Saçı organik kesip organik boyuyorlar

Güncelleme Tarihi:

Saçı organik kesip organik boyuyorlar
Oluşturulma Tarihi: Kasım 01, 2008 00:00

Victoria ve David Beckham gibiler. Kendilerini de tasarladıkları apaçık ortada. Petra’nın çantası, Thomas’ın yeşil çorapları, güneş gözlüğü ve tabii ki saçları göz alıyor. Evliler ve aynı işi yapıyorlar. Avrupa’nın en önemli kuaför salonlarından birini işletiyorlar.

Wella’nın uluslararası saç tasarım yarışması Trend Vision Awards’un Türkiye finalinde jüri üyeliği yapmak için İstanbul’a geldiler. Petra ve Thomas Brockmannkdodler, kendi geliştirdikleri organik saç kesim tekniği ve organik boyalarıyla tanınıyorlar. Londra, New York, Paris, Stockholm, Hamburg ve Madrid’de şovlara katılıp, herkese organik saçları anlatıyorlar.

Petra için kuaför salonuna doğmuş diyebiliriz. Annesi kuaförmüş ve üç aylıkken bile Petra’yı yanında salona götürürmüş. Dolayısıyla kuaförlük, onun için hiçbir zaman enteresan bir iş olmamış. Ta ki liseyi bitirene kadar. "Liseyi bitirdiğimde hálá ne yapmak istediğimi bilmiyordum. Annem kuaförlük altın bilezik gibidir dedi ve bu işin okulunu okumam için beni ikna etti. Okul, ezbere bildiğimi sandığım işi sevmemi sağladı" diyor.

Thomas’ın durumu ise tam tersi. O çocukken bile kuaför olmak istiyormuş: "Üvey babam kuafördü. Onu izlemeye salona her gittiğimde, bir gün kuaför olacağımın ve bugüne kadar yapılmayan birçok şeyi yapacağımın hayalini kurardım."

Çift 1992 yılında Tokyo’da tanışmış. Katıldıkları bir organizasyonda, ikisi de Almanya’nın umut vaat eden genç kuaförü seçilmiş. Ancak bu tesadüf onları bir araya getirmeye yetmemiş. Herkes kendi yoluna devam etmiş. Ama sektör fazla büyük olmadığından Almanya’da çok sık karşılaşıyorlarmış. Birbirlerinden 2000 yılına kadar kaçabilmişler. 2000’de katıldıkları bir turnede birlikte olmaya karar vermişler. İşlerini de hayatlarını da birleştirmişler.

Petra, Thomas ile ying ve yang gibi olduklarını söylüyor. İç içe geçerek bir bütünü oluşturuyorlarmış. Petra, plan program yapan, düzeni sağlayan kişi. Thomas ise yaratıcı olan taraf. Her yeni gün yeni bir şeyler keşfediyor.

2001 yılında açtıkları salonları için her türlü detayı düşünmüşler. "Bizim dükkanımıza gelen her müşteri, kendini SPA’ya gitmiş kadar rahatlamış hisseder. Normal şartlarda kuaför salonları çok stresli ve çok sesli olur. Herkes hep bir ağızdan bağırır. Bizde bu kesinlikle yasak. Fön makinelerimiz hatta çalışanlarımızın ayakkabıları bile sessiz."

KENDİNE GÜVENEN SARI DA OLUR TURUNCU DA

Müşteri profilleri çok geniş. Ama hepsinin ortak özelliği lükse düşkün olmaları. Ben para vermeye hazırım diyenler, onlara gidiyor. Peki diyelim ki, esmer bir kadın kapıdan girdi ve saçlarımı turuncuya boyatmak istiyorum dedi. Nasıl bir tavır takınacaklarını Thomas anlatıyor: "Eğer yakışmayacaksa kesinlikle yapmam. Ama bunu ona güzellikle söylerim. Çok ısrar eder ve beni o rengi taşıyacağına inandırırsa pes ederim. Çünkü bu işin en önemli noktası taşıyabilmektir. Kendine güvenen herkes sarışın da olur, turuncu da..."

Petra bu noktada devreye giriyor: "Evet herkes sarışın olabilir. Ama önemli olan doğru sarıyı bulmak. Dün uçaktaki tüm hostesler sarışındı. Hiç biri doğru sarı değildi. Hepsi ucuz sarıydı. Önemli olan yakışan sarı tonu bulmak. Turuncuda da aynı şekilde."

SAÇLA BİRLİKTE UZAYAN BOYA ORGANİKTİR

Geliyoruz organik saç kesim ve organik boya işlemlerine... Petra ve Thomas saçı organik bir element olarak görüyorlar. Onu organik yöntemlerle boyayıp kesmek gerektiğine inanıyorlar. Peki nasıl? Anlatıyorlar: "Organik saç boyası derken amonyaksız boyadan değil, saçla birlikte uzayan boyadan bahsediyoruz. Bu bir teknik. Boyanın nasıl sürüleceği çok önemli. Bu teknik sayesinde bir ayda dibiniz çıkmıyor. Boyanızı iki üç ay rahatlıkla kullanabiliyorsunuz. Saçın dibini açmıyoruz. Hafifçe rengini kırıp üzerine röfle yapıyoruz. Renk dipten uca doğru açılıyor. Organik saç kesimi de aynı mantık. Saç uzarken modeli bozulmuyor. 40 dakikada, ince ince çalışarak kesiyoruz. Bu teknik her boy saça uygulanabiliyor. İllaki kısacık olması gerekmiyor. Kalın ya da ince telli olması da önemli değil. Saçın cinsi ne olursa olsun biz o doğal düşüşü yakalayabiliyoruz."

Her ay çıkmayan dipler, uzarken şekli bozulmayan saçlar... Bir kuaför neden bunu istesin ki? Petra ve Thomas bu soruma çok gülüyor. Meğer herkes benim gibi düşünüyormuş. Uzun vadede kárlı çıkacaklarını açıklıyorlar: "Bizim müşterimiz salondan mutlu ayrılıyor ve normalden fazla parayı gönül rahatlığı ile ödüyor. Bu lüks bir kıyafet almaya benziyor."
/images/100/0x0/55eb4d90f018fbb8f8b88911

Kriz var diye kısa saç moda oldu

Bu kış üç dört trendin varlığından söz etmek zor. Aslında bu kış her şey var. Bir tarafta volümlü dalgalı saçlar, diğer tarafta geometrik kesimler... Ama kısa saçların hakimiyeti dikkat çekici. Bu biraz krizle alakalı. Tarihe baktığımızda uzun saç iyi zamarları temsil ederken kısa saç kötü günleri simgeler. Kısa saç rahatlama isteğinin ifadesidir.

TAMAMEN TEKNİK MESELESİ

Petra ile Thomas’ın organik kesim ve boya tekniği, bizim anladığımızdan biraz farklı. Organik ile kastettikleri doğal ve kimyasal olmayan bir boya değil. Onlar saçı organik bir element olarak görüyorlar. Saçla birlikte uzayan boyaya organik diyorlar. Böylece ayda bir dibiniz çıkmıyor. Organik kesilen saçın da uzarken modeli bozulmuyor.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!