Eşdeğer ilaçla 808 milyon YTL'lik tasarruf
Güncelleme Tarihi:
Oluşturulma Tarihi: Nisan 17, 2008 11:23
Türkiye'de, 2007 yılında eşdeğer ilaç kullanımıyla 808 milyon YTL tasarruf sağlandığı bildirildi.
İlaç Endüstrisi İşverenler Sendikası (İEİS) Genel Sekreteri Turgut Tokgöz, AA muhabirine yaptığı açıklamada, referans ilacın, bir firma tarafından geliştirilerek, patent koruması altında pazara verilen ilk ürün olduğunu, koruma süreleri bittikten sonra bu ürünlerin referans alınarak eşdeğer ilaçların üretildiğini söyledi.
Eşdeğer ilaçların, referans ürünle aynı etkin madde veya maddeleri aynı miktarda içerdiğini ve aynı tedaviyi sağladığını belirten Tokgöz, eşdeğer ilacın referans ilaçla aynı olduğunun bilimsel çalışmalarla da kanıtlandığını vurguladı.
Tokgöz, 2006 yılında kutu ölçeğinde yüzde 50,7 oranında, tutar ölçeğinde ise yüzde 32,8 olan eşdeğer ilaçların pazar payının, 2007 yılında kutu olarak yüzde 51,7'ye, tutarda da yüzde 33,4'e yükseldiğini bildirdi.
EŞDEĞER İLAÇ KULLANIMIYLA GELEN BÜYÜK TASARRUF
Ülkede, eşdeğer ilaç kullanımıyla sağlanan tasarrufun 2006 yılında 797, geçen yıl ise 808 milyon YTL'ye ulaştığına değinen Tokgöz, şöyle devam etti:
“Gerek 2007 yılında pazara yeni giren ilaçların yüzde 73'ünü eşdeğer ilaçların oluşturması, gerekse kamu tarafından geri ödenen ilaçlar içinde eşdeğerlerin payının artması, eşdeğer ilaçların reçeteli ilaç pazarındaki payının büyümesinin temel nedenleridir. Eşdeğer ilaç kullanımıyla 2007 yılında 808 milyon YTL tasarruf sağlanmıştır. Bugün gelinen noktada, her ülke daha ekonomik olan eşdeğer ürünleri tercih ediyor ve eşdeğer ilaç kullanımının daha da yaygınlaştırılması için çaba gösteriyor.”
Tokgöz, patent dışı ürün pazarında tasarruf sağlayarak, yeni ilaç ve tedavilere kaynak yaratmak amacıyla Avrupa'da son 10 yıldır eşdeğer ilaçların kullanımının teşvik edildiğine işaret ederek, eşdeğer ilaçlar AB'de her yıl 20 milyar avroluk tasarruf sağlandığının hesaplandığını belirtti.
Eşdeğer ilaç bilincinin ve kullanımının daha yaygın olduğu ABD'de ise konuyla ilgili çeşitli teşvik politikalarının uygulandığını dile getiren Tokgöz, bu ülkede bir ilacın koruması bitmiş ve eşdeğeri piyasaya çıkmışsa yaklaşık yüzde 90 oranında eşdeğer ilaçların tercih edildiğini
anlattı.
Tokgöz, bu oranın Danimarka, Hollanda, İngiltere ve Almanya'da yaklaşık yüzde 70, Türkiye'de ise yüzde 52 civarında olduğuna değinerek, çeşitli teşvik politikalarıyla yükseltilmesi özellikle sağlık sisteminin mali açıdan sürdürülebilirliğine katkı sağlanması açısından çok önemli olduğunu söyledi.
Eşdeğer ilaç kullanımının artırılması için öncelikli olarak eşdeğer ilaçların ruhsatlandırma sürecinin hızlandırılması ve gecikmeksizin geri ödeme listelerine girmelerinin sağlanması gerektiğini belirten Tokgöz, ayrıca konuyla ilgili doktor, eczacı ve hastalara yönelik çeşitli teşvik mekanizmalarının yaratılmasının yararlı olacağını sözlerine ekledi.
Eşdeğer ilaçların, referans ürünle aynı etkin madde veya maddeleri aynı miktarda içerdiğini ve aynı tedaviyi sağladığını belirten Tokgöz, eşdeğer ilacın referans ilaçla aynı olduğunun bilimsel çalışmalarla da kanıtlandığını vurguladı.
Tokgöz, 2006 yılında kutu ölçeğinde yüzde 50,7 oranında, tutar ölçeğinde ise yüzde 32,8 olan eşdeğer ilaçların pazar payının, 2007 yılında kutu olarak yüzde 51,7'ye, tutarda da yüzde 33,4'e yükseldiğini bildirdi.
EŞDEĞER İLAÇ KULLANIMIYLA GELEN BÜYÜK TASARRUF
Ülkede, eşdeğer ilaç kullanımıyla sağlanan tasarrufun 2006 yılında 797, geçen yıl ise 808 milyon YTL'ye ulaştığına değinen Tokgöz, şöyle devam etti:
“Gerek 2007 yılında pazara yeni giren ilaçların yüzde 73'ünü eşdeğer ilaçların oluşturması, gerekse kamu tarafından geri ödenen ilaçlar içinde eşdeğerlerin payının artması, eşdeğer ilaçların reçeteli ilaç pazarındaki payının büyümesinin temel nedenleridir. Eşdeğer ilaç kullanımıyla 2007 yılında 808 milyon YTL tasarruf sağlanmıştır. Bugün gelinen noktada, her ülke daha ekonomik olan eşdeğer ürünleri tercih ediyor ve eşdeğer ilaç kullanımının daha da yaygınlaştırılması için çaba gösteriyor.”
Tokgöz, patent dışı ürün pazarında tasarruf sağlayarak, yeni ilaç ve tedavilere kaynak yaratmak amacıyla Avrupa'da son 10 yıldır eşdeğer ilaçların kullanımının teşvik edildiğine işaret ederek, eşdeğer ilaçlar AB'de her yıl 20 milyar avroluk tasarruf sağlandığının hesaplandığını belirtti.
Eşdeğer ilaç bilincinin ve kullanımının daha yaygın olduğu ABD'de ise konuyla ilgili çeşitli teşvik politikalarının uygulandığını dile getiren Tokgöz, bu ülkede bir ilacın koruması bitmiş ve eşdeğeri piyasaya çıkmışsa yaklaşık yüzde 90 oranında eşdeğer ilaçların tercih edildiğini
anlattı.
Tokgöz, bu oranın Danimarka, Hollanda, İngiltere ve Almanya'da yaklaşık yüzde 70, Türkiye'de ise yüzde 52 civarında olduğuna değinerek, çeşitli teşvik politikalarıyla yükseltilmesi özellikle sağlık sisteminin mali açıdan sürdürülebilirliğine katkı sağlanması açısından çok önemli olduğunu söyledi.
Eşdeğer ilaç kullanımının artırılması için öncelikli olarak eşdeğer ilaçların ruhsatlandırma sürecinin hızlandırılması ve gecikmeksizin geri ödeme listelerine girmelerinin sağlanması gerektiğini belirten Tokgöz, ayrıca konuyla ilgili doktor, eczacı ve hastalara yönelik çeşitli teşvik mekanizmalarının yaratılmasının yararlı olacağını sözlerine ekledi.