Rakı masasından planör yaptılar dansöz oynatıp uçacaklar

Güncelleme Tarihi:

Rakı masasından planör yaptılar dansöz oynatıp uçacaklar
Oluşturulma Tarihi: Mayıs 22, 2010 00:00

Hani bazı fırsatlar vardır, kazık kadar olmanıza rağmen çocuklaşmanıza, saçmalamanıza, şımarmanıza izin verilir. Red Bull Flugtag Uçuş Günü yarışması işte o fırsatlardan biri. Keyfinize göre istediğiniz malzemeden, istediğiniz şekilde tasarladığınız bir uçuş makinesiyle 6 metrelik bir rampadan denize doğru uçarak macera yaşıyorsunuz. Sonuç belli; ne kadar uçarsanız uçun denizi boyluyorsunuz.

Yanınıza kâr kalan şey, 6 metrelik rampada istediğiniz şovu yapma şansınız ve uçarken aldığınız keyif. Bir de kazanırsanız ödülünüz olan pilotluk eğitimi. 23 Mayıs Pazar günü (yarın), saat 12.00’de İstanbul Caddebostan sahilinde yapılacak yarışmada, Çakmaktaşların arabası, Viking gemisi veya alışveriş çantası şeklinde tasarlanmış çok eğlenceli tasarımlar var. Yarışmaya katılacak 40 takımdan biri de Ehl-i Keyf. Kendilerinin rakı masası uçuş aracını görünce, “Ben de bu takımın bir parçası olmalıyım” dedim ve hazırlıklarına katıldım.

Takımın adı üstünde Ehl-i Keyf. Belli ki sıkı bir rakı masası raconları var. “Tamam ben bu takımın bir parçası olmak istiyorum” dediğimde Kocaeli’ne doğru yola çıktık. Yarışmaya oradan katılıyorlar ve yaş ortalaması en yüksek takım.
Buluşacağımız yere yaklaşırken takımın pilotu Orhan Özçalık’ı (49) aradık. “Tamam ben yola çıktım sizi görürüm” dediğinde, en zevzek halimizle “Elinize kırmızı karanfil alın da sizi tanıyalım” diyerek güya eğleniyorduk. Karşımızdaki ses, “Kırmızı karanfile gerek yok, kırmızı sakalımdan beni zaten tanırsınız” dedi!
Gerçekten de karşımızda sakalı kırmızı saç boyasıyla boyanmış, üzerinde Buddha deseni basılı tişörtü ve şortuyla bizi karşılayan, 50’lilerine merdiven dayamış ilginç bir tip vardı. Kocaeli’nin bir köyünde kendi yaptığı küçük bir evde yaşıyor. Evdeki ve bahçedeki her şey onun elinden çıkma. Müthiş el becerisini görüp ne iş yaptığını sorduğumda, “Meczup” diyerek dalgasını geçiyor, sonra da gerçeği söylüyor; “Heykeltraş ve aynı zamanda bir dağ rehberiyim. Parasız kaldığımda Ağrı Dağı’na gider, rehberlik yapar sonra buraya geri dönerim.”
“Burası” dediği yer, arkadaşlarıyla “Yalınayak Tekkesi” adını verdiği evi. Yalınayak tekkesinde takımın diğer üyeleriyle de tanıştım. Atila Karaalp (43) doktor, Ufuk Özgöz (45) psikolog, Tuğçe Kıltaç (27) ise oyuncu. Tuğçe Kıltaç hariç hepsi 25 yıldır arkadaş. Ama Tuğçe de zaten arkadaşlarının kızı. Ekipteki görevi, rakı masasının neşesi dansöz olmak.
“Ekibin en genci benim. Onlar aslında annemin kankaları. Rakı masasıyla uçacaksanız ben de dansözünüz olayım dedim. Kafası öyle açık insanlar ki, kuşak farkımız yok. Hatta bazen ben onların yanında tutucu bile kalıyorum” diyor.

EKİP LİDERİ MACGYVER GİBİ

Tuğçe hariç ekibin hepsi, Hacettepe Dağcılık Kulübü Üyesi. Takıma niye Ehl-i Keyf adını verdiklerini, anlattıkları anektodlardan anlıyorsunuz: “Dağda yanımıza küçük bir rakı almıştık. Bardağı kara daldırdık, biraz da rakı koyduk. Büyük aramalardan sonra bir de katlandığında kitap kadar olan bir cep mangalı bulmuştuk. İnce de bir odunumuz vardı. Domuz vurmuştuk, pişirip yedik, rakımızı da içtik.”
Rakı masası uçuş makinesinin çizimini de 2 saatte bir büyük rakı bitirirken yapmışlar. Orhan Özçalık, ekip arkadaşlarının tabirine göre, bir zamanlar neredeyse sakızdan bomba yapan dizi film kahramını Macgyver gibi bir adam. El becerisi çok yüksek olduğu için her türlü şeyi rahatlıkla yapabiliyor. Evin önündeki veranda, ahşaptan yapılmış salıncakla hamak arası şey onun elinden çıkma. İşte bu nedenle rakı masasını yaparken hiç de zorlanmamışlar.
Flugtag’a katılma fikrinin kimden geldiğine gelince; O da Orhan Bey’in başının altından çıkma. İlki 2008’de yapılan Flugtag’ın rampasını o kurmuş ve kurarken, “Bir daha yapılırsa bu kez kesin yarışmacı olacağım” demiş.
Uçuş makinesini yaparken o kadar eğlenmişler ki: “Bizim için bu yarışmaya katılmanın tek amacı eğlenmekti. Şu ana kadar bunun yüzde doksanını karşıladık. Geriye sadece yarış kaldı. Kafamız uçar da alet uçar mı bilmiyoruz” diyorlar.
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!