandaki monositler
- Nötrofil polimorflar
- Akciğer alveol hücreleri,
- Doku makrofajları
- Karaciğer Kuppfer hücreleri,
- Histiositler
- Epiteloid hücreler,
- Osteoklastik hücreler,
- Beyin ve m.spinalis'te bulunan mikroglial hücreler,
- Dalakta bulunan sinüzoidal hücreler önemli fagositler olarak bilinirler.
Fagositoz için gerek duyulan enerji dokuda glikojen ve lipid metabolizmasının artması ile birlikte sağlanır. Bazı maddeler ki bunlar sodyum fluorür olup, bazı virüsler ki bunlar örnek olarak grip virüsü gösterilebilir. Glikolizi inhibe ederek fagositozu durdururlar.