Güncelleme Tarihi:
Daha genç görünmek söz konusu olduğunda ufak ve usta dokunuşlar yüzünüzde harikalar yaratabilir. Bütün kadınlar yaşlanmanın yüzlerinde bıraktığı etkilerle savaşmaya çalışıyor. İçinde bulunduğumuz çağın en büyük nimetlerinden biri anti-aging dünyasındaki önemli gelişmelerdir. Bu yenilikler yaşlanmaya karşı yepyeni bir bakış açısı, yeni bir yaklaşım getirdi. Anti-aging endüstrisindeki ilerlemeler sayesinde zamansız bir yüze sahip olmak artık hayal değil. Ancak, daha genç görünmek, kaz ayaklarını silmek ve kaç yaşında olursanız olun parlak, pürüzsüz, bir cilde sahip olmak kulağa son derece çekici gelse de, dikkat etmeniz gereken en önemli kuralı sakın unutmayın; kendinize benzemek! Amaç, yüzünüzdeki her kırışıklığı, her ince çizgiyi silmek değil, daha gerçekçi, daha doğal görünmek olmalı. Zaten saplantılı bir şekilde yıllara meydan okumak isteyen kadınların adeta üçüncü bir türe dönüştükleri gerçeğini artık çok iyi farkındayız.
Yüzün iyice yaşlanmasını beklemek yerine, yaşlanma belirtileriyle ve problemlerle ortaya çıktıkları an baş etmek daha iyi sonuçlar almamızı sağlıyor. Bu tam bir takım işidir. Sorun daha ortaya çıkmadan müdahale etmeli ve yüzünüzü güvenilir, konusunda uzman bir doktorun ellerine teslim ettiğinizden emin olmalısınız. Aslında kabul edilmesi gereken bir gerçek var: Sonuçta ne olursa olsun yaşlanacağız. Bundan kaçış yok, ama en azından süreci mümkün olduğunca yavaşlatmak ve daha güzel yaşlanmak mümkün. Yüz dört katmandan (kemik, kas, yağ ve deri) oluşmaktadır. Bu katmanların hepsi de birbirinden farklı bir hızda ve farklı şekillerde yaşlanır. Amaç, bunların hepsi arasında, mümkün olduğunca uzun bir süre senkron tutturmaya çalışmaktır. Ve bu konuda fazla geç kalmadan bir şeyler yapmanız gerekiyor. Çünkü geç kalırsanız, olanı muhafaza etmeye çalışmak yerine, onarmaya konsantre olmanız, bozulanı düzeltmeye odaklanmanız gerekiyor.
Medikal Estetik Hekimi Dr. Mustafa Karataş, işin sırrının doğru yaşlarda başladığınız minik dokunuşlarla yüzde dramatik bir değişiklik yapmadan, ufak bir botoks enjeksiyonu, hafif bir dolgu enjeksiyonu ile yüzdeki değişimlere anında müdahale etmek olduğunu söylüyor. “Yüz gerdirmek doğal bir şey değildir, çünkü yüzün yapısıyla oynuyorsunuz ve sonuç olarak hiç de doğal görünmeyen bir yüzünüz oluyor. Biz ise yaşlanma sürecinin doğal akışıyla beraber hareket ediyoruz ve yapılan işlemleri aslında yüzünüz belirliyor. Botoks, kaş çatma izlerini, alındaki çizgileri yumuşatır, fakat eğer otuzlu yaşların sonlarından itibaren yüzün alt bölümlerinde kullanılırsa, yüzün sarkmasına neden olan yerçekimi ile kaslar arasındaki savaşı da durdurabilir.”
Medikal Estetik Dr. Mustafa Karataş
arpanetmedya.com'a katkılarından dolayı teşekkürler.