Güncelleme Tarihi:
Yeniden umutlanmak, çare bulmak, mücadele etmek ve başarmak için söylenen muhteşem bir sözdür...
Bugün sizlere, Parkinson ve Esansiyel Tremor’dan sonra en sık görülen üçüncü hareket bozukluğu hastalığından, yani “Distoni”den bahsedeceğim.
Hem fiziksel hem duygusal hem de psikolojik sağlığı etkileyen Distoni’den...
Vücut görünümünde değişikliğe, anormal hareketlere ve duruş bozukluklarına neden olabilen bu hastalık, günlük yaşam aktivitelerini etkilemesinin yanı sıra depresyona ve anksiyeteye yol açabilir.
Zaman zaman farklı hastalıkların belirtisiyle karıştırılan Distoni, vücudun değişik bölgelerinde kas kasılmalarıyla seyreden nörolojik bir hastalıktır.
Vücutta ortaya çıkan istemsiz kasılmalar hastaların kimi zaman yazı yazmasına, kimi zaman yürümesine, yemek yemesine ve kimi zaman da başlarını dahi çevirmesine engel olabilir.
Beyinde hareket kontrol merkezlerinin düzgün çalışamaması sonucunda ortaya çıkan Distoniler, ortaya çıkış mekanizmalarına göre “Primer” veya “Sekonder” ya da vücutta bulundukları bölgelere göre değişik isimler alırlar.
Tüm vücudu etkileyen formuna “Generalize Distoni” adı verilir. Çoğu vakada neden belli değildir.
Yapılan araştırmalar Primer Distonilerde sıklıkla bazı genlerin mutasyonunun etkili olduğunu göstermiştir.
Aynı zamanda beyin damarı tıkanıklıkları, doğum sırasında olan travmalar, trafik kazası ve benzeri travmaların sonrasında, anti-psikotik ve antidepresan ilaçların yan etkileri sonucunda da “Sekonder Distoniler” görülebilir.
Bazı kişilerde ise Distoni
yazı yazma (yazıcı krampı), müzik aleti çalma (müzisyen distonisi) gibi tekrarlayıcı aktivitelere bağlı olarak yıllar sonra ortaya çıkabilir.
Distoni belirtileri nelerdir?
Distoni hastalığı yüz, boyun, ses telleri, kol ve bacaklarda olabilir. Başlangıçta el yazısında bozulma, el ya da ayaklarda kramp, boynun kasılarak bir yana ya da geriye doğru gitmesi, göz kapaklarında kasılma ve kapanması şeklinde karşımıza gelebilir.
Bu bulgulara konuşma bozuklukları ya da göz kırpmaları eklenebilir.
Bulgular uzun süre aynı kalabileceği gibi süratle de ilerleyebilir.
Distoni hastalarında görülen kas kasılmaları, hastadan hastaya farklı şiddettedir.
Bazı hastalar yaşamlarını bağımsız sürdürebilirken, bazı hastaların yardımla yaşama gereksinimleri ortaya çıkabilir.
Bu şikayetleri yaşayan kişilerin hareket bozukluğu uzmanı olan bir nöroloji doktoruna başvurması gerekir.
Tanı ne kadar doğru ve erken konulursa, uygun tedavi yöntemiyle kişinin yaşam kalitesi de o derece artar.
Distoni en sık hangi yaşlarda görülür?
Distoni her yaşta görülebilir. Distoninin tipine göre başlangıç yaşı ve süresi farklılık gösterir.
Hastalık bazı kişilerde, çocukluk yaşlarında ortalama 5-16 yaş arasında sıklıkla el ve ayaktan başlayabilir.
21 yaşta başlayan distoniler vücudun diğer kısımlarına yayılma eğilimlidir. Bazı erişkinlerde geç adölesan ya da erişkinliğin başlangıcında ortaya çıkabilir. Bu olgularda kasılmalar genellikle vücudun daha üst kısımlarından başlar.
Stres, üzüntü ve yorgunluk kasılmaları artırabilir
Genel olarak erken dönemlerde belirtilerin hafif seyrettiği gözlemlenmekte olup, kişinin yaşı, genetik yapısı, mesleği gibi faktörlere göre belirtilerin şiddetinde değişiklik görülebilir.
Stres, üzüntü, yorgunluk ise distonik kasılmaları artıran diğer faktörlerdir.
Bu, çoğu hareket bozukluğunda böyledir.
Stresten tamamen kaçınmak mümkün değildir belki ancak stresi en aza indirmeye çalışmak önemlidir.
Distoni ve Parkinson hastalığı ilişkili midir?
Beynin aynı bölgelerinden farklı mekanizmalardan kaynaklanmakla birlikte, klinik bulgular açısından ikisi tamamen farklı hastalıklardır.
Parkinson, titreme, katılık, yavaşlık, tutukluk gibi bulgularla ortaya çıkıp tüm vücut sistemini etkilerken, Distoni genellikle vücudun belirli bir kas grubunda ya da tüm kas gruplarında aşırı bir kasılmayla karakterize bir hastalıktır.
Parkinson genellikle ileri yaş hastalığı olmasına rağmen, Distoni her yaş grubunda görülebilir. Aynı zamanda Parkinson hastalığı olanlarda da görülen ve hastaların tutuk olduğu zamanlarda karşımıza çıkan distonik kasılmalar mevcuttur. Ve her iki hastalık birlikte de görülebilir.
Peki ya çözümü?
Distoni hastalarında adale kasılmalarını azaltmaya yönelik farklı ilaçlar kullanılabilir.
Tıbbi tedavinin yetersiz kaldığı hastalarda Botulinum toxini (Botoks) tedavisi uygulaması denenebilir.
Yapılan botoks iğneleriyle adale ve sinir birleşim yerinde salgılanan maddelerin hücreler arasında iletilmesi engellenerek kasılmaların azaltılması sağlanabilir. Botoks etkisi 3-4 ay sonra ortadan kalkacağından tedavinin tekrarı gerekir.
İlaç ve botoks tedavisinin yetersiz kaldığı durumlarda “Beyin pili” tedavisi Distoni hastalarında önemli ölçüde yarar sağlayabilir. Beyin piliyle beynin belirli bölgelerine elektrik akımı verildiğinde, distonideki aşırı kasılmaları azaltabilmek mümkün olabilir.