Güncelleme Tarihi:
Dr. Yasım, birçok kişinin ilerleyen yaşlarda varisle karşılaştığını belirtti. Toplar damarların genişlemesi ve kıvrılması sonucu ortaya çıkan varise, aşırı ayakta durma, doğum, çalışma şartları, damar duvarının zayıflaması ve genetik etkenlerin yol açtığını ifade eden Yasım, 50 yaşın üzerinde bir çok kişide farkı derecelerde varis görüldüğünü söyledi.
Yasım, varisin oluşumunda ayakta durmanın daha etkili olduğunu, hastalığın gelişmesindeki en önemli faktörlerden birinin ise topuklu ayakkabı kullanımı olduğunu vurguladı.
Ayak bölgesine gelen kanın tekrar kalbe pompalanmasını sağlayan bacaklardaki kas pompalarının, topuklu ayakkabı giyildiği zaman sürekli açık kaldığını ve bu görevi yerine getiremediğini dile getiren Yasım, şunları kaydetti:
“Bacak kasının kasılıp gevşemesi lazım ki kanı yukarıya gönderilebilsin. Topuklu ayakkabı giyildiği zaman bacağınız sürekli kasılmış halde kalacağı için kanı yukarı pompalama faktörü ortadan kalkacaktır. Bu durumda varis gelişimi artacaktır. Genç bayanlar özellikle güzel görünmek uğruna sağlıklarını tehlikeye atıyorlar ve varis gelişimine genç yaşta kendilerini maruz bırakıyorlar.”
ERKEKLER DE KADINLAR KADAR RİSK TAŞIYOR
Varisin daha çok kadınlarda görülen bir hastalık olarak bilindiğini anlatan Yasım, kadınların hastalığın estetik yönü nedeniyle doktora daha çok başvurmaları nedeniyle böyle bir kanı oluştuğunu ancak uluslararası çalışmaların erkeklerle kadınlar arasında çok fark olmadığını ortaya koyduğunu söyledi.
Doç. Dr. Yasım, varisin yaşam kalitesini düşürdüğünü, kronik yorgunluk, ağrı ve yanma gibi bir çok sıkıntıya neden olduğunu ifade etti.
Hastalığın tedavisinde en etkili yöntemin varis çorabı olduğuna dikkati çeken Yasım, “Lazer, köpük tedavisi ve ameliyat yalnız başına çözüm değil, bu işlemlerden sonra mutlaka varis çorabı kullanılmalı” dedi.