A.A
Oluşturulma Tarihi: Temmuz 03, 2008 11:44
Konya'da 10 yaşındaki bir çocuk, ağır bağışıklık sistemi hastalığı nedeniyle bir kaç yıla kadar uygun ilik bulunup nakil yapılamazsa yaşamını kaybedecek.
Cevahir Akyol'un anne ve babası 1 yaşındayken ayrıldı. Kendi ismini taşıyan torununa bugüne kadar bakmak zorunda kalan 58 yaşındaki babaanne Cevahir Akyol, torununa hem anne hem de baba olduğunu söyledi.
Torunu Cevahir'in anne ve babasının boşandıktan sonra ikinci evliliklerini yaptığını belirten Akyol, “Bu yüzden torunum, anne ve baba sevgisinden hep yoksun kaldı. Maddi olarak da çok fazla yüzünü güldüremedim. 2 yaşında baş gösteren hastalığının bile farkına varamamışız” dedi.
“ELİMİ BIRAKMA BABAANNE”
Zor şartlar altında bugünlere getirdiği torununu kaybetme korkusuyla yaşamını sürdürdüğünü ifade eden Akyol, şunları kaydetti:
“Maddi imkansızlıklar nedeniyle torunumu doktora götüremedim. Babasının sigortasından faydalanarak yaklaşık 3 ay önce Selçuk Üniversitesi Meram Tıp Fakültesi Hastanesine geldik. Torunumun ağır bağışıklık sistemi hastalığı nedeniyle rahatsızlandığını ve ilik nakli yapılması gerektiğini öğrendik. Ayrıca akciğerinden de çok riskli bir ameliyat olması gerekiyormuş. Masadan kalkmasının çok zor olduğunu söylüyorlar. Yeter ki torunum iyileşsin. O yaşasın. Daha çok küçük. Acıları arttığında elimi tutarak 'Ne olur elimi bırakma babaanne' diyor. Annesi ya da babası geldiğinde 'Beni kimseye verme. Bizi kimse ayırmasın' diye adeta yalvarıyor. Bu durum beni çok üzüyor.”
Akyol, torunuyla çok fazla kimsenin ilgilenmediğini ve yaşantısı boyunca çok yalnız olduğunu belirterek, “Sadece 2 kardeşi var. Onları da uzun süredir görmüyor. Babası ve annesi bazı nedenlerden dolayı 3 aydır hastanede tedavi gören torunumu görmeye çok fazla gelemedi. Çok sıkılıyor. Ancak elden gelen bir şey yok” diye konuştu.
ACI ÇEKİYOR OYNAYAMIYOR
Cevahir Akyol ise bazen çok acı çektiğini, arkadaşları gibi rahat rahat koşup oynamak istediğini söyledi. İlköğretim 5. sınıfa kadar okuyabildiğini belirten Akyol, hastalığı nedeniyle şimdilik eğitime ara vermek zorunda kaldığını anlattı.
Babaannesini çok sevdiğini ve ondan hiç ayrılmak istemediğini belirten Akyol, “Onun elinden tutmak beni çok mutlu ediyor. Hep yanımda olduğunu hissediyorum. Ayrıca babam ve annemi de çok özledim. Ara sıra da olsa buraya gelmiş olmaları beni sevindiriyor” dedi.
Selçuk Üniversitesi Meram Tıp Fakültesi Hastanesi Pediatrik Hematoloji Bölüm Dalı Başkanı Prof. Dr. Ümran Çalışkan, 3 ay önce Cevahir Akyol'un yüksek ateş, belirgin solukluk ve vücudunda kanama şikayetiyle hastanelerine geldiğini söyledi.
Yapılan incelemelerde bu hastalığın HLH (Hemofogositik Lenfo Histiositosis) olduğunun ortaya çıktığını belirten Çalışkan, “Bu hastalık ağır bağışıklık sistemi hastalığıdır. Akraba evliliğinden kaynaklanan bir hastalık. Genelde akraba evliliklerinde geçiş gösteriyor. İlik nakli yapılmak zorunda. Dünyada ilik nakili yapılmadan kurtulan hasta yok” dedi.
AKCİĞERLERİ DE RAHATSIZ
Çalışkan, şunları kaydetti:
“Kardeşleri, anne babasından ilik nakili yapamıyoruz. Dokular uymuyor. Doğuştan gelen bir hastalık. Normalde de bu hastalık 2 yaşında ortaya çıkıyor. Hastalar 10 yıl içinde ölüyor. Bizim hastamız şu an 10 yaşında. Bir de hastamızın akciğerlerinde ağır zatürresi mevcut. İlik nakli yapılabilmesi için akciğerlerin ameliyatla temizlenmesi gerekiyor. Riskli bir durum olduğu için doktor arkadaşlarla toplantı yaptık. Aile izin verirse ameliyat yapacağız. Çok riskli bir ameliyat. Hasta masada bile kalabilir. Ancak yaşayabilmesi için bu şart.”
Çalışkan, küçük çocuğun ailesinden dolayı moralinin çok yüksek olmadığını, moral hali iyi olan hastalarda bağışıklık sisteminin daha etkin rol oynadığını sözlerine ekledi.