Güncelleme Tarihi:
Sanatçının küfürbazı da hiç çekilmez
Gitarist Hasan Cihat Örter küfür dağarcığımıza yepyeni örnekler vermeye devam ediyor
Bir hafta da eğlenceli bir mevzuya yer vereyim diyorum ama memleketimin müzik piyasasında sorunsuz bir hafta geçmiyor. Bu haftaki konuğum camianın nev-i şahsına münhasır gitaristlerinden biri olan Hasan Cihat Örter. İzlediğinizde biraz kendini beğenmiş gibi görünür ki internet sitesinde biyografisinin ilk cümlesini okuyan da bu kanıya varabilir. İyi gitaristtir, geçmişi sağlamdır, yurtdışında eğitimler almış , vermiştir. Diskografisinde sağlam albümler vardır. Sağcı bir kanalda program yaparken cazcısından rock’çısına hangi sanatçı gelirse gelsin doğaçlama yapabildiğini izleyenleri iyi bilir. Programında gitar çalmadığında konuşmayı çok sever, eski Türkçe kelimelere Bülent Ersoy kadar olmasa da fazlaca yer verir, ağdalı konuşur bazen iç bayar. Pek çok gitariste yardımcı olmuş, ders vermiştir. Bu kadar bilgi yeter... Kendini beğenmişliğini filan anlarım da şuursuzca küfretmesine bir anlam veremiyorum. Uzun yıllardır Youtube videolarının yorumlarındaki küfürleri sayesinde internet geyiklerinin kahramanı oldu, karizmasını büyük çizdirdi ve değerini çok düşürdü. Bir konserinde 10 liralık klasik bir gitarın üstüne kırmak için zıplayıp kıramadan yere çakılmasından sonra ne zamandır bir vukuatını duymuyorduk. Lakin kendini tutamadı ve o sunturlu küfürlerini bu sefer müziğine yorum yapan bir kadına yöneltti: “Gülçin senin a..n var mı?” gibi şuursuz bir küfrü sanatçı, kadın, erkek fark etmez birinin başkasına yöneltmesini aklım almaz. Youtube’daki hesabından, videolarını eleştiren ne kadar genç var hepsine yıllardır sallar dururdu. Değişen bir şey yok. Enstrümanınız elindeyken virtüözitenizi konuşturuyor olabilirsiniz ama enstrümanı yere bırakınca da aynı saygıyı göstermelisiniz. Sanmıyorum ki Örter’in konuşmalarında kendine paravan yaptığı sahte tevazu ve samimiyetini yutan olsun. Varsa da ben onlardan biri değilim...
GÜZELLER İÇİNDEN SEÇTİM
Jethro Tull’ın efsane kurucusu Ian Anderson, 10 Eylül’de İstanbul, Küçükçiftlik Park’ta sahnede olacak. Çocukken tanıştığım, insanı kendinden geçiren Thick As A Brick albümünün 40’ıncı yılı şerefine albümü baştan sona çalacağı için hayatta kaçırmayacağım konserlerden biri. Detaylar için, mood-pro.com.