Sibel ARNA
Oluşturulma Tarihi: Şubat 26, 2005 00:40
İstanbul’da bir semt adı olan Maçka’dan yola çıktılar. Yurtdışında yazılıp okunamayacağı için ‘ç’yi ‘c’ yaptılar. Araya bir de ‘h’ sıkıştırdılar. Machka’nın Arnavutça’da kedi anlamına geldiğini öğrenir öğrenmez de kedili logo hazırladılar. İpekyol’un sahibi Yalçın Ayaydın ile Dice Kayek’in yaratıcıları Ayşe Ege ve Ece Ege güçlerini birleştirdiler. Ortaya post romantik Machka çıktı. Yalçın, ‘Machka Prada’nın Türk versiyonu olacak’ diyor.
Kedi logolu post romantik yeni marka Prada’nın Türkiye versiyonu olacak
Bir semt adı olan Maçka’dan yola çıktılar. Yurtdışında yazılıp okunamayacağı için ‘ç’yi ‘c’ yaptılar. Araya bir de ‘h’ sıkıştırdılar. Machka’nın Arnavutça’da kedi anlamına geldiğini sonradan öğrendiler. Öğrenir öğrenmez kedi şeklinde logo hazırladılar. İpekyol’un sahibi Yalçın Ayaydın ve Dice Kayek markasının yaratıcıları Ayşe Ege ve Ece Ege güçlerini birleştirdi. Ortaya post romantik marka Machka çıktı. İlk mağaza İstanbul Maçka’da Abdi İpekçi Caddesi’nde açılıyor.
İpekyol’un sahibi Yalçın Ayaydın uzun süredir hazır giyimde yeni bir kadın markası yaratmak istiyordu. ‘Marka yok. Çünkü markaya yatırım yapan yok. Tasarıma önem vermezseniz marka olamazsınız’ diyen Yalçın Ayaydın hayal ettiğini Ayşe ve Ece Ege ile birlikte gerçekleştirdi. ‘Dice Kayek markasının yaratıcıları Ayşe ve Ece çok yakın arkadaşlarım. 10 yıldır tanışıyoruz. Bir yıl önce çalışmalara başladık. Ve Machka şu anda karşınızda.’
Machka adını Yalçın Ayaydın, anlamını ise Ece Ege bulmuş. Bu karışık durumu Ayşe Ege anlatıyor: ‘Yalçın markanın ismi Maçka olsun dedi. Biz kulağa hoş geldiğini ama uluslararası bir markanın böyle yazılamayacağını söyledik. Machka diye yazdık. Bir iki gün sonra Ece bir arkadaşından Machka’nın Arnavutça’da kedi anlamına geldiğini öğrendi. Böylece marka kimlik kazandı. Kedi şeklinde bir logo hazırlattık ve bütün taşlar yerine oturdu.’
Machka’nın logosundaki kedi ilk bakışta çizmeden kolyeye, kırtasiyeden oyuncağa kadar her şeyi üreten, 30 yıllık tasarım harikası ‘Hello Kitty’nin logosuna benziyor. Bu benzetmeye Ece karşı çıkıyor: ‘Evet ikisi de kedi. Ama bizim kedimiz Hello Kitty’den çok farklı. Onların kedisinin saçında toka falan var. Machka’nın kedisi uzay kedisi gibi.’
ROMANTİK VE FEMİNEN
Machka, İpekyol’dan oldukça farklı bir marka. Tasarımcısı Ece Ege markayı post-romantik diye tanımlıyor: ‘Moda nasıl olursa olsun bütün kadınların romantik ve feminen giysilere ihtiyacı vardır. İşte Machka bu ihtiyacı karşılayacak. Markanın bu kimliğini her zaman koruyacağız. Kişiliğimizi koruyarak zamanın modasına ayak uydurmaya çalışacağız. Aksini yaparsak asla var olamayız.’
Dice Kayek markasının da tasarımcısı olan Ece Ege’ye göre Machka ile Dice Kayek’in en önemli farkı fiyatı. Machka, Dice Kayek’e oranla çok ucuz. ‘Dice Kayek lüks bir marka. Materyallerin en kalitelisini kullanıyorum. Yüzlerce düğme arasında en pahalısını ve en kalitelisini şıp diye seçiyorum. Aslında iki marka da benim çizgimi yansıtıyor. Bu işten birazcık anlayan biri Dice Kayek’ten bir etekle Machka’dan bir eteği yan yana koyduğunda ikisini de benim çizdiğimi anlar.’
KOLEKSİYON 250 PARÇA
Machka koleksiyonu 250 parçadan oluşuyor. Bir kadının ihtiyacı olabilecek her şey var. Mesela takım elbise aldınız. İçine gömlek de alabiliyorsunuz, atlet de, tişört de... Tercih sizin. ‘Ceket giyemiyorum’ diyenler için minik hırkalar üretilmiş. Koleksiyondaki her şey birbiriyle kombinleniyor. ‘Ayağıma ne giyeceğim’ sorununa da çözüm bulmuşlar. Koleksiyonu tamamlayacak minik bir ayakkabı koleksiyonu tasarlanmış.
Machka markasının yaş sınırı yok. Ayşe bu marka ‘Yaşsız’ diyor. ‘Yaş sınırlamasına toptan karşıyız. Genç, yaşlı ayrımı yapmıyoruz. Günümüz insanı yaşsız. 60 yaşındaki kadının 30 göründüğüne şahit oluyoruz, ağzımız açık kalıyor.’
Ayşe’nin bu marka yaşsız tespitinden sonra Ece, Machka’nın zamansız bir marka olduğunu söylüyor. ‘Bugün Machka’dan satın aldığınız eteği 10 sene sonra da dolaptan çıkarıp giyebileceksiniz. Biz buna zamansız olmak diyoruz.’
İLK MAĞAZA AÇILIYOR
İlk mağaza İstanbul Abdi İpekçi’de mart sonu nisan başı gibi açılıyor. Yalçın Ayaydın mağazanın açılmasıyla Türkiye’de bir ilkin gerçekleştiğine dikkat çekiyor: ‘Uluslararası arenada kendini ispatlamış bir tasarımcının ürünlerini halka alınabilir fiyatlarla sunacağız. Bu bir ilk. Dice Kayek özellikle Fransa’da çok tanınıyor. Onları yolda durdurup ‘Tarzınıza bayılıyorum. Ürünlerinizi nereden satın alabiliriz’ diye soruyorlar. Zaten Nişantaşı mağazasından sonra Paris’te ve Los Angeles’ta mağaza açmayı hedefliyoruz. İleride Machka’nın erkek koleksiyonu, ev tekstil ürünleri, gözlüğü de çıkacak. Machka, Prada’nın Türk versiyonu olacak.’
YURTDIŞINDAN SİPARİŞ ALDI
Machka’nın kumaşlarının yarısı İtalyan yarısı Türk. Yalçın Ayaydın artık Türkiye’de de çok iyi kumaşlar üretildiğini söylüyor. Özellikle kotonda İtalyanlardan bile iyiymişiz. Machka çeşitli ülkelerdeki hazır giyim fuarlarına katılmaya başladı bile. ‘Tayvan ve Kore’den sipariş aldık. Japonya’daki Mitsubishi grubu da bizi ziyaret etti. Yakın zamanda oradan da büyük bir sipariş bekliyoruz’ diyen Yalçın Ayaydın, Machka’nın Uzakdoğu’nun küçük kadınlarına hitap ettiğini söylüyor. Markanın 36 bedeni 34 ayarındaymış.
Ayşe-Ece Ege ile Yalçın Ayaydın birlikteliği bir tür işbirliği. Markayı birlikte yarattılar. Ama yarın öbür gün Ayşe ve Ece, Machka’yı bırakabilir. Bırakırlarsa ne olur? Sorunun cevabını Ece veriyor: ‘Biz olmazsak marka bir başka tasarımcıyla yoluna devam eder. Zaten önemli olan bir markayı sağlam temeller üzerine oturtmaktır. Christian Dior’u bugün John Galliano tasarlıyorsa Machka’yı da başka biri tasarlayabilir.’
Çalışan kadının dükkan dolaşmaya vakti yok bir mağazaya girip tepeden tırnağa giyinmek istiyor
Ece Ege, Machka’nın rahatlıkla başka markalarla kombinlenebileceğini söylüyor. Ama günümüz kadınının buna vakti olmadığını düşünüyor: ‘Çalışan kadınlar bir tek mağazaya giriyor eteğini, ceketini, pantolonunu alıp çıkıyor. Onların mağaza mağaza dolaşacak, nerede ne olduğunu aklında tutacak, kombinleyip uyduracak vakitleri yok. Bir de bu iş için zevkli olmak gerekiyor. O zevk de herkeste yok. Benim arkadaşlarımın çoğu bir-iki markadan alışveriş yapıyor. Giriyor mağazaya her şeyi alıyor, eve gelip ‘oh’ çekiyor.’
Kaftan gömlekler kapriler, kruvaze elbiseler
Günün her saatinde şık, rahat, romantik ve kadınsı olmak isteyenlerin markası Machka. 30’lar, 40’lar ve 50’lerin narin, kırılgan kadını ile günümüz dinamik maskülen kadınını birleştiriyor. Canlı ve puslu renklerin bir arada kullanıldığı koleksiyonda, saks, yeşil, pudra, bordo, pembe, kum, tarçın, buz mavisi, gri, Nil yeşili, beyaz ve siyah gibi renkler öne çıkıyor.
İpek, şifon ve koton kumaşlar ağırlıklı olarak kullanılmış. Truvakar kollu mini ceketler, kapriler, hafif bol paça pantolonlar, boru paça pantolonlar, asimetrik etekler veya diz altı etekler, fırfırlı dantelli, plili etekler, bele oturan diz altı veya kruvaze elbiseler, şık eşofman grupları, ipek saten, ipek şifon dantelli bluzlar, denim grupları, düz ve kaftan gömlekler Machka’nın 2005 İlkbahar-Yaz siluetini oluşturuyor.
Ece Ege metal aksesuvarları, renkli kurdelelerle yapılmış fiyonkları, renkli iplikleri ve boncuklu firketeleri sıklıkla kullanmış. Bazı ceketlerin ceplerine keseye benzeyen cepler iliştirmiş. Koton ve kaşmir ipek karışımı trikolar, yüzde yüz koton ve koton viskon karışımı jarseler, gabardinler, renkli ve düz jakarlar, poplinler; düz ve jakarlı, emprime vualler ve satenler; ipek saten ve ipek şifonlar, denim kumaşlar Machka’yı bizlerle tanıştıran koleksiyonun kumaş yelpazesini oluşturuyor.