Punk’çı Meltem

Güncelleme Tarihi:

Punk’çı Meltem
Oluşturulma Tarihi: Mart 27, 2010 01:00

Rol aldığı Bollywood filminin çekimleri nedeniyle vaktinin büyük bölümünü Hindistan’da geçiren Meltem Cumbul, InStyle için objektif karşısına geçti. Derginin oyunculuktan modaya uzanan sorularını da yanıtlayan Cumbul, bir dönem punk akımını takip ettiğini söyledi: “O dönemde çok çılgın giyinirdim.”

Haberin Devamı

MELTEM CUMBUL FOTOĞRAFLARI

“Aşk Yakar” bittikten sonra Mimar Sinan Üniversitesi’nde verdiği oyunculuk dersleriyle ilgilenen Meltem Cumbul’un sakin günleri, kısa süre önce bir yıllığına yüzü olduğu Perwoll’ün reklam çekimleri ve rol aldığı Hint filmi “Tell Me Oh Khudaa” nedeniyle oldukça hareketlenmiş. Ama Cumbul’un bu durumdan şikayetçi olduğunu sanmayın. “Bu kadar sevdiğim bir işi yapmıyor olsaydım belki yorulabilirdim. Ama hayır! Benim motivasyon kaynağım işime duyduğum sevgi” diyor. 
  
şener şen’le başrolünü paylaştığı “Gönül Yarası”ndan sonra Türkiye’deki film tekliflerini kabul etmeyen, Los Angeles’ta iki filmde yer alan Cumbul yine setlerde bugünlerde. “Tell Me Oh Khudaa”nın Kaş civarında yapılan Türkiye çekimleri tamamlanmış bile. Filmin en önemli yanlarından biri, projede Türkiye’de de “Avare” filmiyle çok tanınan Raj Kapoor’un oğlu Rishi Kapoor’un olması:

“Çocukluğumdan beri Hint filmlerini çok severdim. Daha doğrusu annem çok sevdiği için ben de izlerdim. Annem hayatta olsaydı, Raj Kapoor’un oğluyla aynı filmde olacağım için çok sevinirdi. Bu filmi kabul etmemin böyle duygusal bir tarafı var. Senaryo ve yönetmen ilk kez önemini yitirdi. Bu filmin prodüktörü Hindistan’ın en önemli kadın aktrislerinden Hena Manini; rol arkadaşım Rishi Kapoor da ülkenin en büyük yıldızlarından.”
 
HER ZAMAN YEMEK KAPLARIMLA GEZERİM

Meltem Cumbul, fit vücudu, pırıl pırıl saçları ile sanki 20’lerini tamamlamak üzere bir genç kız gibi duruyor. Buna rağmen güzellik reçetesi öyle çok uzun değil: “Sabah nemlendiricimden sonra mutlaka güneş koruması sürerim. Sonra fondötenimi uygularım. Çok ince yapılı olduğu için yüzümde yok gibi durur. Üzerine bir allık, bir rimel ve bir de dudak nemlendiricisi tamamdır.”

Gece bir yere giderken ise dudaklardan çok gözlere ağırlık veren bir makyaj tercih ediyor. 21 yaşından beri yüzüne profesyonel makyaj uygulanan Cumbul, cildini her zaman temiz ve nemli tutmasının çok işe yaşadığını söylüyor ve ekliyor: “Beslenme de bunu destekleyen bir etken. Tabii, genetik faktörleri de unutmamak lazım.”

Laf beslenmeden açılmışken söylemek gerek; Cumbul, çekime gelir gelmez çantasından önce plastik yemek kaplarını çıkarıp masanın üzerine dizdi, bir de kocaman bir matara yeşil çayını koydu gözünün önüne... “Ben kaplarımla gezerim. ızmirli olduğum için sebze ağırlıklı besleniyorum. Bunun kilomu korumamda ve cildimi taze tutmamda etkili olduğunu düşünüyorum. Yanımda soya soslu brokolilerim, organik yer fıstığı ezmesiyle yediğim elmalarım ve tavuklarım bulunur” derken yeşil çayı her gün neredeyse altı fincan kahveyle aldattığını kıkırdayarak söylüyor. ‘Anne yemekleri’ yapmakta çok iyi olduğunu söylerken, birkaç dakika önce son yudumunu aldığı Türk kahvesi fincanını çevirerek fal kapatıyor ve meraklı gözlerle çevresindekilere, “Kim bakacak?” diye soruyor.

ANNEM MİNİ GİYMEMİ İSTERDİ

Bu beslenme biçiminin formunu korumasındaki etkisi büyük, hiç şüphesiz. Ama özellikle Los Angeles’ta ağırlık verdiği spor saatlerinin de hakkını yememek lazım. Her ne kadar Türkiye’ye döndükten sonra bir süre ara verse de şimdilerde sporu ihmal etmiyor. Ve özellikle spor hocasının pek methettiği sırt kasları üzerinde çalışıyor. Ehh hazır bu kasları çalıştırırken de, bu sıralar sırt dekoltelisini keşfetmenin keyfini yaşıyor. Ve fark etmeden insana inanılmaz bir güç kazandıran, en sevdiği spor tai-chi yapmaya dönmek istiyor.

Giyim konusunda belirli kuralları var. “Ben nedense kapalı ama uçuşan kıyafetleri tercih ediyorum, şov yaparken ya da fotoğraf çekimlerinde daha cesaretli davranabiliyorum. O zaman mini elbiseler giyebiliyorum. Ama normal hayatımda beni mini bir elbiseyle ya da etekle göremezsiniz. Bunlar benim tamamıyla sahne tarzımı oluşturuyor” derken yine annesini anımsıyor: “Annem benim mini etek giymemi çok isterdi. Genç kızken en fazla ısrar ettiği konu buydu. Ama şovlar dışında bana giydiremedi.”

KIŞIN BİLE PALTO İÇİNE TİŞÖRT GİYERİM

Cumbul’un modaya ilgisi çocukluğuna kadar gidiyor. Modayı yakından takip eden bir annenin kızı o. Sonra genç kızlık döneminde o da ilgi duymaya başlıyor kıyafetlere. 21 yaşında, “Modanın kalbi” dediği Londra’da yaşamaya başlayınca sokak modasını, Vivienne Westwood’u ve punk akımını keşfediyor. “Çok çılgın giyindiğim bir dönem vardır. Saçımı maviye boyamasam da punk akımını takip ettiğimi söyleyebilirim” diyor. Vivienne Westwood hayranlığı şimdi de devam ediyor. şu sıralar dolabında en çok Modify marka jean’ler ve tişörtler yer alıyor. Kalın şeyler sevmediği, kışın bile tişört üzerine palto giymeyi tercih ettiği için tişörtler onun için çok önemli.

Haberin Devamı

AŞK KONUSUNDA DUDAKLAR MÜHÜRLÜ

Özel hayat konusunda dudakları mühürlü Cumbul’un. Ne epey zaman önce sonlanan evliliği ne de geçen yaz magazin sayfalarından takip ettiğimiz Kıvanç Tatlıtuğ ilişkisi üzerine konuşuyor... Yeniden evlenme konusunda, “Kader, kısmet” diye başlıyor söze gülerek ama sonra ciddileşerek, “Benim hedefim evlenmekten çok ömür boyu bir hayatı paylaşabilecek zenginlikte iki kişinin, uyumla bir arada olabilme başarısını yakalayabilmek” diyor. Bu başarıyı yakalayabilmek için ilişkiler yaşıyor.

Aşk, hayatında elbette önemli. Peki önce kendisi ya da iş mi geliyor, yoksa aşk mı? “Özel hayat çok önemlidir. Bu yüzden insanın hayatında birinci sırada yer almalıdır. Bireysel mutluluk önemlidir ama ben ayırarak bakamıyorum. Eğer bir beraberlik yaşıyorsam, söz konusu olan ‘biz’dir artık. Bu yüzden de bireysel mutluluk üzerinden değil, bizim mutluluğumuz üzerinden bakmaya başlarım hayata. Ben bu şekilde mutlu oluyorum”

Haberin Devamı

MELTEM BiR RENK OLSAYDI NE OLURDU?

Meltem Cumbul’un en yakın üç arkadaşı yanıtladı...


Aslı Göknar: Mor olurdu bence. Çok yaratıcı, enerjisi yüksek bir renk mor, tıpkı Meltem gibi.
Ayşe Barım: Benim için Meltem eşittir kırmızı. O öyle bir kadındır ki, her zaman çok canlı, heyecanlı ve ateşlidir.
Yaşar Gaga: Meltem rengarenk. Onu tek bir rengin içine almak ve orada tutmak bana çok zor geliyor. Lunapark gibidir o. Eğlenceli, renkli... ılle de bir renk seçeceksem aşkın rengi kırmızıyı seçerim ona.   

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!