Sağır Sultan

Güncelleme Tarihi:

Sağır Sultan
OluÅŸturulma Tarihi: Åžubat 18, 2011 01:21

Haberin Devamı

14 yılda ilk yeni kayıt

Gregg Allman’dan bahsetmeden önce The Allman Brothers Band’den bahsetmek lazım. Bu yıl 40 yaşına giren grup, blues ve güney rock konularında eli öpülesidir. 1969’da Gregg ve Duane Allman kardeşler tarafından Georgia’da kuruldu. Yıllarca pek çok blues sever tarafından ilah kabul edildi. Kardeşlerden 64 yaşındaki Gregg Allman, pek çok best of ve toplama albümle çıktı karşımıza. Low Country Blues ise Gregg’in 14 yıl sonra sıfırdan kaydettiği parçaları içeriyor. Muddy Waters, Otis Rush, B.B. King, Bobby Bland, Sleepy John Estes gibi efsane isimlerin parçalarının cover’landığı albümde, Gregg Allman ve Warren Haynes’in birlikte yazdığı Just Another Rider isimli bir de parça var. Prodüktör koltuğunda T Bone Burnett oturuyor. Güneyli sound’unun profesyonel ismi, 2007’de Alison Kraus ve Robert Plant albümü Raising Sand’i kaydetmişti. Low Country Blues’ın yoğun efektli gitarları ve derinden gelen vokalleri bu albümü fazlasıyla anımsatıyor, dinlemiş olanlar bağlantıyı hemen kuracaktır. Low Country Blues, gayet kaliteli tınlayan çok başarılı bir albüm. Alkolle her zaman cebelleşmiş, eroinle yıllarca uğraşıp paçasını zor kurtarmış Gregg Allman’ın albümü, hayatınızın bir döneminde biraz blues dinlediyseniz size büyük keyif ve huzur verecektir.

Haberin Devamı

Bildiğimiz Harvey yok artık

Başlık sizi yanıltmasın; Pj Harvey pop müziğe geçip Britney Spears’la düet filan yapmadı. Sadece o eski albümlerindeki basit temalı ama dokunaklı rock şarkılarından pek eser kalmamış. Harvey, Let England Shake albümünün hazırlıklarına 2007’deki albümü White Chalk döneminde başlamıştı. Etkilendiklerinin başında oyun yazarı Harold Pinter ve T.S. Eliot şiirleri, Dali ve Goya’nın tabloları ile The Doors’un müzikleri varmış. Harvey, bu albümde vokal tarzını bir hayli değiştirmiş. Bu yeni vokal tekniğinin kendi kendine yavaşça geliştiğini belirtiyor. 2009’da John Parish’le birlikte A Woman And A Man Walked By’ı yayınladıktan sonra üstünde 2.5 yıldır çalıştığı ve bir kilisede beş haftada kaydettiği Let England Shake’i geçtiğimiz günlerde yayınladı. Sound ile vokaller farklı, besteler daha deneysel. Bunu daha albüm başlar başlamaz anlıyorsunuz. Albümün ilk single’ı The Words That Maketh Murder ve açılış parçası Let England Shake, albümün genel karanlık ve derin sound’unu gayet net özetliyor. İkinci favorim Glorious Land; gayet farklı tınlıyor. PJ Harvey’i hiç bilmeyenler için tavsiyemse Dry’dan başlayarak günümüze doğru gelmeleridir.

Haberin Devamı

Bencillere ayar veriyor

Solist sıkıntısı çeken rock müzikte Sanlısoy’un adı, ilk kez bundan 19 yıl önce, Pentagram’ın Trail Blazer adlı albümünde geçiyordu. Kabul etmek lazım, kendine has bir sesi var. Pentagram yıllarında pek belli olmasa da solo kariyerinde gördük ki, sesi Anadolu rock’a da gayet uygun. Albüm, adını taşıyan parça Ben ile açılıyor. Günümüz müzik piyasasında herkesin bir kere dinleyip kendine ders çıkarması gereken sözlere sahip. Bu Ne Biçim AÅŸk, güzel bir parça olmasına raÄŸmen intro’sundaki yaylıların düzenlemesiyle fazlasıyla Erkin Koray’ın Arap Saçı’nı andırıyor. Bol vokal efektli Dikenli Menzil, gayet güzel bir balad. Küçük Mafya’nın sözleri ise mafya kılıklılara verilen çok güzel bir cevap niteliÄŸinde. Sanlısoy’un bestelerine ve sözlerine, vokal tekniÄŸine diyecek pek bir ÅŸeyim yok fakat albümün sound’u çok mekanik. Bu kadar köşeli olmasa, daha kolay içine girilebilecek bir albüm olurdu.Â

Haberin Devamı

Daha iyisi olabilirmiÅŸ

Uzun süredir R&B, neo-soul dendiğinde aklıma Janelle Moane’den başka kimse gelmiyor. Fakat Alesha Dixon’a da göz atmanızda fayda var. 1999’da üç kızdan oluşan Mis-Teeq grubunun bir üyesi olarak kariyerine başlayan Dixon, grup 2005’te dağıldıktan sonra kendini daha fazla gösterme fırsatı yakaladı. İlk albümü çok sönüktü. İkinci albümündeki The Boy Does Nothin tek başına albümü ve Dixon’ın kariyerini iyi bir yere getirip bıraktı. Parça pek çok kez remix’lendi, bir ara her yerde remix’lenmiş halleri çalıyordu. Tam bir radyo hiti ve gayet başarılı bir parça olduğu su götürmez bir gerçek. Şimdi Dixon, The Entertainer’le karşımızda. Drummer Boy parçasıyla ön plana çıkan ve albümle aynı ismi taşıyan parça diğerlerine göre insanı daha iyi yakalıyor. Maalesef albümde aradığım orijinalite yok. Davul beat’leri son 10 yıldır yapılanlardan farksız. Besteler iyi gibi dursa da pek orijinal değil. Albümün ilk single’ı Drummer Boy, ikinci single Radio olsa da bence albümdeki en başarılı parça Baddest Chick; en azından girişi farklı. Albümde The Boy Does Nothing’e benzer bir hit veya çok akılda kalıcı bir örnek maalesef yok. Modern R&B ve klasik gırtlak nağmelerinden hoşlananlar sevecektir.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!