Güncelleme Tarihi:
Sahneye ‘Rain Man’i koyuyorlar! Başrollerini Devrim Evin ve Reha Özcan’ın paylaştığı oyunun prova salonundayız...
Yönetmen Kemal Başar, 30 yıllık hayalini gerçekleştirip ‘Tiyatro Keyfi’ adıyla kendi tiyatrosunu kurdu. Başar’ın sanat yönetmenliğini üstlendiği tiyatro eylülden itibaren, geçen sezon sonu Levent Özdilek ve Nilüfer Bıyıklı tarafından açılan Cihangir’deki BO Sahne’de, ‘Bo Sahne’de Tiyatro Keyfi’ konseptiyle izleyiciyle buluşacak.
Tiyatro Keyfi, yeni sezonda BO Sahne’de iki oyun sahneye koyacak. İlki; Adam Long, Daniel Singer ile Jess Winfield’in yazdığı ‘Shakespeare’in Bütün Eserleri (Hafif Kısaltılmış)’. Kemal Başar’ın söylediği üzere, Türkiye’de ilk kez sahnelenecek olan ve ödenekli tiyatroların, hakkında “Bu oyun Türkiye’de oynanamaz” diyen dramaturji raporları bulunan oyun; üç şaşkın oyuncunun bir buçuk saatte Shakespeare’in bütün eserlerini, Soneler’i dahil, oynayabileceklerini iddia ettikleri ve rolden role girdikleri son derece dinamik bir komedi. Provaları çoktan biten oyunda Ercüment Aydın, Evren Erler ve Yağız Can Konyalı rol alıyor. Rejiyse Kemal Başar’a teslim. Oyun 21 Eylül’de BO Sahne’de prömiyer yapacak. Tiyatro Keyfi’nin yeni sezonun en çok merak edilen oyunlarından biri olacağını tahmin etmenin zor olmadığı diğer oyunuysa, ‘Rain Man’. 1988’de bir hastalığın tanıtımı şeklinde projelendirilen film, Dustin Hoffman ve Tom Cruise gibi dev oyuncularla taçlandırılmıştı. Film sayesinde otizm tanındı. Hastalığın vakıfları ve dernekleri kuruldu. Ülkeler otizme ödenek ayırdı. Hasta yakınları hastalığı tanıyıp, hastayla nasıl yakınlık kuracaklarını anladı. Barry Levinson’ın yönettiği ‘Rain Man’, hâlâ ‘en iyi’ler listesinde. Filmi izleyenlerin çok iyi bildiği gibi; Los Angeles’ta yaşayan ithal araba satıcısı Charlie ile babasının ölümünden sonra varlığından haberdar olduğu otistik abisinin hikâyesini anlatmıyor sadece Rain Man. Satır aralarında vahşi kapitalizmin insanları birbirlerine yaslanacakları değil de, birbirlerinin üzerine basacakları şekilde sıkıştırdığı gerçeğinin de resmini çiziyor. Oyunda Kemal Başar’ın gönlünü çelen de bu zaten.
Devrim Evin
Malzememe uygun
Profesyonel tiyatro hayatımda yaklaşık 30’a yakın oyunda yer aldım. Bunun içinde Çehov, Shakespeare, Yaşar Kemal, Orhan Kemal ve Güngör Dilmen gibi önemli yazarların eserleri var. Yaklaşık sekiz yıldır yurtdışında Polonya, Danimarka, Portekiz, İtalya gibi ülkelerde tiyatro çalışmalarında yer alıyorum. Sinemada da Fetih 1453’te Fatih Sultan Mehmet’le birlikte beklediğim rol geldi. İnsanlar beni 34 yaşında tanımış oldular. Ben İstanbul’da aslında daha önce birkaç oyunda oynadım ama filmden önce ünlü olmadığım için pek bilmezler. ‘Rain Man’, tanındıktan sonra ilk kez İstanbul’da oynayacağım bir oyun. Charlie tipi karakterleri ben oynadım tiyatroda daha evvel. O yüzden pek zorluk çekmiyorum rolü canlandırırken. Benim malzememe de yakın bir karakter. Ben, bedenimi ve sesimi sahnede kullanmayı ve esnek olmayı seven, hareketli bir adamımdır. Charlie de dinamik, genç bir karakter. O yüzden mutluyum canlandırırken.
Reha Özcan
Doktorla çalışıyorum
Bu tip rolleri çalışırken beni en çok korkutan şey, izleyen insanları rencide etmektir. Bunun için de başka yolculuklar yapılması gerekiyor. Oyun aracılığıyla bireyin yalnızlaşması üzerine bir yolculuk yapmayı planlıyoruz. O anlamda bu oyun beni çok etkiledi. Sonuçta Türkiye’de ilk kez ‘Rain Man’ oynanacak olması ve Türkiye’nin ilk Raymond’ını oynayacak olmam benim için önemli. Ama çalışma anlamında da son derece riskli ve zor. Oyuncu disiplini adına vücut, nefes, bakışla ilgili çalışmam gerekenler var. Bunları çalıştıktan sonra unutup yaşayan hale getirmem gerek. Sahne üzerinde diğer oyuncu arkadaşlarla onları yaşar hale getirebilecek unsurları yakalamam gerek. Bu, en ağrılı ve sinir bozucu süreç. Doktor, psikoterapistlerle çalışıyoruz. Hasta yakınlarıyla yakın ilişkideyim. Onun davranış biçimleri, nefes alışı, duruşu, yürüyüşü, bakışı, gestus’ları sahneye nasıl yansır; prömiyer gecesi göreceğimiz, bilmediğimiz bir iş.