Güncelleme Tarihi:
* “Vicdan”a katılma hikayenizden başlayalım öncelikle, proje size nasıl geldi?
- Senaryoyu gönderdiler. Okuyunca inanılmaz heyecanlandım. Evet, “aşk” hemen hemen her dizide işlenen bir konu belki ama bu dizide her karakterin farklı bir hikâyesi olduğu için senaryoyu bir solukta okudum. Daha sonra deneme çekimlerine gittim ve kısa süre sonra olumlu haber geldi.
* Canlandırdığınız Elif karakterini anlatır mısınız biraz?
- Elif, Timuçin Esen’in oynadığı Yunus’un nişanlısı. Çok naif ama bir yandan da müdahaleci bir kız. Yunus’un da babasının da hayatını yönetmeye kalkıyor. Bunun yanı sıra zengin bir kız, aile şirketinin ortaklarından biri ama aktif çalışma hayatı yok. Hayattaki tek amacı ve tutkusu Yunus.
* Siz de Elif gibi çalışmadan çok zengin olup gönlünüzce yaşamak ister miydiniz?
- Açıkçası bir insan üretmediği zaman hayattan nasıl zevk alır hiç bilmiyorum. Çok yorulduğum zamanlarda bu tip insanlara özendiğim oluyor. Arada sırada ben de istiyorum işim gücüm olmadan gezip tozmayı ama yapamam. Çünkü üretkenlik benim için hayata tutunma noktası. Üretmek ve ürettiklerimi paylaşınca hayattan keyif alıyorum.
ROLÜM YÜZÜNDEN SOKAKTA TAŞLANDIM
* Oyunculuğunuzla ilgili ne gibi tepkiler alıyorsunuz?
- “Yabancı Damat” dizisinde çok kötü bir karakteri canlandırıyordum, o yüzden bir gün sokakta dizime taş atmışlardı, pazara gittiğimde saçlarımı çekiyorlardı. Ben yine de bunu iyi bir şey olarak değerlendirdim. Demek inandırıcı oynuyorum ki bu tepkileri alıyorum.
* Öpüşme, sevişme sahnelerinde oynamayı pek sevmiyormuşsunuz, neden?
- Türkiye’de bu sahneler işin çok önüne geçiyor. Dolayısıyla bu tarz sahnelerin inandırıcılığı ve hikâyede önemli bir yeri olmalı. Ancak sahneye kendim inanırsam izleyiciyi de inandırabilirim.
* Bugüne kadar kaç kere yaşadınız böyle bir durumu?
- Bir kere yaşadım ama partnerim çok şekerdi ve beni inanılmaz rahatlattı.
* Kimdi?
- Mert Fırat. “Binbir Gece” dizisinde böyle bir sahnemiz vardı. Ama sayesinde o sahneyi çok rahat çektik.
* Peki bu tutumunuzun önünüzü kapayabileceğini düşünüyor musunuz?
- Bilmem, bunu yapımcılara sormak lazım. Bir sinema filminde böyle bir sahne vardır ve o sahnenin yeri doldurulamaz bir etkisi vardır. Hâl böyleyken elbette seve seve oynarım.
EŞİMLE BİRBİRİMİZİ HİÇ KISITLAMIYORUZ
* Uzun bir beraberliğin ardından sunucu Emre Fakıoğlu ile evlendiniz. Nasıl gidiyor evlilik?
- Sekiz senelik bir beraberlikten sonra evlendik. İki yıldır da her şey çok güzel gidiyor. Başlarda evlilikten korkuyordum ama o kadar doğru bir insanla evlendim ki, kendimi çok şanslı hissediyorum.
* Uzun beraberlik yaşayan çiftlerin evlendikten sonra heyecanlarının tamamen bittiği söylenir. Sizde durum nasıl?
- Emre de ben de ilk önce birbirimizi birey olarak kabul ettik. Ben kız arkadaşlarımla akşamları çıkarım, Emre kendi erkek arkadaşlarıyla çıkar. Birbirimizin özgürlük alanını kısıtlamıyoruz. Bu yüzden heyecanımız hiç bitmiyor.