Oluşturulma Tarihi: Nisan 24, 2003 00:00
Festival seyircisinin çok yakından tanıdığı Rus yönetmen Aleksander Sokurov, belki de en ilginç yapıtı olan Rus Hazine Sandığı (Russki Kovcheg) ile festivalde. Eleştirmenler tarafından sinema tarihinin dönüm noktalarından biri olarak nitelendirilen
film, tüm Rus tarihini gözler önüne seren tek bir kaydırmalı çekimden oluşuyor. 96 dakikalık film, hem tarihi bir mekanı hem de bütün bir kültürü gözler önüne seriyor. Daha önceki gösterimi kaçıranlar için son fırsatlardan biri.Sokurov'un filmini çekmek için kullandığı mekan St Petersburg'daki ünlü Hermitage Müzesi. Bir dönem çarların kışlık sarayı olarak kullanılan bu mekan şimdi köklü Rus kültürünü yansıtan bir müze niteliğinde. Sokurov’un, görkemli salonların ve galerilerin içinde kıvrıla kıvrıla dolaşarak zamanda ve uzamda yaptığı gezintiyle gözler önüne serilen ise, Rusya tarihinden, Pedro ve kızı Katerina’nın devrinden 1913’e, Romanov’ların sonuna kadar uzanan, bir dizi olay. Rehberlerimizin biri Rusya’nın 19. yüzyıldaki ünlü bir anlatısının yazarı Marquis de Custine, diğeriyse hayli şüpheci ve görünmez olan yönetmenin ta kendisi. Sokurov filmde, Rusya tarihinin bu ‘hazine sandığı’na dadanmış olan hayaletleri rüyayı andırır biçimde sorguluyor. MALKOVICH YÖNETMEN KOLTUĞUNDAJohn Malkovich beyazperdenin kendi tarzını yaratmış usta oyuncularından biri. Malkovich bu kez yönetmen olarak geliyor festival seyircisinin karşısına. Yukarıdaki Dansçı (Pasos de Baile) Malkovich'in ilk kez yönetmenliği denediği filmi.Malkovich filminde, polisiye, politik drama ve aşk öyküsü türlerinin karışımından oluşan bir öyküyü beyazperdeye taşıyor. Film adı bilinmeyen bir Latin Amerikan ülkesinde geçiyor. Bu ülkede hiç de içaçıcı olmayan olaylar greçekleşmektedir. . Taşrada düşük kademeli devlet memurları öldürülmekte, başkentte ise sokak lambalarından üzerlerine sloganlar sıvanmış ölü köpekler sallanmaktadır. Ortaya “Ezequiel” diye bir isim çıkmıştır; devrim yapmaya ant içmiş, fanatik taraftarlarının bir Tanrı gibi tapındığı görünmez bir lider. Ezequiel’in taraftarlarınca uygulanan acımasız sindirme taktikleri sonucunda telaşa kapılan ordu, aynı şiddette ya da daha da sert biçimde karşılık vermeyi kararlaştırınca, ortalıkta kolektif panik havası esmeye başlar. Vaka, sabık bir avukat olan polis müfettişi Augustin Rejas’a verilir. Görevi, bunun şartların ortaya çıkardığı bir efsane mi, yoksa devlete yönelik ciddi bir tehdit mi olduğunu bulmaktır. Rejas, asilerin gözle görülür ilerlemesinin yarattığı gölgenin altında, Ezequiel’in ayak izlerini sürmeye başlar. Devam edebilmesini sağlayan tek şey, kızının bale öğretmeni Yolanda’dan aldığı güçtür...
button