Bunun adı yaz yorgunluğu

Yorulmaz, sonbaharın gelmesiyle, herkesin tatilden döndüğünü, erişkinlerin işe, çocukların ise okula başladığını belirtti. Yaz ayının ardından tatil sonrası sonbahar mevsimine geçilmesi nedeniyle kişinin uyum sorunu yaşadığını ifade eden Yorulmaz, şöyle konuştu:

"Bir sonraki tatile kadar sürecek sabahları daha erken kalkmak, gün boyu çalışmak, ders yapmak, geceleri de dinlenebilmek için daha erken yatma zorunluluğu olan hayata dönüldü. Bu durum en azından öğle yemeklerinin ev dışında yenmesine zorunluluğunu da getirmekte ve bu da beslenmenin kontrolünü güçleştirmektedir. İnsan vücudu mevsim değişim dönemlerinde hem bedensel hem de ruhsal açıdan, yeni duruma uyum sağlama çabası içine giriyor. Bu dönemde kırıklık, halsizlik, isteksizlik, iştahta azalma gibi sorunlara sıkça rastlanmaktadır."

HASTALIKLARA DİRENÇ DÜŞÜYOR

Yorulmaz, tatilin ardından mevsim değişikliği nedeniyle uyumsuzluk yaşayan kişilerin hastalıklara karşı direncinin düştüğünü ve hastalıklara daha kolay yakalanabildiğini vurguladı.

Havaların özellikle geceleri, sabah ve akşam saatlerinde olmak üzere soğumaya başladığını belirten Yorulmaz, bu durum nedeniyle giyilen kıyafetlere
de dikkat edilmesi gerektiğini kaydetti.

Yorulmaz, bu dönemde yakalanılan gribal enfeksiyon tarzı hastalıkların daha ağır geçirildiğini dile getirdi. Gündüzlerin kısaldığını, güneşli günler ve güneşin sıcaklığı ve parlaklığının azaldığını aktaran Yorulmaz, şöyle devam etti:

"Bulutlu, sisli havalar görmeye başladık. İşe, okula başlama, havaların soğumaya başlaması ile artık açık hava yerine kapalı alanlarda, evde, iş yerinde, okulda, alışveriş merkezlerinde daha çok zaman geçirilmeye başlandı. Tatilin rehavetinden hızlı çalışma temposuna, okul hayatına, derslere ve sınavlara hemen uyum sağlamak her zaman ve herkes için çok kolay olmamaktadır."

"SONBAHAR DEPRESYONU ORTAYA ÇIKABİLİR"

Yorulmaz, tatil dönüşünün mevsimsel değişikliğe denk gelmesinin sonbahar depresyonuna yol açabileceğini söyledi. Bu durumun kaygıya ve okul başarısının düşmesine neden olabildiğini belirten Yorulmaz, şunları kaydetti:

"Okulda ya da işte zorlanma, havanın güneşsiz, çok bulutlu, daha az aydınlık oluşu özellikle içe kapanık, karamsar, her şeyi sorun eden kişilerde daha sık strese ya da depresyona yol açabilmektedir. Bilindiği gibi sonbaharda özellikle soğuk algınlığı, grip, nezle gibi üst solunum yolu enfeksiyonlarında artış gözlenmektedir. Şeker hastalığı, yüksek tansiyon, kalp hastalığı gibi kronik hastalıklar, sindirim ve mide şikayetleri de mevsim değişimlerinden olumsuz etkilenen, sonbaharla şiddetlenen sağlık sorunları arasındadır."

Yorulmaz, sonbaharda gece ve gündüz sıcaklık farklılığına uygun biçimde giyinmenin sağlığı korumak açısından önemli olduğunu vurguladı. Giysileri, sabah ve akşamları üşümeyecek, gündüzleri ise terlemeyecek şekilde seçmek gerektiğini belirten Yorulmaz, şunları anlattı:

"Dışarı çıkarken ince olmayan bir bluz, tişört, gömlek ancak üstüne hava soğuduğunda giyecek bir hırka, ceket almak, şemsiyeleri de yanımızdan eksik etmemek akıllıca olacaktır. Sonbaharda artan hastalıklardan korunmak için vücut direncini arttırmak, yeterli ve dengeli beslenmek gerekir. Bu amaçla günde 3 öğün, sebze ve meyvenin en bol olduğu bu mevsimde bol bol sebze meyve tüketerek beslenilmelidir. Kahvaltı asla atlanmamalıdır. Yeterli miktarda temiz su tüketilmesi vücut direncini yükseltmede çok önemlidir. Uyku saatleri iyi düzenlenmeli, sabah kalkma saatine göre yeterli dinlenmeyi sağlayacak süre uyumayı sağlayacak biçimde yatma saati belirlenmelidir. Düzenli biçimde, her gün en az 15 dakika egzersiz yapmaya özen gösterilmelidir. Bu mevsimde karşılaşılan bir hastalıkta bir an önce doktora başvurulmalıdır."