Güncelleme Tarihi:
Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı-Perinatolog Prof. Dr. Sevtap Hamdemir Kılıç, evli çiftlerde yaşanan cinsel isteksizliğin nedenlerini anlattı.
İnsanın doğduğundan itibaren beraberinde getirdiği temel güdüleri ve ihtiyaçları vardır. Bu güdüler ne sonradan öğrenilir ne de değiştirilebilir. Ancak baskılanabilir. Bildiklerimiz bilinç altından gelir. Nasıl ki yeni doğan bir bebek meme emme dürtüsüyle doğuyorsa, cinsellik de aynı şekilde doğuştan gelen bir dürtüdür.
Cinsel istek, hayatımızın ve neslimizin devamlılığını sağlamak için var olan bir dürtüdür. Her ne kadar hayatımızda birinci sırayı cinsel yaşam almasa da, yaşamımızın gerekliliklerinden biri olduğu da kaçınılmazdır.
Her kadın ya da erkek hormonal bir bozukluğu yok ise cinsel arzuya sahiptir. Bedensel olarak yeterli olgunluğa erişmiş bireyler yaşamsal olarak kendilerini garantiye aldığında cinsel arzu ve istek duyar. Ancak yetiştirilme şartları, içinde bulundukları koşullar, aile baskısı, ahlaki ve dini etkiler kadınların bu isteklerini baskılamalarına neden olur. Bu nedenledir ki erkekler kadınlara göre daha fazla cinsel ilişki arzusu duyarlar.
Cinsel isteksizlik kişiden kişiye göre değişebilir. İsteksizliğin nedenini tam olarak tespit edebilmek için, kişinin bedensel bir sorununun olup olmadığı jinekolojik muayeneler ve hormon testleri ile belirlenmelidir. Cinsel arzunun bastırılmasında kızlık zarının hasar göreceği ya da acıması, aile baskısı ve gebe kalma korkusu ön plana çıkar. Evli çiftlerde sosyal uyumsuzluk, eş ile olan sorunlar, maddi sıkıntılar ve aldatılmak cinsel isteksizlik yaratır. Böyle sıkıntılar yaşayan eşlere tavsiyemiz bu sorunları kendi kendilerine çözmek yerine kesinlikle bir uzmana danışmalarıdır.
Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı-Perinatolog
Prof. Dr. Sevtap Hamdemir Kılıç