Sabah 6'da kalkıp eşimi işe yollarım
Güncelleme Tarihi:
2000’lerin başında hem Türkiye’nin hem de Avrupa’nın en iyi modeli seçildi. 2003 yılında katıldığı Türkiye Güzellik Yarışması’ndan da kraliçe olarak ayrıldı. şimdilerde ise Star TV’de yayınlanan “Mega Magazin” programıyla izleyici karşısına çıkıyor... Tuğba Karaca, hakkında bilinmeyenleri Boxer dergisine anlattı.
Çocukluğunuz Ankara’da geçmiş. Daha sonra İzmir’e gidişiniz nasıl oldu?
- Ankara’da doğdum. ılkokulu orada okuduktan sonra basketbolcu olan ağabeyimin İzmir’e transferi sebebiyle İzmir’e taşındık. Tabii Ankara gibi bir yerden İzmir’e gidince biraz zorlandım ama daha sonra alıştık tabii.
Modellik kariyeriniz nasıl başladı?
- Bodrum’da tesadüf eseri Başak Gürsoy’la tanıştım. Kendisi benim model olmaya çok uygun olduğumu ve mutlaka bu mesleği yapmam gerektiğini söyledi. “Senin gibi güzel kızlara ihtiyacım var” dedi. O kadar ısrar edince, annemle birlikte görüşmeye gittik. Fotoğraflarımı çektiler ve hemen profesyonel kataloğa koydular. Böyle olunca da annem yapılan işe çok güvendi. Aslında yaşım tutmuyordu. O nedenle sözleşmeyi de annem imzaladı. Böylece modelliğe resmi olarak başlamış oldum.
İlk defilenizde Vakko’yla çalışmışsınız. Çok heyecanlandınız mı, korkularınız oldu mu?
- O dönem Vakko’nun elemeleri varmış. Fakat benim haberim yoktu bu elemelerden. Öğrendiğimde de çoktan bitmişti. Ama Başak Gürsoy mutlaka beni de görmelerini istemiş. Apar topar görüşmeye çağırdılar. O zamanlar erkek gibi kısacık saçlarım vardı. Bana mini bir etek, altına da topuklu ayakkabı giydirdiler ve yürüttüler. Ben bir yürüdüm, geldim ve “Tamam” dediler. Normalde üç-dört elemeden sonra seçiliyor modeller ama beni hemen kabul ettiler. ılk defilemdi ve inanılmazdı. Çok heyecanlandım. Boy sırasına göre diziliyordu mankenler. Benim sıramda Deniz Pulaş vardı. ılk kez soldan dönmeyi defile sırasında taklit ederek öğrendim zaten.
AYSUN MEDYADAN BUNALDIĞI İÇİN YURTDIŞINA GİTTİ
Modelliğe başlanmadan önce defile izler miydiniz?
- O da çok ilginç bir hikâyedir. İzmir’de yaşarken Efes Oteli’ne Vakko defilesi gelmişti ve arkadaşlarımla çok merak edip izlemeye gitmiştik. Yürüyen bir podyum vardı. Mankenler hareketsiz şekilde duruyorlardı. Çok etkilenmiştim. Deniz Pulaş’ı da ilk kez orada görmüştüm. Çok ilginçtir ki, çıktığım Vakko defilesinde de hareketli podyum vardı ve bu kez ben de üstündeydim. Yanımda da Deniz...
2003 yılında Türkiye Güzellik Kraliçesi seçildiniz. Yarışmayı kazanacak kadar iddialı mıydınız?
- Ondan önce 2000 yılında “Best Model of Turkey” ve “Best Model of Europe” seçilmiştim aslında. Ama hiç tanınmıyordum. Medyatik de değildim. Aslında o dönem böyle olmasını ben istemiştim. Pek tanınmak istemiyordum. Çünkü istediğim her şeyi yapabiliyordum. 2003’te Türkiye Güzellik Yarışması’na katıldım ve kraliçe seçildim.
“Tanınmak istemiyordum” dediniz. Ama bir yandan da güzellik yarışmalarına katılmaya devam ettiniz.
- Hayır o şekilde değil. Demek istediğim, medyatik biri olarak tanınmak istemiyordum. Barlarda gezen biri olarak anılmak istemedim. Benim için önemli olan işimde iyi olmaktı. Her zaman da öyle oldu zaten. Tabii istemeden medyatik olanlar da var. Mesela Aysun Kayacı benim çok yakın arkadaşım. Ortalarda olmayı hiç istemiyor ama yine de medyada haberleri çıkıyor. Sırf bunlardan bunaldığı için yurtdışına gitti ki, rahat etsin biraz.
DİKSİYON HOCAM 'EĞİTİM ALMANA GEREK YOK' DEDİ
Modelliği bıraktığınız söyleniyordu bir dönem. Doğru mu?
- Evlendikten sonra ara verdiğim söylendi ama hayır, ara falan vermedim. Henüz evliliğimin ikinci ayında yurtdışında defilelere katıldım. Bu haberlerden sonra özellikle modelliği bırakmadığımı kanıtlamak için daha da çok defileye çıktım. 2008’de mesleki anlamda bazı şeylere çok kızdım, kırıldım ve bir süre kendimi başka şeylere yönelttim.
O dönem neler yaptınız?
- Oyunculuk ve diksiyon dersleri aldım. Haldun Dormen’le çalıştım, onun örencisi oldum. Bu arada da sunuculuk teklifleri geldi. Zaten hayatınıza nasıl yön verirseniz, öyle gidiyor. ıki senedir “Mega Magazin”i sunuyorum. Program canlı yayınlanıyor ve bu da benim için doğru bir tecrübe. ışin eğitimini aldığım için çok fazla heyecanlanmadım, daha doğrusu korkmadım. Çünkü nasıl konuşmam gerektiğini, ne yapmam gerektiğini biliyordum. Programdan sonra da çok güzel tepkiler aldım. Zaten diksiyon hocam “Eğitim almana gerek yok, güzel konuşuyorsun” dedi hep. Ama ben yine de eğitim alıyorum bu konuda.
BÜYÜK HIRSLARIM YOK
Şu anda neler yapıyorsunuz? Bulunduğunuz yerden memnun musunuz?
- 10 sene modellik yaptım ve gerçekten çok yoğun geçen yıllardı. Dünyada gitmediğim yeri kalmadı. Ama artık sektör daraldı. şimdi sunuculuk ve oyunculuğa yönelmek istiyorum. şafak Sezer’le birlikte “Kutsal Damacana 2”yi çektik. Yeni gösterime girdi. Çok güzel bir film oldu. şu anda çok mutluyum. Öyle büyük hırslarım yok benim. Tek amacım kendimi geliştirmek. Ben aynı zamanda ev hanımıyım. Evimle ilgilenmeyi çok seviyorum. Sabah 6’da kalkıp eşimi işe gönderiyorum ve sonra işlerimi toparlıyorum. Gayet normal bir hayatım var.