Güncelleme Tarihi:
"Arap zamkı" terimi, belirli bir botanik kaynağı göstermez. Birkaç durumda, sözde "arap zamkı" akasya türlerinden toplanmamış bile olabilir. Ancak, Combretum, Albizia veya diğer bazı cinslerden kaynaklanmış olabilir. Zamk, ticari olarak Sudan (80%) ve Senegal’den Somali’ye kadar tüm Sahel boyunca olan yabani ağaçlardan hasat edilir. "Arap zamkı" adı Ortadoğu'da en azından 9. yüzyılın başlarında kullanılmıştır. Arap zamkı ilk olarak Arap limanları üzerinden Avrupa’ya taşındığı için adı böyle kaldı.
Arap zamkı ağırlıklı olarak, arabinoz ve galaktozdan oluşan glikoproteinler ve polisakkaritlerin kompleks bir karışımıdır. Suda çözünür, yenilebilir ve esas olarak, gıda endüstrisi ile meşrubat endüstrisinde, E numarası E414 (ABD’de I414) koduyla kıvam arttırıcı olarak kullanılır. Arap zamkı, geleneksel taş baskıda önemli bir bileşendir ve baskıda, boya üretiminde, tutkalda, kozmetikte ve mürekkeplerde ve tekstil endüstrilerinde viskozite kontrolü dahil olmak üzere çeşitli endüstriyel uygulamalarda kullanılır. Ancak, daha ucuz maddeler bu rollerin çoğu için onunla rekabet etmektedir.
NERELERDE KULLANILIYOR?
Arap zamkı'nın polisakkarit ve glikoprotein karışımı, ona insanlar tarafından yenebilen bir tutkal ve bağlayıcı özelliklerini verir. Arap zamkı içerisindeki çeşitli kimyasalların oranları büyük ölçüde değiştiği ve öngörülemez hale getirdiği için, toksisitenin söz konusu olmadığı yerlerde yerini başka maddeler almıştır. Yine de, meşrubat, şurup ve sakızlı şekerler, marshmallowlar ve M&M's çikolatalı şekerleri gibi "sert" sakızlı şekerlerde önemli bir bileşen olmaya devam etmektedir. Sanatçılar için, suluboyanın boyasında ve fotoğrafçılıkta zamklı baskıda geleneksel bağlayıcı ve ayrıca piroteknik bileşimlerde yine bağlayıcı olarak kullanılır. İlaçlar ve kozmetikler de, arap zamkı bir bağlayıcı, emülgatör ve bir süspansiye edici veya viskozite arttırıcı madde olarak kullanır. Şarap üreticileri, arap zamkını bir şarap durultma maddesi olarak kullanmışlardır
AKASYA GAMI FAYDALARI NELERDİR?
Akasya gamının sedef gibi deri hastalıklarına sebep olan hücresel bozuklukları yok ettiği ifade edilmektedir.