Güncelleme Tarihi:
Veteriner hekim Öztürk Sarıca tarafından temelleri 2005 yılında Burdur Gölü’nün kıyısında Karakent Köyü yakınlarında atılan Lisinia Doğa ve Anti Kanser Projesi, yaklaşık 3 yıl süren izin çalışmaları sonucu kuruldu. Adını bölgenin eski çağlardaki adı olan Psidya’nın önemli şehirlerinden Lisinia’dan alan merkez, Türkiye’deki ilk yaban hayatı rehabilitasyon merkezi olarak resmiyet kazandı. Lisinia, doğan ve batan güneşin, ay ışığının sudaki pırıltısı anlamına geliyor. Lisinia Doğa, kurulduğu yıldan beri gelişerek 9 farklı alt projeyle çalışmalarını sürdürüyor. 100 dekarlık arazi üzerinde yaklaşık 1 milyon dolara kurulan rehabilitasyon merkezi, sigara ve alkolün yasak olduğu, tamamen organik ürünlerin kullanıldığı minyatür bir köy.
350 YABAN HAYVANI TEDAVİ EDİLDİ
Lisinia Doğa ve Anti Kanser Projesi alanında, Isparta, Antalya, Afyon, Denizli ve Burdur gibi illerde yaralı ya da zehirlenmiş halde bulunan yaban hayvanları tedavi ediliyor. Tedavi edilen bu hayvanlar daha sonra tekrar doğal yaşam alanlarına bırakılıyor. Kuruluşundan bu yana çeşitli sebeplerden merkeze getirilen 350 hayvan tedavi edilerek doğaya bırakıldı. Organik tarımın yapıldığı, kansere karşı bilgilendirici etkinliklerin düzenlendiği ve çalışmalar yapıldığı merkezde, şu ana kadar Türkiye’den ve yurt dışından 45 bin kişiye kanser eğitimi verildi.
Lisinia Doğa’da eğitim görenler arasında Avustralya, Almanya, İtalya, Romanya, ABD, İngiltere, Bulgaristan, İspanya ve daha pek çok ülkeden ziyaretçiler yer alıyor. Eğitim alanlar arasında gazeteci, tıp doktoru, yazar, biyolog, akademisyen gibi çeşitli meslek dallarından insanlar var. Lisinia Doğa’ya gelenlere kanser türleri, kanserin nedenleri, korunma yolları, kansere neden olan yiyecekler, organik beslenme, kirlilik ve kirliliğin yol açtığı hastalıklar konusunda bilgi veriliyor.
Merkezdeki tüm faaliyetleri eşi gazeteci Selvi Sarıca ve gönüllülerin desteğiyle gerçekleştirdiğini belirten Öztürk Sarıca, doğaya duyarlı insanların proje alanına gelerek yaban hayatı etkinliklerine katıldıklarını anlattı. Merkezde 1 yıl kadar kalan yabancılar dahi olduğunu vurgulayan Sarıca, gelen gönüllülerin barınma ve yeme içme ihtiyaçlarını karşıladıklarını söyledi.
YABANCILAR GELİYOR, TÜRKLER İLGİSİZ
Lisinia Doğa’ya gelen gönüllülerin amacının temiz bir doğa ve kansersiz bir yaşam oluşturmak olduğuna değinen Sarıca, "Proje alanında 3 yılda ABD ve Avrupa ülkelerinden gelen yaklaşık 2 bin kişi görev yaptı. Şu anda merkezde ABD, Avustralya, Çek Cumhuriyeti, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti, İngiltere, İtalya, Almanya ve Hong Kong’tan 9 yabancı gönüllü bulunuyor. Alanımıza gelerek çalışma yapmak isteyenlerin taleplerini imkanlarımız ölçüsünde karşılıyoruz. Onlar burada yaban hayvanlarının bakımında, organik üretimde, doğa okulunda ve projenin diğer alt bölümlerinde görev yapıyor. Çalışmalarımıza canı gönülden destek veriyorlar. Ancak yabancıların gösterdiği ilgi ve desteği Türkiye’den görmüyoruz" diye konuştu.
TÜRKİYE VE YURT DIŞINDA EĞİTİM VERECEK
Merkezdeki eğitimlerin yanı sıra köylerde de kanser eğitimi verdiklerini anlatan Sarıca, "Burdur Valiliği’nin verdiği izin kapsamında Burdur’da köy köy dolaşarak kanser ve organik tarım konusunda eğitim vereceğiz. Amacımız özellikle tarım yapılan tüm köyleri dolaşıp eğitim vermek. Gelecek yıl Türkiye genelinde eğitim kampanyası başlatacağız. Ardından yurt dışında bu eğitimleri vereceğiz. Çalışmalar kapsamında yine yaz boyunca yurt içinden ve dışından gelecek gönüllülere eğitim vereceğiz" dedi.
ABD’DEN YABAN HAYATI İÇİN GELDİ
ABD’de 30 yıl masaj terapistliği yaptıktan sonra işyerini kapatarak Lisinia Doğa’ya yerleşen 58 yaşındaki Lavri Norton, gönüllü olarak buradaki çalışmalara katılıyor. Merkezde bulaşık yıkayan, gönüllülere yemek pişiren, yabani hayvanlara bakan Norton, kanser konusunda ve organik tarım konusunda eğitim alıyor. Buradaki eğitim çalışmalarını tamamladıktan sonra ekolojik tarım çalışmaları konusunda araştırma yapmak için Türkiye turuna çıkacak olan Norton, "Amerika’ya dönmeyi kesinlikle düşünmüyorum. Bundan sonra enerjimi tüm insanlığa ve yaşayan canlılara harcamak istiyorum. En az bir yıl Lisinia’da yaşamak istiyorum" dedi.
Lisina Doğa hakkında gelmeden önce araştırma yaptığını belirten Norton, "Davet alınca biraz şaşırdım. Burada doğal ortamda kansere karşı verilen mücadele beni çok mutlu ediyor. Öztürk Sarıca, çevre, doğa ve insan için sürekli yeni projeler üretiyor, yeni şeyler yapmaya çalışıyor. Bu da bana çalışma azmi veriyor" diye konuştu.