Oluşturulma Tarihi: Temmuz 18, 2015 16:01
Havalar ısındı, nem yükseldi. Sıcağa aşırı maruz kalmak baş ağrısı ve yüksek tansiyona sebebiyet veriyor. Sıcakla ilgili rahatsızlıklar bayılma ve görme, bilinç bulanıklığı vakalarına kadar uzanabiliyor. Peki, kendimizi nasıl koruyacağız? Bahçeşehir Üniversitesi Tıp Fakültesi İç Hastalıkları Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Doç. Dr. Fulya Coşan’a sorduk.
Yetişkin bir insan günde en az 2 litre sıvı tüketmeli. Altın kural; vücuttan kaybedilen sıvının yerine konulması. Su, maden suyu, ayran gibi asitsiz sıvılar tüketilmesi hem sıvının yerine konulması hem de elektrolit dengesi açısından uygundur. İçilen sıvıların çok soğuk olmamasına da dikkat edilmeli.
Meyve-sebze ağırlıklı bir beslenme planı vitamin ve minerallerin vücuda alımı açısından önemli. Öğünlerse hafif ve sık aralıklı olmalı.
Ilık duş, vücut sıcaklığının dengede kalması ve serinleme açısından faydalı.
Hafif, ince, daha çok pamuklu ve açık renk kıyafetleri tercih etmeli. Sentetik kumaşlardan yaz aylarında uzak durmalı.
Saat 10.00 - 17.00 arasında dışarıya çıkmaktan kaçınmalı. Dışarı çıkmamız gerekiyorsa mutlaka
güneş koruyucu krem ve şapka kullanımı uygun olacaktır. Güneş koruyucu kremlerin en az 50 faktör korumalı olmasını kuvvetle öneriyoruz.
Spor yapanlar mümkün olduğunca serin saatleri tercih etmeli. Zorlayıcı egzersizlerden kaçınmalı. Özellikle ağırlık kaldırma ve koşma gibi egzersizler sıcak ve nemli havada kalp ve damar sistemi için ek bir yük oluşturabilir.
Klimayla ilgili en ağır sağlık sorunu; ‘legionella’ diye bilinen bir bakterinin havalandırma sistemi aracılığıyla yayılması ve özel bir hastalık tablosuna yol açması. Bu nedenle merkezi havalandırma sistemi olan kurumlar düzenli bakım yaptırmalı. Kişisel klima kullanımında en sık ‘miyalji’ dediğimiz kas ağrılarını görüyoruz. Vücut üzerindeki ince ter tabakasının rüzgârla uçması sonrasında kas bölgesinde sertleşme, gerginlik, ağrı ve tutulma görülebilir. Bu nedenle mümkünse klimanın direkt karşısında durulmamalı.
. Uyurken klimaların kapatılması kas ağrılarını önlemek için bir yöntem olabilir. Ancak öte yandan bilimsel araştırmalar 24 derecenin üzerinde uykuya dalma sorunları oluştuğunu ve uyku kalitesinin ve ertesi günkü iş veriminin etkilendiğini ortaya koyuyor. Bu nedenle klimanın başlangıçta belirli bir süre 24 dereceye ayarlanması, sonra kapanmaya programlanması uygun bir seçenek olabilir. Ancak bu ayarlar kişiden kişiye, havaya, neme göre değişkenlik gösterir.
Tansiyon, diyabet, kalp hastalığı gibi kronik hastalığı olanlar mümkün olduğunca şemsiye kullanmalı.
Sıcağa maruz kalan kişi gölge ve serin bir yere alınmalı. Bol sıvı verilmeli ve soğuk duş yaptırılmalı ya da soğuk bir bezle silinerek vücut sıcaklığı düşürülmeye çalışılmalı. Belirtiler yoğunsa en yakın sağlık kuruluşuna ulaştırılmalı.