Güncelleme Tarihi:
Başhekim İhsan Bakır, ‘mandallama’ yönteminin kalp kapak ameliyatlarında çığır açtığını belirterek, “En sık rastlanılan problemlerden olan mitral kapak yetmezliği, ‘MitraClip’ diğer adıyla ‘mandallama’ yöntemiyle artık kısa sürede tedavi edilebiliyor” dedi.
TÜRKİYE’DE İLK
Türkiye'de kamu hastaneleri arasında ilk kez bu yöntemi kullanarak, 65 yaş üstü 4 hastayı, ekibiyle birlikte hayata döndüren Başhekim Bakır, bu teknikle açık ameliyat sırasında ortaya çıkan bir çok hayati komplikasyonun bertaraf edildiğini belirtti.
“BİR KAT MERDİVEN ÇIKAMIYORUM”
“İleri kalp kapak yetmezliği yaşayan hastalar, tuvalete dahi gidemez hale gelebiliyorlar” diyen Bakır, astım veya KOAH gibi akciğer kaynaklı hastalıkla mücadele eden hastaların da riskli grupta olduklarını anımsattı. Bakır, bu hastaların durumunu şu benzetmeyle anlattı:
“Kalbi büyümüş hastaların kalbini kapı kasasına, mitral kapağı da kapıya benzetirsek; bir süre sonra kapı kasası büyüyor ancak kapı aynen duruyor yani kapağın yaprakçıkları bu oranda büyümüyor. Dolayısıyla da mitral kapağın yaprakçıkları arasından kan geriye doğru sızdırmaya başlıyor. Bu sızan kan sürekli akciğere gidiyor. Bunun yan etkisi sadece kalbe değil. Tüm diğer organlara da yansıyor. Kalbin kasılma gücü azaldığı için böbrekler etkileniyor. Bağırsak ve karaciğer başta olmak üzere tüm iç organlar etkileniyor ve tabiî ki en önemlisi kalp etkileniyor. Böylece tekrar bir kısır döngüye gidiliyor. Kalbin kasılma gücü, mitral yetmezlikle birlikte daha da azalıyor.”
ÜÇ YASTIKLA SABAHA KADAR OTURMAYA SON
Mandallama işleminden sonra evden çıkamayan hastanın kalbinin yavaş yavaş toparlanmaya başladığını söyleyen Bakır, “Akciğerlerine daha az kan gittiği için ciğerlerinin su toplaması duruyor ve daha rahat nefes alıyor. Rahat nefes aldığı için hem psikolojik hem de fizyolojik durumu hızla düzeliyor. Yatağa çakılıp, sırtında iki üç tane yastıkla sabaha kadar oturur vaziyette, uykusuz geçirilen gecelerden sonra insanlar doya doya nefesini alıp, tek yastıkla uyuyabiliyorlar.”
YA 5 YIL İÇİNDE YA DA AMELİYATTA ÖLÜYORLAR
Mandallama ile kalp kapağının akciğere doğru geri kan kaçırmasının önlendiğini ifade eden Bakır, " Kalbi çok büyümüş neredeyse kalp nakline aday hale gelmiş, fakat 65 yaş üstü olduğu için kalp nakline de uygun olmayan bir hasta popülasyonu var. 5 sene içinde bu hastaların neredeyse yarısını kaybediyoruz. Eğer biz bu hastalarımızı açık cerrahiyle ameliyat etsek, önemli bir yüzdesini ameliyat sırasında kaybedebiliriz” dedi.
TÜRKİYE ÜÇÜNCÜ OLDU
Bakır, bu durum nedeniyle büyük sıkıntı yaşayan hem genç hem de yaşlı binlerce hasta olduğunu belirtirken, Sosyal Güvenlik Kurumu’nu bu ameliyatların ödeme kapsamına alınması için ikna ettiklerini anlattı.
Bakır, dünyada 3 yıllık bir teknoloji olan mandallama yöntemli ameliyatları, Fransa ve Almanya’dan sonra üstlenen üçüncü ülkenin Türkiye olduğuna dikkat çekti.
AMELİYAT NASIL OLUYOR? KANSIZ AMELİYAT
Doç. Dr. Bakır mandallama yöntemli kalp kapakçık ameliyatını şöyle anlatıyor:
“Söz konusu yöntem Avrupa’nın en prestijli hastanelerinde uygulanan son derece başarılı ve güvenli bir girişim. Halk dilinde ‘kansız ameliyat’ olarak da bilinen yöntemlerle aynı teknik kullanılıyor. Kasıktan girilerek kateter yardımıyla anjiyo yapar gibi kalbe ulaşıyoruz. Kalbin sağ kulakçığından sol kulakçığına geçilerek buradaki mitral kapağa ulaşıyor ve bu mandal yardımıyla her iki yaprakçığın serbest uçlarından yakalayarak, mitral kapaktan geriye kaçan kanı; dolayısı ile de akciğerlere olan yükü, azaltıyoruz. Bir nevi Mitral Kapak Yetmezliğinde kullanılan, anjiyo salonunda uygulanan minimal invaziv bir yöntem, diyebiliriz
MOTORUNUZU 6 AYDA BİR KONTROL ETTİRİN
Doç. Dr. Bakır, 40 yaşından sonra herkesi 6 ayda bir kalp kontrolüne çağırdı. “Kalbi bir motor olarak düşünelim. Tüm vücudu ayakta tutan bir motor. Bu denli önemli bir organın devamlı suretle takibi gerekir. Zira tüm hayati organları kalp ayakta tutar. Bu açıdan biz 40 yaşından sonra her 6 ayda 1 rutin kalp muayenesi öneriyoruz” dedi.