Prada isterse binlerce dolarlık çantalarını sprey boyayla boyayabiliriz
Güncelleme Tarihi:
Hakan Gence
Oluşturulma Tarihi: Eylül 19, 2009 00:00
Ram&Mar, Portekizli iki grafiti sanatçısı. Dört yıldır beraber çalışıyorlar. Hayal güçlerini duvarlardan tişörtlere kadar boyayarak aktarıyorlar. Şimdiye kadar İspanya’dan Fransa’ya, Brezilya’dan Polonya’ya dünyanın pek çok farklı noktasında grafiti uygulamaları yaptılar. 25 Eylül’e kadar da Eastpak’in davetlisi olarak İstanbul’dalar.
Ram&Mar gerçek isimleriniz mi?
Ram: Bu isimler bizim grafiti lakaplarımız. Ram, hızlı aerosol hareketi anlamına geliyor. Mar’ın lakabıysa okyanus sevgisinden.
Grafiti’ye nasıl başladınız?
Ram: 20 yaşında resim yaparak başladım. Memleketimde yalnızdım ve hep resim yapardım ama sokaklara da resim yapmaya başlayınca adeta bağımlısı oldum.
Mar: Grafitiyle ilk 8 yaşında, sokaklara resim çizerek tanıştım. 21 yaşından sonra spreyle resim yapmak ilgimi çekti.
Grafiti’nin eğitimi var mı?
Mar: Ben moda tasarımcısı ve illüstratörüm. Ram, grafik tasarımcısı. Kendi kendimizi geliştirdik. Bence bu konudaki en iyi okul sokaklar. Tıpkı piyano çalmak veya diğer yaratıcı etkinlikler gibi, grafiti de öğrenilebilir. Gerçekten öğrenmek istiyorsanız, bu önce resimle başlar. İçinde yaşadığınız topluma saygı duymanız ve sokakları sevmeniz gerekir.
Peki grafiti artık mesleğiniz mi? Yoksa ek iş mi?
Mar: Evet, bu işi yapıyorum ve aynı zamanda bebek bakıyorum. İki yaşında harika bir kızım var ve genellikle günümün bir kısmını onun dünyayı keşfedişini izleyerek geçiriyorum, o bana ilham veriyor. Yavaş yavaş çizimler yapmaya başladı bile.
Ram: Şu anda görsel tasarımlar, toprak sanatı, dekorasyon ve resimle geçimimi sağlıyorum ve tabii grafiti yapmak üzere seyahat ediyorum.
Çizimlerinizi, projelerinizi nasıl hazırlıyorsunuz?
Ram: Etrafımda beni etkileyen her türlü unsuru kullanarak o anda çizim yapıyorum. Serbest stil diyebiliriz.
YENİ DAVRANIŞ BİÇİMLERİNDEN İLHAM ALIYORUZ
En çok nasıl zeminlere çizim yapmak hoşunuza gidiyor?
Ram: Mümkünse eski ve insanların unuttuğu zeminler. Yeni alanlara dönüştürülebilecek tarihi kalıntılara.
Mar: İnsanların sevdiği duvarlara, kanvaslara çizim yapıyorum ve şimdi kendi tişört baskılarımı yapmaya başladım.
Hangi şekilleri ve desenleri kullanmayı seviyorsunuz?
Ram: Su, doğa, gelecek, dünya ve yaşanan anları kullanıyorum. Mar ise kuşunu, kendi karakterlerini ve kızını çizmeyi seviyor.
Çizim tarzlarınız arasında fark var mı?
Mar: Kendimi bildim bileli karakterler ve vücutlar çiziyorum. Hiçbir zaman harf ağırlıklı çalışmadım, harflerin yerine karakterleri kullandım. Kahverengi ve sarı tonlarını seviyorum.
Ram: Her resimde halen harfler kullanıyorum ama arka planı da çiziyorum.
Çizimlerinizde size en çok ne ilham verir?
Ram: Yeni kültürler ve davranış biçimleri, farklı koşullarda ortaya çıkan farklı anlar ve insanlar.
Her tür çantaya grafiti uygular mısınız? Mesela binlerce dolarlık bir Prada’ya?
Ram: Bu tamamen Prada’nın çantaya ve benim sanatıma gösterdiği saygıyla ilgili.
Türkiye’ye özel bir grafiti çizmenizi istesek, nasıl bir şey çizerdiniz?
Ram: İstanbul için tamamen farklı stiller kullanarak Boğaz’ı ve bir köprü çizerdim.
Mar: İnsanların gülüşleri, mutlulukları ve aynı zamanda bazı ciddi suratlar.
HİP-HOP GRAFİTİ KULLANILAN İLK MÜZİK
Grafiti bazı aileler tarafından “serserilik” olarak görülüyor...
Ram: Bu kişiler farklı kültürlere ve özgürlüğe saygı duymuyor. Yaptığımız şeyi ve nasıl yaşadığımızı gördükleri zaman doğal olarak fikirleri değişiyor.
Grafiti dendiğinde akla hip-hop kültürü geliyor. Buna katılıyor musunuz?
Ram: Grafiti her türlü müziğe uygun bence. Özellikle dış mekân ve sokak müziğine. Ancak hip-hop grafiti kullanılan ilk müzik türü.
Ram & Mar’ın desenli çantalardan isterseniz yapmanız gereken tek şey, etkinlik alanlarında satışa sunulacak Eastpak çantalardan edinmek. İşte etkinlik tarihi ve mekânları: 19 Eylül Boyner İstinye Park, 21 Eylül Intersport Meydan, 22 Eylül Sportworks Palladium, 23 Eylül Intersport Kanyon, 24 Eylül Perşembe Yeditepe Üniversitesi, 25 Eylül Cuma Sportworks Palladium.
Ram: Bu isimler bizim grafiti lakaplarımız. Ram, hızlı aerosol hareketi anlamına geliyor. Mar’ın lakabıysa okyanus sevgisinden.
Grafiti’ye nasıl başladınız?
Ram: 20 yaşında resim yaparak başladım. Memleketimde yalnızdım ve hep resim yapardım ama sokaklara da resim yapmaya başlayınca adeta bağımlısı oldum.
Mar: Grafitiyle ilk 8 yaşında, sokaklara resim çizerek tanıştım. 21 yaşından sonra spreyle resim yapmak ilgimi çekti.
Grafiti’nin eğitimi var mı?
Mar: Ben moda tasarımcısı ve illüstratörüm. Ram, grafik tasarımcısı. Kendi kendimizi geliştirdik. Bence bu konudaki en iyi okul sokaklar. Tıpkı piyano çalmak veya diğer yaratıcı etkinlikler gibi, grafiti de öğrenilebilir. Gerçekten öğrenmek istiyorsanız, bu önce resimle başlar. İçinde yaşadığınız topluma saygı duymanız ve sokakları sevmeniz gerekir.
Peki grafiti artık mesleğiniz mi? Yoksa ek iş mi?
Mar: Evet, bu işi yapıyorum ve aynı zamanda bebek bakıyorum. İki yaşında harika bir kızım var ve genellikle günümün bir kısmını onun dünyayı keşfedişini izleyerek geçiriyorum, o bana ilham veriyor. Yavaş yavaş çizimler yapmaya başladı bile.
Ram: Şu anda görsel tasarımlar, toprak sanatı, dekorasyon ve resimle geçimimi sağlıyorum ve tabii grafiti yapmak üzere seyahat ediyorum.
Çizimlerinizi, projelerinizi nasıl hazırlıyorsunuz?
Ram: Etrafımda beni etkileyen her türlü unsuru kullanarak o anda çizim yapıyorum. Serbest stil diyebiliriz.
YENİ DAVRANIŞ BİÇİMLERİNDEN İLHAM ALIYORUZ
En çok nasıl zeminlere çizim yapmak hoşunuza gidiyor?
Ram: Mümkünse eski ve insanların unuttuğu zeminler. Yeni alanlara dönüştürülebilecek tarihi kalıntılara.
Mar: İnsanların sevdiği duvarlara, kanvaslara çizim yapıyorum ve şimdi kendi tişört baskılarımı yapmaya başladım.
Hangi şekilleri ve desenleri kullanmayı seviyorsunuz?
Ram: Su, doğa, gelecek, dünya ve yaşanan anları kullanıyorum. Mar ise kuşunu, kendi karakterlerini ve kızını çizmeyi seviyor.
Çizim tarzlarınız arasında fark var mı?
Mar: Kendimi bildim bileli karakterler ve vücutlar çiziyorum. Hiçbir zaman harf ağırlıklı çalışmadım, harflerin yerine karakterleri kullandım. Kahverengi ve sarı tonlarını seviyorum.
Ram: Her resimde halen harfler kullanıyorum ama arka planı da çiziyorum.
Çizimlerinizde size en çok ne ilham verir?
Ram: Yeni kültürler ve davranış biçimleri, farklı koşullarda ortaya çıkan farklı anlar ve insanlar.
Her tür çantaya grafiti uygular mısınız? Mesela binlerce dolarlık bir Prada’ya?
Ram: Bu tamamen Prada’nın çantaya ve benim sanatıma gösterdiği saygıyla ilgili.
Türkiye’ye özel bir grafiti çizmenizi istesek, nasıl bir şey çizerdiniz?
Ram: İstanbul için tamamen farklı stiller kullanarak Boğaz’ı ve bir köprü çizerdim.
Mar: İnsanların gülüşleri, mutlulukları ve aynı zamanda bazı ciddi suratlar.
HİP-HOP GRAFİTİ KULLANILAN İLK MÜZİK
Grafiti bazı aileler tarafından “serserilik” olarak görülüyor...
Ram: Bu kişiler farklı kültürlere ve özgürlüğe saygı duymuyor. Yaptığımız şeyi ve nasıl yaşadığımızı gördükleri zaman doğal olarak fikirleri değişiyor.
Grafiti dendiğinde akla hip-hop kültürü geliyor. Buna katılıyor musunuz?
Ram: Grafiti her türlü müziğe uygun bence. Özellikle dış mekân ve sokak müziğine. Ancak hip-hop grafiti kullanılan ilk müzik türü.
Ram & Mar’ın desenli çantalardan isterseniz yapmanız gereken tek şey, etkinlik alanlarında satışa sunulacak Eastpak çantalardan edinmek. İşte etkinlik tarihi ve mekânları: 19 Eylül Boyner İstinye Park, 21 Eylül Intersport Meydan, 22 Eylül Sportworks Palladium, 23 Eylül Intersport Kanyon, 24 Eylül Perşembe Yeditepe Üniversitesi, 25 Eylül Cuma Sportworks Palladium.