Güncelleme Tarihi:
Barutçiyan, dünyada 2 milimetreden büyük 120-150 bin tür mantarın tanımlandığını ifade ederek, “Türkiye için ise kesinleşmiş bir rakam yok. Benim tahmin ettiğim makro mantar tür sayısı 12 binin üstünde. Kesinlikle mantarlarımızı yeteri kadar değerlendiremiyoruz. Ormanlarımızda mantar açısından çok büyük ihracat ve besin potansiyeli yatıyor. Fakat mantarları yeterince tanımıyoruz” dedi.
Türkiye'de mantar yoğunluğunun Karadeniz Bölgesi'nde diğer bölgelere göre fazla olduğunu vurgulayan Barutçiyan, “Türkiye'de mantar açısından büyük potansiyel olduğunu herkes zaman içinde görmeye başladı ve üstüne gayet titizlikle gidilmeye başlandı. Bu her bilimde olduğu gibi büyük bir eğitim süreci gerektiriyor. Umarım bu süreçte de Türkiye başarılı adımlar atacaktır” diye konuştu.
Barutçiyan, vatandaşlara bilmedikleri hiçbir mantarı asla ve asla tüketmemeleri uyarısında bulunarak, şöyle devam etti:
“Mantar konusunda kimseye güvenmeyin. Halk arasında çeşitli söylemler dolaşıyor, örneğin hayvanlar yerse yenir, beyaz mantarlar zehirsiz gibi kulaktan dolma bilgilerin çoğu yanlış. Mantarlar çok sancılı zehirlenmelere, hatta ölümlere yol açıyor. Bu işin tek kurtuluşu var öğrenmek, araştırmak. Bu konuda da Türkiye'nin Mantarları adlı rehber kitabı hazırlamış olmaktan gurur duyuyorum.
Bozulmuş her mantar zehirli hale gelir. Dünyanın en lezzetli ve pahalı mantarı bile bozulduğu andan itibaren insan için tehlike oluşturur, o nedenle balıklarda olduğu gibi mantarımızı da aldığımız gün pişirmeyi adet haline getirmeliyiz. Mantarlar çok çabuk bozulan organizmalar, bozulan mantarlar tehlike yaratıyor. 'Ben bir hafta sonra pişireceğim' diye mantar alıp buzdolabına koymayınız. Mantar dondurmak da risklidir, çünkü mantarı çözerken de bozabilirsiniz. Ölümcül zehirlenmeler olmasa bile ciddi sindirim sorunu türünden zehirlenmeler dondurma olayı ile de yaşanıyor.”
"MANTARLAR EK GELİR KAYNAĞI OLABİLİR"
Barutçiyan, mantar toplama sırasında çok yaygın yapılan yanlışlar arasında naylon torba kullanımının geldiğini anlatarak, “Asla topladığınız mantarları naylon torbaya koymayın. Mantarların hava alması lazım, aksi takdirde bozulurlar ve zehirli hale dönerler. İkincisi mantarlar doğanın bize bir hediyesi, lütfen mantarları toplarken doğayı tahrip etmemek için özen gösterelim” dedi.
Dünyada rekor fiyata satılan bazı tür mantarlar bulunduğuna dikkati çeken Mikolog Barutçiyan, şunları kaydetti:
“Dünyada bazı trüf mantarları kilo başına 4, 5 bin avroya kadar alıcı bulabiliyor. Fakat Türkiye için rekor güney bölgelerinde çıkmaya başlayan kuzugöbeği mantarında. Bu mantarın ilk turfandası çok az miktarda çıktı ve köylüden alınışı 200 lira. Mevsim içinde fiyat 30, 40 liraya kadar gerileyecek. Mantarlar, orman ve dağ köylüsü için ciddi ek gelir kaynağı olabilir. Bunun için de bilinçlenmek gerekli. Çok kıymetli mantarlarımız var, fakat iyi ve temiz şekilde toplamalıyız. Kimi zaman yanlış toplanan ve yanlış saklanan güzelim mantarlarımızın fiyatını düşürüyoruz, kimi zaman da çöpe atmak zorunda kalıyoruz. Türkiye'de kuzugöbeği mantarları ticari açıdan en değerli mantar. Bunun yanı sıra bolet denilen ayı mantarı, porçini türlerimiz, Sezar ve yumurta mantarımız var. Türkiye'de, Avrupa piyasasında para eden ve sevilen mantarların hemen hemen tamamı var.