Saçımı açmadan tam dört yıl düÅŸündüm, piÅŸman deÄŸilim

Güncelleme Tarihi:

Saçımı açmadan tam dört yıl düşündüm, pişman değilim
OluÅŸturulma Tarihi: Åžubat 27, 2005 00:00

Ä°mam hatip lisesinden itibaren 17 yıl tesettürlü gezen gazeteci Fadime Özkan, 5 yıl önce başını açmış. Özkan, başı kapalı ve açık tanınmış 43 kadınla konuÅŸarak başörtüsü kitabı yazdı.Fadime Özkan (34), Yeni Åžafak Gazetesi’nde kültür sanat yazıları yazıyor, editörlük yapıyor. GazeteciliÄŸinin neredeyse tamamını Ä°slami kesimde geçirmiÅŸ. ArkadaÅŸları da aynı çevreden. 43 başı açık ve kapalı kadınla başörtüsünü konuÅŸtuÄŸu Yemenimde Háre Var adlı kitabı yarın Elest Yayınları’ndan piyasaya çıkacak.Kitabı kadar başörtüyle olan kiÅŸisel serüveni de ilgi çekici. Ä°mam Hatip Lisesi orta kısma giderken sadece okulda örttüğü başını, lise yıllarında hiç açmamaya baÅŸlamış. Ve beÅŸ yıl önce, 29 yaşındayken başını açmaya karar verene kadar tesettürlü gezmiÅŸ.Daha önce başınız örtülüydü, ÅŸimdi ise açık. Her ikisinde de kendi iradenizle mi karar verdiniz?- Ailemin isteÄŸi ile EskiÅŸehir Ä°mam Hatip Lisesi’ne gönderilmiÅŸtim. O zamanlar henüz bunun bir tercih olabileceÄŸini kestiremiyordum. Okulda başımı kapatıp, dışarıda açıyordum. Ama lisenin sonlarına doÄŸru artık kendi isteÄŸimle örtünmeye baÅŸlamıştım. Ãœniversitede de böyle devam etti. Ãœniversite okurken bir sorun yaÅŸamadınız mı?- Marmara Ãœniversitesi Ä°letiÅŸim Fakültesi’ne 1990’da girdim. O dönem sorun bu boyutta deÄŸildi. Rektörlerin tutumuna baÄŸlıydı biraz. Hiçbir sorun yaÅŸamadan üniversiteyi bitirdim. BaÅŸarılı bir öğrenciydim.Ãœniversitedeki arkadaÅŸ çevreniz Ä°slami kesimden miydi?- Ateist arkadaÅŸlarım da, sosyalist arkadaÅŸlarım da, belli cemaatlere mensup arkadaÅŸlarım da vardı. Ãœniversitede başörtümle ilgili kendimi sorgulamadım. Her çeÅŸit çevreden arkadaşım olsa da büyük çoÄŸunluÄŸu benim bakış açımı paylaÅŸan kesimdendi. Başörtümle ilgili ne istediÄŸimi biliyordum. Aileme de hiçbir zaman niye beni Ä°mam Hatip’e gönderdiler diye kızmadım. Orada aldığım eÄŸitimden memnundum.Ateist ya sosyalist arkadaÅŸlarınız başörtünüz ile ilgili yorumlar yapıyor muydu? Ya da siz onların düşünceleri ile ilgili tartışıyor muydunuz?- Ãœniversitede hiçbir arkadaşımla böyle bir sorgulama yapmadık. Sadece arkadaÅŸlık ettik. Senin başın neden kapalı, ya da sen niye Allah’a inanmıyorsun diye ne ben onlara sordum, ne de onlar bana. PaylaÅŸacağımız baÅŸka ÅŸeyler vardı, onları paylaÅŸtık. Ä°nsanlar arasında bu tür sınırlar olması gerektiÄŸine inanıyorum. Bunu sorgulamaya, yargılamaya kimsenin hakkı olmadığını düşünüyorum. O yüzden ateist arkadaÅŸlarımla da bu tür tartışmalara hiç girmedik.Söyledikleriniz size soracağım sorunun önünü kesiyor ama meraktan yine de soruyorum. Neden açıldınız?- Benim kararım baskı ya da herhangi bir dışsal sebeple ilgili deÄŸil. Tamamen içsel bir sorgulamanın sonucunda varılmış bir karar. Düşündüm, kendimle tartışıp bir karar verdim ve uyguladım. Bununla ilgili kimseye hiçbir açıklama yapma gereÄŸi duymadım. Nedenini anlatmak veya baÅŸkalarıyla tartışmak zorunda hissetmedim kendimi.Bu sebep sadece size mi özel? PaylaÅŸtığınız kimse oldu mu?- Hayır kimseyle paylaÅŸmadım. Ne ailemle, ne arkadaÅŸlarımla; bir tek kendimle konuÅŸtum.Karar vermeniz ne kadar zamanınızı aldı? Sancılı bir süreç miydi?- Hayatımda çok önemli bir deÄŸiÅŸiklikti. Kendi içimde bunu tartmam üç - dört yılımı aldı. 2000 yılında saçımı açtım. Karar aÅŸamasındaki o üç dört yıl çok sakin bir ÅŸekilde düşündüm, hiç kendimi zorlamadım. SaÄŸlıklı bir düşünme süresi geçirdim. Çok ölçtüm tarttım. Sancılıydı diyemem ama hazmederek karar verdim. Belki de o yüzden piÅŸman deÄŸilim, iyiyim ben böyle.KÄ°MSE DÃœN KAPALIYDIN BUGÃœN AÇIKSIN DEMEDÄ°Yeni Åžafak gazetesinde iÅŸe baÅŸladığınızda kapalıydınız. Bir gün geldi ve sizi açık olarak karşılarında gördüler. Tepkileri ne oldu?- Çalıştığım kurumlarda kadın çalışanların genellikle yarısı açık, yarısı kapalıydı. Ne yöneticilerim, ne arkadaÅŸlarım hiç kimse bana ‘Sen ne yaptın?’ demedi. Hiç tepki vermediler.Yapmayın! Aynı ÅŸey deÄŸil elbette ama ErtuÄŸrul Özkök, bıyığını kesip gazeteye geldiÄŸinde bile hepimiz ÅŸaÅŸmıştık. Siz örtülüyken ertesi gün açılıyorsunuz. Nasıl tepki vermezler?- Sanıyorum fiziksel bir durum deÄŸil de, düşünsel ve inançla baÄŸlantılı bir karar olduÄŸu için hiç tepki göstermediler. En fazla ‘Aa Fadime’ dediler, sonra nasılsın dediler. Hiç kimse, ‘Yahu sen dün kapalıydın, bugün açıksın’ demedi. Belki bu, kiÅŸinin karşısındakine verdiÄŸi mesajla ilgili bir ÅŸeydir. Sormamaları gerektiÄŸini hissettirdiÄŸim için sormadılar.Aileniz ne dedi?- Annemin, babamın söyleyecekleri benim için önemliydi. Kararımı verdikten sonra onlara söyledim. Babam, daha önce ‘Hem çalışıyorsun, hem master yapıyorsun. Senin için çok zor oluyor. Ä°ÅŸi bırak, akademik bir kariyer yapmak istiyorsan üniversiteye gir, başını açman gerekiyorsa da aç kızım’ demiÅŸti. O yüzden babam zaten beni rahatlatacak bir tavır içindeydi. Annemin ise hiçbir belirleyici tavrı olmadı. Bunu karşıma bir duygusal baskı aracı olarak çıkarmadılar, nasıl yapmak istiyorsan öyle davran, dediler.Kaç kardeÅŸsiniz? Kaçınız kapalı?- Üç kız, üç erkeÄŸiz. Ä°ki kız kardeÅŸimin de başı açık. Erkekler bu konuda kadınlardan daha meraklıdır. Erkek arkadaÅŸlarınızın tavrı ne oldu?- Olayın akabinde deÄŸil ama ilerleyen zamanlarda buna benzer meraklarının olduÄŸunun farkına vardım. Benden açıklama beklediklerini hissettirdiler ama kimseye açıklama yapma gereÄŸi duymadığımı söylediÄŸim için konu kapandı.Gardırobum deÄŸiÅŸmediSosyal hayatınızda, başörtülü ve başörtüsüz olarak belirgin farklılıklar yaÅŸadınız mı?- Çevrem deÄŸiÅŸmedi, kimlerle arkadaÅŸlık ediyorsam ona devam ettim. Ä°liÅŸkilerimde hiçbir deÄŸiÅŸiklik olmadı.O zaman bir tek gardırobunuz deÄŸiÅŸti?- O da deÄŸiÅŸmedi pek. Yerine göre klasik, yerine göre spor giyiniyordum. Yine öyleyim, sadece artık başım açık.Başörtülerinizi ne yaptınız? Fular olarak mı kullanıyorsunuz?- Yok, fular kullanmak için ayrıca gidip fular aldım.Başörtülü olduÄŸunuz için kapısından dönmek zorunda olduÄŸunuz yerler olmuÅŸ muydu? Başınızı açtıktan sonra oralara gittiniz mi?- Kapısından döndüğüm hiçbir yer olmadı. İçimde herhangi bir ukte yok, o yüzden bu tür meraklarım olmadı.Türban, başörtüsü bıkkınlık getirmiÅŸti o yüzden yemeniyi kullandıkBu kitabı yazmak fikri kimden, nereden çıktı?- Yayıncı Elif Çakır, NeÅŸe Düzel’in modernist türbanlılar üzerine Tülin Bumin ile yaptığı röportajdan etkilenmiÅŸ. Hemen akabinde ErtuÄŸrul Özkök’ün türban meselesinin her iki tarafın da serinkanlı olması ile çözülebileceÄŸini anlatan bir yazısını okumuÅŸ. Elif, ‘Biz serinkanlılıkla bu konuda konuÅŸabilecek kadınları bir platformda toplayıp konuÅŸabilir ve belki de çözüm önerileri getirebiliriz’ diye düşünmüş. Ve bu projeyi gerçekleÅŸtirmem için bana teklif yaptı. Bu benim de zihnimde tartıştığım ve süren tartışmaları takip ettiÄŸim bir konuydu. SaÄŸlıklı tartışılmasını istiyordum. Birden fark ettim ki, ben başörtülüyken başını açmış biri olarak bu kitabı hazırlıyordum. Kitabın adı niçin ‘Yemenimde Háre Var’. Türban ve başörtüsü tartışılırken, yemeni de nerden çıktı? - Başörtüsü ve türban tartışmaları insanlarda bıkkınlık oluÅŸturmuÅŸ. Bu kitabın adında yemeniyi kullanarak, o tür hislerden kurtarmak istedik.Siz kitapta röportajları yaparken, sorularınızda ‘başörtüsü’ kelimesini kullanmışsınız ama cevaplayanlar ‘türban’ demiÅŸ.- Birkaç kiÅŸi başörtüsü yerine türban diyebilir miyiz dediler. Başörtüsü annelere, anneannelere ait bir örtü biçimi gibi. Türbanda ise bir talep var. Kamusal alanda yer almak, üniversitede okumak, mesleÄŸini yapmak gibi talepler. Türban, aslında başörtüsünü yabancılaÅŸtıran bir kavram. Bu topraklara ait bir örtü biçimi deÄŸil, ithal bir kavram.Kitapta başını kapatan kadınların hepsine, örtülerine ne ad verdiÄŸini sormuÅŸsunuz. Ne cevaplar aldınız?- Bu soruyu yönelttiÄŸim kadınların tamamı, örttükleri örttüye başörtüsü dedi. Kimisi daha modern baÄŸlıyor, kimisi daha uzun, omuzlarına kadar baÄŸlıyor ama neticede herkes örtüsüne başörtüsü diyor. Her kesimden kadınla konuÅŸmaya çalışmışsınız. Asker eÅŸleri ile konuÅŸmayı denediniz mi?- KonuÅŸmayı çok istedim. Generallerin bu konuda ne düşündüğünü biliyoruz ama eÅŸleri ne düşünüyor tabii ki merak ettim. Direkt aramadım, aracılar vasıtasıyla haber gönderdim ama kabul etmediler.Kitabı yazarken kendinizi hangi tarafa ait hissettiniz?- Ne başörtülü kadınları haklı çıkarmak, ne de başörtüsü karşıtlarını haklı çıkartmak gibi bir kaygım olmadı. Herkese aynı mesafede durdum.Â
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!